Mustafa Balbay
Mustafa Balbay mustafabalbay35@gmail.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

‘Tape’taklak Gidecekler!

07 Ocak 2015 Çarşamba

Siyasi tarihimizin hemen her döneminde yeri olan Yüce Divan tartışması ilk kez böylesine çukurlaşmış bir zeminde yapılıyor. CHP’nin 5, MHP’nin 1 üyesine karşılık AKP’nin 9 üyesiyle alınan karar sadece 4 eski bakanın aklanmasından ibaret değil. Komisyon, bakanları ve bakanlarla bağlantılı her şeyi akladığı gibi, dosyaya ilişkin delillerin de yok edilmesine karar verdi.
Mahkeme kararı olmaksızın yapılan telefon dinlemeleri delil kabul edilemez. Bu, evrensel hukukun kabul ettiği, bizim de doğal olarak savunduğumuz bir gerçek. Ancak 4 bakana ve onlara tepeden bakana ilişkin dosyada bulunan telefon tapelerinin yasadışı değil, mahkeme kararıyla dinlendiğine dair belge var. Velev ki, bu dinlemeler yasadışı. Bu durumda yapılması gereken ilk iş şudur; yasadışı dinlemenin faillerini bulmak ve gereğini yapmak. Bunun için de eldeki sahte delilleri gerçek suçun delili olarak saklamak.
TBMM Soruşturma Komisyonu, bunu yapmak yerine tüm tapelerin imha edilmesine karar verdi. Bunun Türkçesi şudur:
Dosyayı tümüyle ortadan kaldır ki ileride yeniden açmak isteyen olursa içinde bir şey bulamasın.

***

5 Ocak oylamasından neyin çıkacağını bir gün önce Erdoğan’a Bakanlar Kurulu’nun Sağlık Bakanı söylemişti. “Biz Yüce Divan’a güvenmiyoruz” demişti. Bu demeç Kaçak Saray’ın oylamadan tulum çıkmasını, tüm eski bakanların aklanmasını istediğini gösteriyordu.
Oylama günü de Kaçak Saray, Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) savaş “ilan” etti. Erdoğan’ın tam resmi yayın organlarının arka sayfasında 5 Ocak günü yayımlanan, sarayın önüne montajlanmış yığınlarla dolu tam sayfa ilanın anlamı savaş ilanından başka bir şey değildir. Kimlerin üye olduğu belirsiz Sivil Dayanışma Platformu adı altında verilen ilanda AYM bir darbe kuru-mu olarak sunuluyor. Oysa AYM’nin geleneksel yapısını bozup bugünkü hale getiren kendileri. AYM’ye 2012 yılından itibaren “iç hukuk yollarının en üst organı” ilan edip bireysel başvuru hakkı veren kendileri. AYM’nin bugünkü 17 üyesinden 10’unu atayan kardeşleri Abdullah Gül.
Tarimizde ilk kez cumhurbaşkanının oturduğu makamın fotoğrafı kullanılarak Anayasa Mahkemesi’ne hakaret ediliyor.
Bu cumhurbaşkanı mı, anayasanın 104. maddesine göre devlet kurumları arasındaki dengeyi ve uyumu gözetecek?

***

Soruşturma Komisyonu’nun kararı elbette son değil. Komisyon raporunu 9 Ocak’a dek tamamlayacak, ardından genel kurulda gizli oylama yapacak. 4 eski bakanın Yüce Divan’a gidip gitmemesi burada kesinleşecek.
Genel kuruldan nasıl bir karar çıkar?
Bugünkü iklimde komisyondaki tablonun benzeri çıkar. CHP ve MHP Yüce Divan yönünde oy kullanır. HDP benzer havadaymış gibi görünüp çekimser kalır. AKP’nin çok büyük bir dilimi hayır der, dosyanın TBMM’deki aşaması kapanır.
Sonra ne olur?
Dosya kapanmaz... Devlet geleneğimizde tümüyle imha edilmesi için kesin karar verilen belgenin bir kopyası alınır, ondan sonra imha edilir. Dosyanın yargısal yanı, günü gelince açılır.
Siyasal yanı ise 2015 seçimleriyle şekillenir. Sarayına kadar yolsuzluğa bulaşmış bu iktidarı sandığa gömmek artık muhalefetin boynunun borcudur.
Hakkındaki tüm tapeleri imha etme kararı alan bu hükümeti “tape”taklak götürmek için ortam oluşmaktadır. Gerisi bu topluma daha iyi bir iktidar vaat edip, bunu inandırıcı biçimde haykırmaya kalmıştır.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Özgen Acarkeoloji! 7 Kasım 2024
Hedef CHP! 6 Kasım 2024
Değişimin 1. yılı! 5 Kasım 2024

Günün Köşe Yazıları