Miyase İlknur

Dindar ve kindar olacaktı mundar oldu!

17 Ağustos 2024 Cumartesi

Tabii AKP zihniyetine göre mundar. Yani kirli ve pis oldu. Çünkü yıllardır dindar ve kindar bir nesil oluşturmak için onca proje yap, milyonlarca bütçe ayır sonra o nesil kalksın “Ben Atatürkçüyüm” desin. O-ha ha ha!

Efendim, kaçırmış olanlar için anımsatalım. AKP Gençlik Kolları’nın saha araştırmasında “Kendinizi hangi kimlikle tanımlıyorsunuz” sorusu yöneltilen gençler, açık ara farkla “Atatürkçüyüm” cevabını vermiş. İkinci sırada ise “Milliyetçiyim” diyen gençler yar almış. Bu araştırmanın değerlendirildiği AKP MYK toplantısında bir üyenin “Siyasi kimliğimizi değiştirelim. Muhafazakâr demokrat kimliğimizden sıyrılalım” demesine Erdoğan, pek hiddetlenmiş. MYK üyesi üzerine alınmasın bence. Erdoğan, “Siyasi kimliğimizi değiştirelim” önerisine değil nankör gençliğin tavrına kızmıştır zannımca.

Zira Erdoğan siyasi hayatında pek çok kereler siyasi kimlik ya da kendi deyimiyle “siyasi gömlek” değiştirip durdu. AKP’yi kurduğu yıllarda Amerika’yı ve liboş saftirikleri kandırmak için “Biz Milli Görüş gömleğimizi çıkardık” demişti. Ardından Kürt siyasal hareketini kandırmak için “Her türlü milliyetçiliği ayaklarının altına almış bir iktidarız” diyen Erdoğan, oy kaybettiğini görünce bu kez 180 derece çark edip “Tek vatan, tek bayrak, tek millet” diyerek başka bir siyasi gömlek giymişti.

Bu kadarla kalsa iyi. FETÖ ile balayı yaşadığı günlerde Atatürk ve İsmet İnönü’yü kastederek “İki ayyaş” diyen de aynı Erdoğan’dı; FETÖ’nün 15 Temmuz darbe girişimine yeltenmesinden 15 gün sonra AKP Genel Merkezi’nin dış cephesine dev bir Atatürk posteri astıran da aynı Erdoğan. Siyasi kimlik değiştirmekte Türk siyasi tarihinden gelip geçmiş hiçbir siyasetçi eline su dökemez yani.

ERDOĞAN BOŞUNA HİDDETLENMEDİ

Onu hiddetlendiren asıl olay; ağaç yaşken eğilir misali dindar ve cumhuriyet değerlerine, Atatürk’e kindar bir nesil yetiştireyim diye uğraştığı gençliğin “Ben Atatürkçüyüm” demesi. Milli eğitim ve tarikatlar işbirliği ile girilmedik bir okul kalmamışken, cüppeli, sarıklı imamların dersine girmediği bir tek sınıf bırakılmamışken, devlet yurtlarını Ensar’a, TÜGVA’ya devredip öğrencileri tarikat yurtlarına muhtaç hale getirmişken, başarılı onlarca öğrenciyi hediye olarak umreye götürmüşken olacak iş mi şimdi bu?

ÇEDES projesi de demek ki işe yaramamış. Zorunlu din dersleri yetmezmiş gibi güya seçmeli ama uygulamada mecburi kılınan dini dersler, klasik liselerin imam hatip liselerine çevrilmesi, TRT’de milyonlarca lira bütçeli dini içerikli diziler, programlar hepsi çöp oldu.

Erdoğan hiddetlenmesin de kim hiddetlensin?

12 Eylül cuntası da yeni nesile “Türk-İslam” sentezini dayatmış, müfredatları bu projeye göre hazırlamış, seçmeli olan din derslerini zorunlu hale getirmiş, bütün solcu hocaları ya resen emekli etmiş ya hapse atmış, bütün sivil toplum örgütlerini kapatırken açık tuttuğu Aydınlar Ocağı’na gençleri yönlendirmiş, tutuklu ve hükümlülere ceza olsun diye marşlar ezberletip günde 50 kere söyletmiş ama yine de başaramamıştı. Ektiği tohumlar fidan olunca beklediği meyveler yerine bambaşka meyvelerle karşılaşınca dumura uğramıştı.

SİZİN YARIM BIRAKTIĞINIZI YAPIYOR

Bizim “laikçi kesim” de Erdoğan’a yıllardır haksızlık ediyor. Neymiş “Erdoğan dindar nesil yetiştiriyormuş.” Geçiniz efendim. Erdoğan ve partisi tam tersine Atatürkçü bir nesil yetiştiriyor. Siz AKP iktidarından önce milli bayramların bu kadar kitlesel ve coşkulu kutlandığına tanık oldunuz mu?

Anıtkabir’in ziyaretçi sayısına bir AKP’den önceki yıllarda bakın bir de AKP’den sonraki yıllarda. Spor müsabakalarında Onuncu Yıl Marşı ya da İzmir Marşı’nın bir kez bile okunduğunu anımsıyor musunuz?

Bırakın da Erdoğan sizin yarım bıraktığınızı yapsın.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları