Jale Özgentürk

Çocuklar beslenemiyor

10 Haziran 2022 Cuma

Birleşmiş Milletler’in Açlık Haritası’na göre Türkiye’de 3 milyondan fazla çocuk yetersiz beslenerek gelişemiyor. Enflasyon ve hayat pahalılığı ile boğuşan 50 milyon vatandaş ise açlık sınırında. 

Türkiye’de 51 milyon kişi yoksulluk sınırının altında yaşıyor. Uygulanan ekonomik politikalar bu sayının azalması bir yana artacağını gösteriyor.

Zaten hükümet itiraf etti. Ekonomi politikalarında “dar gelirlinin” adı yok. Kaynaklar düşük faizle, teşviklerle sermayeye aktarılırken dar gelirli nerede duracağı belli olmayan enflasyonun altında inim inim inliyor.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a göre Türkiye ekonomisi haziranda uçacaktı, olmadı şimdi ocak ya da şubatta uçacak. 

Zaten Cumhurbaşkanı Erdoğan’a göre Türkiye’de aç da yok. Ama veriler öyle söylemiyor. 

Birleşmiş Milletler Dünya Gıda Programı geçen hafta “Dünya Yoksulluk Haritasını” güncelledi. Gerçek zamanlı veri paylaştığı “Açlık Haritası”na göre, 92 ülkede toplam 866 milyon kişi yeterli gıda tüketmiyor.

Haritaya göre Türkiye’de ise 84.3 milyon nüfusun 14.8 milyonu yeterli gıda tüketemiyor. Veriler korkutucu: 

- Türkiye’de 5 yaş altı çocukların yüzde 1.7’si yani yaklaşık 1 milyona yakın çocuk akut yetersiz beslenme yaşıyor. Bunun anlamı şu: Çocuklar vücudun ihtiyacı olan besinleri az aldığı için yeterli enerji sağlayamıyor ve vücut dokuları yapılanamıyor. Yani gelişemiyor. Çocukların yüzde 6’sında ise, yani yaklaşık 3 milyonu ise kronik yetersiz beslenme yaşıyor.

Harita Türkiye’de yeterli gıda tüketemeyenlerin sayısının son üç ayda 420 bin olduğunu ortaya koyarken, son bir aylık süreçte bu sayıya 60 bin kişinin daha eklendiği belirtiliyor.

Haritada yetersiz beslenmenin en fazla olduğu il ise Şırnak olarak belirtiliyor. 

YOKSULLUK KAPIMIZDA

“Yoksulluk görmezlikten gelemeyeceğimiz kadar derin ve karmaşık bir sorun, yarın değil, şimdi artık hepimizin kapısına dayandı.”

Derin Yoksulluk Ağı kurucusu, CHP Yoksulluk Dayanışma Ofisi Koordinatörü Hacer Foggo söylüyor bu sözleri. Türkiye’nin en yoksul mahallelerinde yaşananların en yakın tanığı. Foggo bu verileri şöyle yorumluyor:

- Bu veriler bize gösteriyor ki ekonomik krizle birlikte, yoksulluk ve yetersiz beslenme, yani açlık, yani sağlıklı gıdaya erişim zorluğu da her geçen gün artıyor. Çalışan yoksulların sayısı artarken, asgari ücretle çalışanlar açlık sınırının altına itiliyor; günlük ve güvencesiz çalışanlar ise başta gıda olmak üzere en temel hak ve ihtiyaçlarına ulaşamıyor. 

- Yoksulluk aynı zamanda beslenme yetersizliğidir. Yetersiz beslenme, du¨nyada beş yaşından küçük çocuk ölümlerinin üçte birinden fazlasına neden olmaktadır. Aynı zamanda yetersiz beslenme ve tek tip beslenme özellikle çocuklarda bodurluk, obezite, motor ve bilişsel gelişimde geriliğe neden olmakta ve bu da sağlıksız bir neslin gelmesine neden olacaktır. 

- Bu yüzden bir an önce gıdaya erişimle ilgili acil müdahale planı hazırlanıp bu verilere göre ailelere geri ödemesiz nakit transferi yapılmalı.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları