Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Bozkurt Güvenç: Bir kütüphane kapandı!
Başlık bir Afrika atasözünden... Der ki: “Bir yazar öldüğünde bir kütüphane kapanmış demektir.”
Prof. Bozkurt Güvenç’i önceki gün, kuruluşuna harç koyduğu Hacettepe Üniversitesi’ndeki törenin ardından sonsuzluğa uğurladık. Bozkurt Hoca’ya ilişkin Cumhuriyet’te çok güzel yazılar yayımlandı. Her biri Güvenç’in ne kadar çok yönlü olduğunu gösteriyordu.
Aldığı mimarlık eğitiminin ardından önceliği “insan inşa etmeye” verip antropolojiye yönelen Prof. Güvenç, hem dünyadaki bütün gelişmelere açıktı, hem yaşadığı topraklarla barışıktı. 1980’li yıllarda “İnsan ve Kültür”, 1990’lı yıllarda da “Türk Kimliği” kitabıyla benim de “öğretmenim” oldu. Tarihimizin ve kültürümüzün kökenlerini aklın ve bilimin ışığında kaleme aldığı Türk Kimliği’ni şu saptama ile noktalıyor:
“Birlik içinde çeşitlilik, çeşitlilik içinde birlik.”
Bu kitabın sadece kaynakça bölümü 32 sayfa.
Dünyadaki tüm Türkologların yüzde 80’i Alman ve Rus’tur. Kalan yüzde 20, öteki ülkelerdendir, çok az da Türk vardır. Prof. Güvenç, Türk kimliğini kafanın etrafındaki tasla değil, içindeki beyinle anlatan büyük bir Cumhuriyet aydınıydı.
***
Ankara’da devlet katlarında da görev alıp kirlenmemek zordur. Prof. Güvenç, Başbakan Ecevit’in kültür müsteşarı, Cumhurbaşkanı Demirel’in başdanışmanıydı. Onun, bilimi üniversite kampusuna hapsetmeyen üretkenliğinden elbette herkes yararlanmak isterdi. Bozkurt Hoca devlet katlarında bu sorumlulukları taşırken ne aklın terazisinden şaştı ne yolunu değiştirdi. Hep, “dünyayı izleyen,Türkiye için, insanlık için düşünen” bir kimlik taşıdı.
Demirel’in kimi yurtdışı gezilerinde birlikte olduk. Onunla sohbet de bir çoban çeşmesinden kana kana su içmek gibiydi.
Cumhuriyetin ilk kuşağındaki aydınların ortak özelliklerinden biri; dünyanın neresine eğitim için gitseler önünde sonunda Türkiye’ye dönmeleridir. Prof. Güvenç bunu hem kendisi yaptı hem öğrencilerine öğütledi.
Eğitim yelpazesinin bir bölümünü oluşturan Japonya’da verilen nişanın adı da ona çok yakışır:
“Yükselen güneşin altın ışınları.”
Hacettepe’deki öğrencileri onu uğurlarken şöyle seslendiler:
“Gittiğin yerde seni Japon çiçekleriyle karşılayacaklar...”
***
92 yaşında aramızdan ayrılan Prof. Güvenç, son nefesine dek yazdı, üretti. 9 Kasım’daki Herkese Bilim Teknoloji dergisindeki son yazısında şöyle diyordu:
“İnsan hayattaki gerçekleri algılayabilmek için, karanlık geçmişe değil, aydınlığa, aydınlatanlara ve aydınlanmaya yönelmelidir...”
Bu yazısının sonunda, “Nereden başlamalı” sorusuna şu yanıtı veriyordu:
- Eğitimden!
Üretim anlamında bir kütüphane kapandı ama, Prof. Bozkurt Güvenç’in bize bıraktığı kültür mirasının yeni kuşaklarla çoğalacağına inanıyoruz.
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
En Çok Okunan Haberler
- Çok konuşulacak 'adaylık' açıklaması
- 'Tarihe not düşmek için geldim'
- Fatih Altaylı ve İsmail Saymaz'a soruşturma
- AKP’li belediyeden bir ayda 33 konser
- Mahruki yine yandı
- A Milli Takım'ın Uluslar Ligi'ndeki rakibi belli oldu!
- Tıp fakültelerinde kadavra krizi
- Fakülteyi kâğıt üzerinde kurmuşlar!
- Protesto eden yurttaşlara polis müdahalesi!
- Aydın Dağları'nda son yılların en verimli hasadı yapıldı