Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Dünyanın Öyküsü
\n\n\n
Yazar dostumuz Özcan Karabulut’un dünyası öyküdür. Yeni çıkardığı dergiye de “Dünyanın Öyküsü” adını verdi. Karabulut’a “Düşler Öykülerden sonra Dünyanın Öyküsü tuttu mu? Nasıl gidiyor, tepkiler nasıl?” diye sorduk. Yanıtladı:
\n“Adını 14 Şubat Dünya Öykü Günü’nden alan iki aylık öykü ve eleştiri dergimiz Dünyanın Öyküsü’nde bu görüş ve yaklaşımı sürdürüyoruz. Dünyanın Öyküsü, Roman Kahramanları dergisini de çıkaran Heyamola Yayınları’nın yayın organı. Genel yayın yönetmenliğini yaptığım derginin danışmanı ise usta yazarımız Füruzan. Dergimiz çalışma gruplarından besleniyor. Derginin, Türkiye’de 26 kentin yanı sıra yurtdışında Lefkoşa, Cape Town ve Moskova’da da çalışma grupları bulunuyor. Dünyanın Öyküsü, adına uygun olarak çok sayıda öykücüye yer açıyor. Aralarında öykünün usta isimleri kadar yola yeni çıkan isimler de var. Derginin ilk sayısında üçü yabancı toplam 15 öykü yer alıyor. Öykü seçimindeki tek ölçüt ‘iyi ve kaliteli’ edebiyat. Dünyanın Öyküsü bir öykü-eleştiri dergisi olmakla birlikte edebiyatın diğer türlerine de sayfalarını açıyor. Dünyanın Öyküsü, öykünün ve eleştirinin ilgi alanına giren yazı ve yorumları; öykücülerle yapılan söyleşileri; öykü eleştirileri; yapıtı odağına alan soruşturmaları ve atölye çalışmalarıyla öykü ve eleştiriyi farklı boyutlarıyla içeriyor. Dünyanın Öyküsü dergisinin, mimarı ve mirasçısı olduğu Ankara Öykü Günleri’yle, 14 Şubat Dünya Öykü Günü’yle, düzenlediği öykü atölyeleriyle, geniş bir coğrafyada oluşturulan çalışma gruplarıyla bir öykü dergisinden daha fazlası olduğunu söyleyebilirim. Dergimizin ilk üç sayısına okurların ve edebiyat kamuoyunun gösterdiği ilgi bizi gelecek adına umutlandırıyor.”
\nDünyanın Öyküsü, öykücülüğümüze yeni yazarlar kazandırmak amacıyla her yıl öykü ödülü vermeye başlayacak. Öykücülüğün belleği olmak için de her yıl öykü yıllığı çıkaracak.
\nKısaca, öykünün dünyası olmaya aday...
\n\n\n\n
Kötü Olan Kim?
\n\n\n\n
Gazeteci Nahit Duru, 12 Eylül cuntası döneminde Bülent Ecevit ile birlikte çıkardıkları “Arayış” dergisinin öyküsünü kitaplaştırdı.
\nDuru’nun anıları ve Bülent Ecevit’in el yazılarının da yer aldığı belgeler, bir dönem CHP’yi yönetmiş, solda “Karaoğlan” olmuş bir siyasetçinin kimliğini ortaya çıkarıyor.
\nNahit Duru, yorum yapmamış, gazeteci nesnelliğine çok özen göstermiş, ancak Ecevit’in kişilik yapısı, kendisini gizleyememiş, satır aralarından fırlamış çıkmış. Nahit Duru kitabında yer verdiği ve CHP’li işadamı Murtaza Çelikel’in Arayış dergisi sürecinde Bülent Ecevit’e söylediklerinden çıkan sonuç örneğin... Çelikel, Ecevit’e “lafını esirgemeden” konuşmuş:
\n“Bülent Bey, bir insanın etrafının tümü kötü ise, çevre kadar, o kişinin seçiminde de hata vardır diye düşünüyorum. Kaldı ki, Eyüboğlu (Orhan Eyüboğlu) kötü, Baykal (Deniz Baykal) kötü, Topuz (Ali Topuz) kötü, eski genel sekreterler Kamil Kırıkoğlu ve Şeref Bakşık kötü... Diğerlerini saymıyorum. Kırıkoğlu, sizin Genel Başkan olmanız için büyük bir çaba harcadı CHP Genel Sekreteri olarak; Paşa’ya (İsmet İnönü) karşı geldi. Bildiğim kadarıyla Sayın Eyüboğlu ile Genel Başkanlığınızın önemli bir bölümünde birlikte uyum içinde çalıştınız. Sonra ne oldu? Baykal ve Topuz’la da yakın çalıştınız. Bunların hepsi kötü müydü? Belki sizin de hatanız vardır.”
\nÇelikel’in Ecevit’e yaptığı eleştiri, bugün benzer birilerini anımsatıyor bize. Ya size?
\n\n\nOrman Kanunu
\n\n\n\n
Doğa dostu Yücel Çağlar, devlet ormanlarının devletçe yönetilip ve işletileceği, zamanaşımı ile mülk edinilemeyeceği, kamu yararı dışında irtifak hakkına konu olamayacağına ilişkin anayasa hükümlerinin; Orman, Turizmi Teşvik ve Maden yasalarında yapılan değişikliklerle anlamsızlaştırıldığını duyuruyor:
\n“2003-2008 döneminde toplam 15.7 bin maden, petrol, su ürünleri ve taşocağı yatırımcısına 363.9 bin dönüm; 2004-2008 döneminde 3318 3.3 bin turistik tesis, üniversite; özel ağaçlandırma, yatırımcısı kişi ve kuruluşa da toplam 971 bin dönüm devlet ormanı tahsis edildi.
\n2003-2010 döneminde de ‘özel ağaçlandırma’ adı altında özel ve tüzel kişilere tahsis edilen devlet ormanı ise 2010 sonunda 750 bin dönüme ulaştı. Öyle ki, devlet ormanı tahsis edilen özel ve tüzel kişiler bu arazilerde kestane, badem, ceviz, fıstıkçamı; dahası, kekik, adaçayı, kapari tarımı da yapabilmektedir.”
\nHer yerde olduğu gibi bu alanda da orman kanunları işliyor. Tıkır tıkır.
\n\n\n\n
Hedef Aynı
\n\n\n\n
Gerici, aşiretçi Dersim isyanı, Türkiye Cumhuriyeti’nin yurtta birliği sağlama çabalarına karşı bir kalkışmaydı. Irkçı, ayrılıkçı şiddet örgütü PKK de aynı hedefe yönelmiştir.
\nHiç kimsenin aklından çıkarmaması gereken gerçek, acı deneyimlerle ortadadır:
\nKarakol basan, köprü yıkan Seyit Rıza’cılar neyse, milletvekili Hüseyin Aygün’ü kaçıran Apocular da odur.
\n\n\n
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
En Çok Okunan Haberler
- 'Tarihe not düşmek için geldim'
- Çok konuşulacak 'adaylık' açıklaması
- Fatih Altaylı ve İsmail Saymaz'a soruşturma
- Protesto eden yurttaşlara polis müdahalesi!
- Aydın Dağları'nda son yılların en verimli hasadı yapıldı
- Mahruki yine yandı
- AKP’li belediyeden bir ayda 33 konser
- A Milli Takım'ın Uluslar Ligi'ndeki rakibi belli oldu!
- Tıp fakültelerinde kadavra krizi
- Fakülteyi kâğıt üzerinde kurmuşlar!