Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Akbabalar zamanı...
Bugün gerçeklerden uzaklaşalım,
Dağı, tepeyi aşalım.
Memleketle hiç ilgisi olmayan
Bambaşka bir diyarda buluşalım.
Efendim, hayvanlar âlemi burası
La Fontaine’dir bu dünyanın ustası.
Yıllar var, görüşemedim kendisiyle.
Buluşup özlem giderdik, kurduyla kedisiyle.
Yıllar önce kurt, güvercin bir de arı,
Ele geçirmişti bu ülkede iktidarı.
O günlerden bugüne bir tek kurt kaldı
Değişikti huyu, bazen kuzu bazen çakaldı.
La Fontaine bir bir öğretti bana,
Ne kadar canlı varsa ormanda,
Hiçbirini atmamalı yabana,
Yırtıcıdır akbaba, iyi süt verir manda...
Yazı aramızda La Fontaine’i iyi yordum,
Ayıyı, aslanı, kargayı, tilkiyi, her şey sordum.
Ormanda iktidar akbabanın eline geçmiş,
Yönetim de demokrasiden saltanata geçmiş.
***
Gidişten kaygılıydı La Fontaine,
Başkalaşma onda ne saç bırakmış ne ten.
“Eskiden” dedi, “Bilirdim ayının huyunu,
Bulandırmamalı kurdun suyunu,
Aslanla kaplan zor paylaşır koyunu...
Şimdi karışmış her birinin oyunu.
Keçi inadı bırakmış, horoz unutmuş soyunu”.
“Aman usta” dedim, “Ne oldu bu âleme,
Sana anlatmak düşer, sarıl kaleme”.
Akbaba bozmuş ormandaki düzeni,
Arı tembelleşmiş, fare kedinin kuzeni.
Aslanların başına geçmiş bir kuzu,
Ormanın yarısı benim demiş, dünün çulsuzu.
Bilirim, her dönem başka zenginler türer.
İktidar, boyun eğmeyen zenginin defterini dürer.
Ancak bu kez işler hayli değişmiş,
Tüm zenginlerin ipi akbabanın eline geçmiş.
Ormanda büyük bir sessizlik hâkimmiş,
Çıt çıkarana sorarmış akbaba:
“Bakın bakalım, bu hain kimmiş!”
Akbaba en yükseklerde bağdaş kurmuş,
Şöyle bir düzen kurmuş:
“İşleyecek demokrasinin tüm kurumları,
Karşı çıkanların sürtülecek burunları.
Bu sistem bizi kenetleyecek
İktidar herkesi denetleyecek.
Mutlaka her şeyin hesabı sorulacak,
İktidarın önünde el pençe divan durulacak.
Hesap sormaktan şudur maksat;
Halkın parasıyla yapılanı istediğine sat,
Sattığın kişi vermezse parasını,
Sor hesabı, ağlat anasını.
Ola ki başkaldıran olursa,
Biri akbabayı eleştirecek cesareti bulursa,
Anında yapılacak gereği,
Bilsin ki o, ormanın engereği.
Hemen atılır akbaba medyasının önüne,
Güvenmesin servetine, ününe.”
Ahalinin mutfağı tam takır,
Ama sistem işliyormuş, tıkır tıkır.
Herkes biliyormuş neyin ne olduğunu,
Akbabanın tüm ormanı yolduğunu.
Kartaldan aslana herkesin kul olduğunu.
Akbaba kendi ittifakını kendisi sağlarmış,
Kurtla bir olup kuzuyu yer,
Koyunla bir olup kuzuya ağlarmış.
***
Çok masal dinlemiştim La Fontaine’den,
Akbaba gibisi gelmemişti ormana,
Kışın ambara dadanır, yazın harmana.
Biraz araştırayım, kitap karıştırayım dedim,
Meğer ne çok çeşidi varmış akbabanın.
İşte şunların hepsi kitaptan;
Kara akbaba, kral akbaba, karga akbabası,
Sakallı akbaba, sarı başlı akbaba, hindi akbabası,
Uzun gagalı akbaba, benekli akbaba, kap akbabası
Asya Himalaya akbabası, Mısır akbabası...
Özellikleri de şöyle sıralanmış;
Besin seçme alışkanlığı yoktur,
Ne bulursa yer...
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
En Çok Okunan Haberler
- Çok konuşulacak 'adaylık' açıklaması
- 'Tarihe not düşmek için geldim'
- Fatih Altaylı ve İsmail Saymaz'a soruşturma
- AKP’li belediyeden bir ayda 33 konser
- Mahruki yine yandı
- A Milli Takım'ın Uluslar Ligi'ndeki rakibi belli oldu!
- Tıp fakültelerinde kadavra krizi
- Fakülteyi kâğıt üzerinde kurmuşlar!
- Protesto eden yurttaşlara polis müdahalesi!
- Aydın Dağları'nda son yılların en verimli hasadı yapıldı