Işık Kansu
Işık Kansu kansu@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Devletin sol yanı

12 Aralık 2015 Cumartesi

Enerji Sempozyumu’nda Prof. Dr. Filiz Zabcı, devletin kamu yararını gerçekleştiren bir kurum olma sorumluluğundan “özelleştirme” gibi uygulamalarla uzaklaştığını vurguladı. Batı’da devlet ve kamu arasındaki ayrıma bakıldığında; kamusallığın “devletten ayrı, hesap soran, devleti denetleyen bir halk inisiyatifi” olduğunu söyledi.
Zabcı, “savunmacı kamusallık” hareketini aşan “kurucu”, “bilgi edinme ve bilgiyi ortak iradeye çevirmeye doğru ilerleyen farklı bir kamusallığa” doğru gidilmesi gerektiğine vurgu yaptı:
“Bilgiyi kurucu bir iradeye doğru çevirmeye doğru gidiyoruz. Devletin sol yanını güçlendirmek çok önemli. Farklı bir kamusallık derken, Cumhuriyet değerlerini içeren, kamusal ve yurttaşlık etiğinin içinde yer aldığı bir Cumhuriyeti hayal ederek, aynı zamanda kurucu niteliğinde olan, daha eşitlikçi, daha özgürlükçü bir yönde ortak iradeyi nasıl devreye sokabiliriz? Sorun burada.”
Emperyalist küreselleşme, savaş, kan, yoksulluk ve gericilik üretti. İnsanlığın bu sonucu yazgı gibi kabul edemeyeceği artık çok açık ortada...

Oğulcuk
Babacığın oğulcuğu konuşmuş. Kargocuk gemiciği varmış. Gemicik tankçığı inşa ediyormuş. Restorancıklar işletiyormuş. Dayıcıkları ile de ortak şirketçiği bulunuyormuş.
Çocukcağızın dikkati dağılıyormuş, o yüzden yurtdışına çıkmış!
Ne çekti şu çocukcağız ya...

Şiire düşmanlık
Behçet Aysan Şiir Ödülü’nü kazanan Alper Beşe’yle tanıştık. Işıl ışıl gözlerinde genç bir şairin doğmakta olduğunu gördük. Tören konuşmasında üzerinde durduğu “postmodernizmin şiire düşman olduğu” düşüncesini açmasını istedik. Şöyle dedi:
“Biçimleri dejenere ederek varılacak yer; savruk, örgütsüz, bilinçsiz, köleleştiğinin farkında olmadan tüketim bağımlısına dönüşen bir insanlıktır. Bunun önündeki en önemli engel genel olarak sanat, özelde şiir benim için. Şiir insanlığın son kalesidir bu anlamda. İnsanlık kavramını yok etmeye, robotlar üretmeye çalışan bir görüşün şiiri görünmez kılmaya çalıştığını düşünüyorum. Bunun yollarından biri ‘çoksatar’ların icadıdır. Bir diğer yöntem, radyotelevizyon- gazete kanalıyla başlayıp sosyal medyaya sıçrayan şiirin tüketim nesnesine dönüştürülmesidir.”  

Memurların gözü aydın olsun!
Genel başkanı olduğu DP’den tasfiye edilince ince bir bel hareketi ile AKP’ye geçen Süleyman Soylu, geçmişte gözdesi olduğu “Türk demir lady” Tansu Çiller’in yolundan gidiyor.
Çalışma bakanı olur olmaz, “kamu personeli reformu” için kolları sıvadı. Soylu’nun ağzında sakladığı bakla, memurların iş güvencesini ellerinden almak!
Her gün televizyonlara çıkan “anayasa profesörü” Burhan Kuzu’nun ballandırdığı “yeni anayasa”ya bir katkı da Soylu yapacak.
Anayasanın 128. maddesinde, “kamu hizmetlerinin gerektirdiği aslî ve sürekli görevlerin memurlar eliyle görüldüğü” belirtiliyor ya, halife sultanlık getirilirken bir küçücük değişikli de bu maddede yapılacak.

Devrimci parti
CHP üyesi Mahmut Aslan, CHP Çankaya ilçe kongresinde konuştu:
“CHP devrimci bir partidir ve sizler bunu yıllardır unuttunuz.
Parti bayrağımızdaki sonuncu ok devrimciliktir. Örneğin, 81 yıl önce bugün verilen kadına seçme seçilme hakkı bir devrimdir. Benden önce hiçbir kadının konuşmaması üzücü bir durumdur.
19 bin üyesi olan bir ilçede bu salonun dolmaması partinin içine düştüğü umutsuzluğun göstergesidir. Umutsuzluğun giderilmesi doğru ideolojik tutumla aşılır. Bu tutum da Mustafa Kemal’in ışıklı yoludur.”    



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları