Nihayet. Fetih tamamlandı. Fatihler medyayı fethetti. Nokta.
Yazı bitti. Aslında.
Ama umudumuz var. Biz tükenen, biten yani fethedilen medya üzerine yazmaya devam ediyoruz. Hâlâ. Umutla. Güzel yurdum trajikomik dizilere benzemeye başladı. Oyuncuları, yapımcıları hepsi birden tükenmişlik sendromuna tutuldu. Medya bitti. Lakin umudumuz devam ediyor.
Vee mizahımız var. Atilla Taş’ı tanırsınız, şu ünlü popçu, hani “Yam yam style’’ diye bir şarkı uyarlamıştı. Twit atmış, internet yasakları başlamadan bir gün önce: “Ülkeye bak beee! Ben şarkıcıyım. Yiğit Bulut başdanışman. Melih Gökçek belediye başganı, Reza Sarraf hayırsever ve Fatih Altaylı gazeteci!’’ diyor. İroniye bak. Bu espriyi başka hangi ülkenin ünlü popçusu yapabilir? Mizahla yoğrulmuş özgüvenimiz devam ediyor.
Sonra devlet televizyonumuz var. TRT. 50. yaşını kutluyor bu yıl. İlk göz ağrımızdı. Beraber büyüdük. Sonra beraber yürüdük renkli medya koridorlarında. Beraber ıslandık. Çocukluğumuzda öyle herkesin evinde televizyon yoktu. Mahallede tek bir evde vardı. Perdeleri açık olurdu 24 saat. Yaz kış, karda yağmurda tüm mahallenin çocukları saçak altında toplanır Kaçak, Küçük Ev ve Tatlı Cadı izlerdik. Soğuktan donmuşuz, yağmurda sırılsıklam olmuşuz, kimin umurundaydı. O zamanlar devlet televizyonu hakiki bir kamu yayıncılığı yapardı. Özerkti. Hükümetin merkez yayın organı değildi.
Sahi şu anda kaç devlet televizyonumuz var, bilen var mı? TRT’nin kendi kanallarından bahsetmiyorum. Türevleri ilgilendiriyor asıl beni. Mesela atv kimin televizyonu? Devletin mi hükümetin mi? Hakiki sahibini bilen var mı? Peki milli iradenin merkez yayın organı TRT mi, yoksa atv mi? Star ve Show kimin televizyonculuğunu yapıyor? Ya haber kanalları? Fatihler sayesinde NTV, TV 24, TGRT, TV Net, SkyTürk, ÜlkeTV, Kanal 7 ve daha niceleri artık yavru medya konumuna düştüler. (Samanyolu, Kanal Türk ve Bugün TV’yi saymıyoruz artık, çünkü onlar paralel devlet televizyonculuğuna mahkûm edildiler.) Bu kadar kanalı ayrı ayrı finanse etmeye ayakkabı kutusu yetmez, bunların tümünü “Milli İrade Televizyonu - MİT” çatısı altında toplasak ve bu sayede milli bütçemizden tasarruf etsek daha iyi olmaz mı? Sahi gerek var mı bu kadar devlet televizyonuna?
Medyamız MİT’leşti. Bir internetimiz kalmıştı. Özgür. Onu da TİB’leştirdik. Artık gizli kasetler, telefon konuşmaları yayımlanamayacak. Sonunda nur topu gibi tipsiz bir sosyal medyamız dünyaya geldi. Nihayet fetih operasyonu tamamlandı. Sağ olsun Fatihler sayesinde medyaya Fatiha okumaya başlayabiliriz.