Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Saraycının Saray Öyküsü
Biliyorsunuz başımızdaki AKP’li, Atatürk’ün halkına bağışladığı topraklar üzerinde kaçak yapılan cafcaflı, incelikten uzak bir Saray’da oturuyor.
Saray’ın öyküsü özetle şöyle:
Saray’ın yapılma aşamasında çeşitli duyarlı örgütler, burasının Atatürk Orman Çiftliği alanı, dolayısıyla 1. derece tarihi sit alanı olduğunu savundular. Saray’daki AKP’li, Atatürk’ün kalıtına aykırı olsa da inadına orayı yaptırmakta kararlıydı. Hık deyicinin pık deyicisi Kültür Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu, “Tarihi sit alanları üzerinde kamu hizmet binası yapılabilir” gibi bir kılıf uydurdu, Saray da oraya dikildi.
Yurttaşlar, örgütler işin peşini bırakmadılar. Dava açtılar. Pık deyici kurulun aldığı “Tarihi sit alanları üzerinde kamu binası yapılabilir” yönündeki kararını Danıştay iptal etti ve “Burada kamu binası bile yapılamaz” hükmüne vardı.
Ortada kapı gibi iptal kararı varken Saray’ın yapımı tamamlandı. Pık deyici kurul, işin peşini bırakmayanlarca mahkeme kararının uygulanmadığı konusunda uyarılınca, bu kez “Tarihi sit alanında kamu kurumu değil, resmi kurum yapılabilir” gibi bir saçmaya imza attı.
CHP’li Levent Gök ve yurttaşlar, bu ciddiyetten uzak karara karşı da dava açtılar. Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, bu kararı da iptal etti. Böylece Saray’ın kaçak, hukuksuz ve Atatürk’ün kalıtına karşı olduğu bir kez daha belgelenmiş oldu.
Levent Gök diyor ki:
“Yasal kılıfı olmayan, yasal bir statüye dayanmayan bir Saray’dan yönetiliyoruz şu anda. Peki, anayasa nerede, hukuk nerede, yargı nerede, bu kararların uygulanması nerede?”
Soruların yanıtı bellidir:
Çürümüş bir şeyler var Türkiye’de...
BİLEK GÜREŞİ
Ukrayna’daki savaşı bir tümceyle özetlemek olasıdır:
Bağımsızlığını kanıyla, canıyla tüm bilincini ve benliğini katarak kazanamamış bir halk üzerinden dünya sömürgenleri, birbirlerinin gücünü denemek için şiddete dayalı bir bilek güreşi içindeler.
Tıpkı Afganistan’da, Irak’ta, Irak’ın kuzeyinde, Suriye’de olduğu gibi. İnsanlığın ve doğanın yıkımı ile sonuçlanacak bu savaş da...
ŞAİR ÖLÜMÜ
Ansızın birkaç üveyik görmüştük havada, uzakta. Bir daha baktık ki yoktular.
Önce Ümit Sarıaslan, sonra Salih Bolat, en son Sina Akyol...
“Evrenin balkonundayız şimdi/ Geceyi karşılamaya yeniden...” demişti Ümit Sarıaslan.
“İçimdeki limana demir atıyor/ bir gemi...” demişti Salih Bolat.
“Oyuncağımı/ sevdim sakladım, tavan/ arası çöktü...” demişti Sina Akyol.
Ümit Sarıaslan için balkona çıkın. Limana demir atın Salih Bolat için. Arayın ve bulun, tavan arasındadır Sina Akyol’un oyuncağı.
Ve sonsuzluktadır şiir.
KANDIRMACA
Türkiye Tarım Kredi Kooperatifleri, bir açıklama yaptı ve üreticilerin “tarımsal girdi ihtiyaçlarını zamanında, güvenilir, kaliteli ve uygun şartlarda karşılamaya” devam ettiğini bildirdi.
Nasıl karşılamaya devam etmiş örneğin?
Açıklamaya göre, kimyevi gübrelerde yüzde 30’a varan indirim yapmış. Üre gübresini 9 bin 200 liraya düşürmüş...
Üre gübresinin geçen yıl başındaki fiyatı ne kadardı?
2 bin 500 lira...
Böyle böyle çocuk kandırıyorlar!
Nasılsa aynı gemideyiz...
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
En Çok Okunan Haberler
- Kaynanasını hiçbir zaman sevemeyen 4 kadın burcu
- İtirafçı Nevzat Bahtiyar'dan sürpriz hamle geldi
- Avrasya tüneli trafiğe kapatıldı!
- Nasuh Mahruki'nin tutuklanma gerekçesi belli oldu!
- Fatih Altaylı ve İsmail Saymaz'a soruşturma
- Albaya verilen ceza belli oldu!
- Beşiktaş'tan Talisca açıklaması: 'Karar verilmiştir'
- AKP’li belediyeden bir ayda 33 konser
- Elektronik kelepçeyi kırıp cinayet işledi
- Havalimanında kaçakçılık operasyonu