Mustafa Balbay
Mustafa Balbay mustafabalbay35@gmail.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

Esad Yerine Türbe Yıkıldı!

24 Şubat 2015 Salı

Sınırımızın 37 kilometre güneyindeki Süleyman Şah Türbesi’nin “başarılı” bir operasyonla yıkılıp, buradaki hatıraların sınırımıza getirilmesi, her şeyden önce Suriye politikasının iflasıdır.
2010 yılında Tunus’ta başlayan “Arap Baharı’nın” ardından Libya, Mısır, Suriye ve öteki Arap ülkeleri art arda gerilmiş, baharı değişik esintilerle karşılamışlardı. Türkiye de sürece hemen dahil olmuş, “bahar varsa, modeli benden” demişti. Kısa sürede işin rengi değişti, Türkiye model olmaktan çıktı, hedef ülke haline geldi.
Suriye’de 2011’den itibaren şiddetlenen iç savaş da Erdoğan’ın iç işi oldu. Vitrine söyledikleri şunlardı:
-Birkaç saatte Şam’a gireriz.
-Esad’ın haftaları kaldı, devrilmek üzere.
-Esad gidecek, Suriye’ye demokrasi gelecek.
-Ecdad yadigârı Süleyman Şah’a dokunan pişman olur.
Bunu demekle kalmadılar; Suriye’de AKP’nin istemi dışında düşünce üreten her kesime saldırdılar. “Suriye’nin iç güvenliği bu ülkenin kendi işidir” diyen bile “Esadcı” ilan edildi.
Esad’a karşı ne olduğu belirsiz her grup kollandı, desteklendi. 2 yıldır Türkiye gündemine de yoğun şekilde giren IŞİD’le AKP arasında özel bağlar kuruldu.

***

İşte hafta sonundaki Süleyman Şah Türbesi’ni yıkma operasyonu yukarıda özetlediğimiz sürecin son noktasıdır.
Esad devrilecekti, Süleyman Şah türbesi devrildi.
Esad’ın haftaları kalmıştı, hiçbir şekilde muhatap olunmayacaktı; türbe yıkmaya giderken Esad rejiminin İstanbul’daki temsilcisine bilgi verildi.
Ortadoğu’da Türkiye’den habersiz yaprak bile kıpırdamayacaktı, kimseye haber vermeden Suriye’deki vatan toprağı terk edildi, türbe de sınırımıza getirildi.
Türk ordusunun bir gece yarısı, sınırın 30-40 kilometre dışına çıkıp operasyon yapması, elbette askeri bir başarıdır. Ancak bu ilk kez yaşanan bir şey değil. 1990’lı yıllar boyunca terörle mücadele için en az 30 kez sınır dışına çıktı, bazen aylarca kaldı. Ancak son seferin amacı terörle mücadele değil, adeta mukaveleydi. Tüm dünyanın terör örgütü olarak kabul ettiği IŞİD’le anlaşıldı, türbeyi onlar yıkmasın diye Türk askeri yıktı.
IŞİD aylardır Türkiye’ye şu haberleri gönderiyordu:
“Bizim geleneğimizde türbe, mezar yoktur. Süleyman Şah’ı siz yıkın, götüreceğinizi götürün, yoksa biz yıkacağız...”
AKP, “Ne demek oluyor, orası Türkiye Cumhuriyeti’nin toprağıdır. Değil yıkmak, bir taşına dokunamazsınız” demedi. Operasyon düzenleyip Suriye’deki sembolik toprak varlığını yok etti.

***

Türbe, sınırımızın 180 metre yanına getirildi. 850 kilometre uzunluğundaki Türkiye-Suriye sınırının 510 kilometrelik bölümü mayınlı. Bu alanın genişliği değişiyor. Yer yer 3 kilometreyi bulabiliyor. Böyle bir alanda 180 metrenin anlamı şudur:
Süleyman Şah Türbesi Türkiye’ye getirildi.
Ortadoğu coğrafyası kimsenin tek başına belirleyici olamayacağı, hiçbir politikanın seçeneksiz hale getirilemeyeceği bol krizli bir alan. Başbakan’ın sık sık kadim coğrafya diye iç geçirdiği bu alanda yaşadığımız pek çok hezimetin son halkası Süleyman Şah’tır.
Bakmayın Cumhurbaşkanı’nın, Başbakan’ın zafer naralarına, sergiledikleri tutumun makamsal adı şudur:
Sütliman şah!



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Özgen Acarkeoloji! 7 Kasım 2024
Hedef CHP! 6 Kasım 2024
Değişimin 1. yılı! 5 Kasım 2024

Günün Köşe Yazıları