Neredeyse tüm Artvin’in ve duyarlı insanların Cerattepe’yi delik deşik etmesine karşı çıktığı Mehmet Cengiz’i jandarmasıyla, polisiyle devlet koruyor.
Yazılıp çizilenlere bakılırsa, Mehmet Cengiz’in Cengiz Holding’ine AKP döneminde 200 milyar dolarlık 40 ihale verilmiş, 424.4 milyon liralık da vergi borcu silinmiş.
Çok açık: Mehmet Cengiz, üst düzeyde biri tarafından korunup kollanıyor. Gizlenmek isteyen bir el, bir ortak tarafından...

Dünyanın en üstün ırkı
Başımızdaki kadroların, birlikte savaşa girmeye kadar vardırılabilen Arap şeyh, prens ve kralları ile sıkı fıkı olmalarının nedenini, fikir babaları Necip Fazıl Kısakürek’in “Hitâbeler” kitabından öğrenelim:
“Eğer gaye Türklükse, bilmek lâzımdır ki, ‘Türk, Müslüman olduktan sonra Türktür’ diyen ben, ille ırkçılık ve kavimcilik mevzuunda bir suale hedef tutulacak olursam, tereddütsüzce, dünyanın en üstün ırk ve kavim vâkıasını, merkezindeki mukaddes varlık zaviyesinden Arapta bulduğumu söylerim.”
Bu görüşlerin sahibi Kısakürek ile ilgili bir gazete kesiğini de okuyucularımızla paylaşalım istedik.
Kesik, 24 Mart 1951 tarihli Milliyet gazetesinin birinci sayfasından..

Atatürk’ün adını okuldan silenler
Balıkesir’in Erdek ilçesindeki Atatürk İlköğretim Okulu, “Ahmet Vehbi Çıkrıkçıoğlu Anadolu İmam Hatip Lisesi” olarak değiştirildi.
AKP’nin uğruna Atatürk’ün adını okuldan sildiği Ahmet Vehbi Çıkrıkçıoğlu kim?
İlim Yayma Cemiyeti’nin kurucusu.
İlim Yayma Cemiyeti’nin kuruluş amacı ne?
Milli, ahlaki, dini, manevi değerleri koruyan nesiller yetiştirmek...
Cemiyet, 11 Ekim 1951’de, dönemin Demokrat Parti iktidarının desteği ile kurulmuş. İlk işi de, Milli Eğitim Bakanlığı’nın istemi üzerine İstanbul’da ilk imam hatip okulunu açmak olmuş.
İlim Yayma Cemiyeti’nin kararıyla kurulan bir de İlim Yayma Vakfı var. O vakfın bugünkü mütevelli heyetinde tanıdık bir isime rastlıyorsunuz:
Necmettin Bilal Erdoğan.
Bir başka mütevelli heyet üyesi de, şu anda TBMM Başkanlığı’nda oturan İsmail Kahraman. Bilesiniz, Atatürk’ün adının okuldan silinmesi bir rastlantı değil.

Cezalandırılan yargıç
Yargıçlar Sendikası Başkanı Mustafa Karadağ, dinsel simge kullanan kadın avukatları duruşmalara almadığı, yani anayasanın “laik”lik ilkesine uyduğu için önce aylıktan kesme, ardından kınama cezası aldı.
Karadağ, ceza aldıktan sonra sendika üyesi arkadaşlarına şu kısa bilgiyi aktardı:
“Dinsel simge kullanan avukatların duruşmalara katılamayacaklarına dair duruşum nedeniyle laik olduğunu iddia eden 2014 HSYK’si ikinci kez ceza verdi. Laik ve sosyal demokrat olduğunu söyleyen HSYK üyeleri ile cemaat soruşturmalarına muhalefet eden HSYK üyeleri benim soruşturmalarımda oybirliğine varmışlardır.
Aynı konuyla ilgili geriye kalan iki soruşturmam daha var. Birinci ceza aylıktan kesme, ikinci ceza kınama, üçüncü ve dördüncü ceza daha ağır olacak.
Benim duruşum değişmeyecek. Ülkemin laik, sosyal hukuk devleti ilkelerine sonuna kadar bağlı kalacağım.”
Demek ki, bu ülkede hâlâ yargıçlar var!

Laikliğe çağrı
40’a yakın demokratik kitle örgütü, “Laikliğe Çağrı Birliği”ni yeniden oluşturdu.
Yarın bir basın toplantısı ile Anayasa Mahkemesi’nce “laiklik karşıtı” olarak hüküm giyen bir partinin devleti ele geçirmesine karşı güçlü bir ses çıkaracaklar.
Uygarlık yanlılarının gırtlağına kadar geldi çünkü!