Genelkurmay’ın başındaki Hulusi Akar’ın, Saray adaylığı için adı geçen Abdullah Gül’e gidişi, kimilerini niyeyse epey heyecanlandırdı.
Akar gençliğinde, “kininin davacısı bir gençlik” isteyen Necip Fazıl Kısakürek’in dizi dibinde fotoğraf çektirmiş mi? Çektirmiş.
Kara Kuvvetleri Komutanlığı sırasında, Türk askerinin kafasına çuval geçiren AB generalinden “liyakat” madalyası almış mı? Almış.
Yine Kara Kuvvetleri Komutanlığı döneminde, kimi subaylar, haklarında uydurma bilgilerle açılan casusluk davası henüz sonuca ulaşmadan disiplin soruşturması ile ordudan uzaklaştırılmış mı? Uzaklaştırılmış.
15 Temmuz darbe gecesi, en yakın çevresinde birlikte çalıştığı casusluk cemaatine üye askerlerce derdest edilmiş mi? Edilmiş.
Yanına MİT Müsteşarı’nı alıp Atatürk’e “firavun” diyen “yazar” sıfatlı Nuri Pakdil’in evine gitmiş mi? Gitmiş. Kemalizmi “Bir kısım çukur şahsiyetli varlığın altına yuvalandığı bir kovuk”, Atatürk’ü de “diktatör” diye niteleyen Yeni Akit yazarı Mehtap Yılmaz’ı ziyaret etmiş mi? Etmiş.
Anıtkabir’e salıncak kurdurmuş mu? Kurdurmuş.
Ona ne şaşıyorsunuz? Hulusi Akar’ın yakın dostu Abdullah Gül’ü CHP’nin başkan adayı yapmaya kalkanlara şaşın şaşacaksanız…

Seçim ikramiyesi
Yaşamı özetlemek, bilinci parlatır.
Genel Sağlık-İş, Saray iktidarının 16 yıl içinde yaptıklarını özetlemiş:
- Esnek çalışma biçimleri ve taşeron uygulaması yaygınlaştı.
- Emeklilik yaşını 65’e yükselten “mezarda emeklilik” yasalaştı.
- Anayasa emekçi aleyhine değiştirildi.
- “Özel İstihdam Büroları” kurulması ile kölelik geldi.
- Zorunlu arabuluculuk dayatıldı.
- Özelleştirmeler sonucunda, binlerce kişi işsiz kaldı.
- Kamuda farklı isim ve unvanlar adı altında geçici ve güvencesiz istihdam biçimleri yaygınlaştı.
- Kamu idarelerinde kadrolu personel sayısı son bir yılda 79 bin azalırken, sözleşmeli personel sayısı 92 bin arttı.
- Çalışan maaşları eridi.
Şimdi bir seçim ikramiyesi karşılığı, bütün bu olup bitenler unutulur!

Anadolu’da yurtseverler
Gazipaşa’da düzenlenen Kitap Şenliği’ndeydik. Çocuklarla, yurttaşlarla birlikte olduk.
Ülkedeki ortama bakıp karamsarlığa kapılmaya hiç gerek yok. Su, yolunda akmaya devam ediyor.
CKD Konyaaltı Şube Başkanı Hikmet Özkaya harıl harıl çalışıyor.
ADD Gazipaşa Şube Başkanı Fehmi Tuncer ve arkadaşları; çocuk okutuyorlar, öğrenci evleri açıyorlar, burs veriyorlar, liselerde Atatürkçü düşünce kulüpleri kuruyorlar. Öğrencilere ücretsiz yemek veriyorlar. Yeşilyurt Mahallesi’nde ADD’ye bağışlanmış 35 dönüm arazide gençler için kamp yeri hazırlıyorlar.
Ve her çaba sonrası bir kez daha tanık oluyorlar: Anadolu insanının, Cumhuriyet ve Atatürk ile hiçbir sorunu yok!
Onlarla sorunu olan soldan sağa siyasiler, bir de liboşlarla yettirilmemiş evetçiler…

Tezek
Kökeni, Ulusal Kurtuluş Savaşı’nın Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk cemiyetlerine dayanan, devleti kurmuş, Mustafa Kemal Atatürk’ün ilk genel başkanı olduğu Cumhuriyet Halk Partisi’ne “tezek” diyenler var! Kuvayı Milliyecileri “hain”likle suçlayanlara da tanık olmuştu bu ülke.
İnsan dışkısı yanında hayvan pisliğinin güzel kokulu olduğunu dillendiren bir atasözümüz vardır.
Merak eden Türk Dil Kurumu’nun atasözleri ve deyimler sözlüğünü açar, okur.