Işık Kansu
Işık Kansu kansu@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Ayrıcalıklı ve becerikli

09 Ocak 2016 Cumartesi

Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu, yeni bir yönetmelikle özelleştirilmiş enerji dağıtım şirketlerine “ayrıcalık”lar tanıdı. Elektrik Mühendisleri Oda sı, o ayrıcalıklardan örnekler çıkarmış: Kalitesiz elektrik sunumu nedeniyle kullanıcılara ödemek zorunda oldukları tazminat düzenlemeleri bu şirketlere uygulanmayacakmış...
Kaçakla mücadele adına şirketler “mevzuat dışında istedikleri yere” sayaç kurabileceklermiş...
“Elektrik tüketicisi olarak bunlardan bana ne” diyen çıkabilir.
Aman çıkmasın, çünkü asıl tüketicilerin canı çıkacak! Ayrıcalık verilmiş şirketler, yukarıdaki işlemler için yapacakları tüm harcamaları “yatırım” adı altında kullanıcılardan kesecekler.
Dahası, kaçak kullanım nedeniyle dağıtım sistemlerinde oluşan arızaların bedeli de, “kontrol edilemeyen işletme gideri” olarak muhasebeleştirilip kullanıcılara yansıtılacak.
Elektrik dağıtım şirketlerinin becerikli yandaşlara niye verildiğini sanıyorsunuz ki?

Kışlalı neden öldürüldü?
Yeni Akit, eski Akit gazetesinin adı değiştirilmiş halidir. Akit gazetesi, 13 Mayıs 1999’da, “Kudüs Ordusu” adlı dinci bir hücre tarafından öldürülmeden yaklaşık 5 ay önce Ahmet Taner Kışlalı’nın fotoğrafının üstüne çarpı koymuş, “Halkı Köpeğe Benzetti-Zorba Kemalist Gemi Azıya Aldı” başlığı ile bir tehdit yazısı koymuştu.
Yıllardır Kışlalı’nın neden öldürüldüğü sorulur hep...
Kışlalı’nın milletvekilliğini ve Kültür Bakanlığı’nı yaptığı CHP’nin lideri, ölen Yeni Akit gazetesi Genel Yayın Koordinatörü Hasan Karakaya için taziyede bulunuyorsa eğer...
Genelkurmay Başkanlığı da, Karakaya için “haksızlığa karşı en zor zamanda konuşmasını bilmiş” (bu bölüm Akit gazetesince yalanlanmadı) mesajı iletiyorsa eğer...
Ahmet Taner Kışlalı’nın, Türkiye bu noktaya gelsin diye öldürüldüğü bellidir.

CHP’de heyecan
CHP’de bir heyecan, bir heyecan... Kurultay olacak. Yazılanlara bakılırsa, kurultayda Kemal Kılıçdaroğlu yeniden seçilince “evrensel sosyal demokrasi” ilkeleri çerçevesinde örgüte çekidüzen verecekmiş.
Eski Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün’e “Fethullah Gülen cemaatini eleştirmek AKP’ye yarar” deyip casusluk cemaatini arkalayan; kurt işareti ile dolaşıp bir MHP’liyi Ankara Belediye başkanı adayı gösteren; Alo Fatih’in El Ezherci babası ile İslamcı vakıf kuran profesörü “tıpış tıpış” oy kullanmak üzere Cumhurbaşkanı adayı yapan; 7 Haziran seçimlerinden sonra saraydakinin yeniden erken seçime gitmek için kurduğu “koalisyon görüşmesi” tuzağına bile isteye düşen; şimdilerde de yine saraydakinin halife sultan olma hayalini gerçekleştirmek üzere “yeni anayasa” tartışmalarına balıklama dalan “kemale ermiş evrensel sosyal demokratlar”a iyi yolculuklar diliyoruz...

Havasız da yaşanabilir!
AKP’nin ilahiyatçı profesör milletvekili Orhan Atalay, 1933’te Darülfünun’u kapatan CHP’nin, üniversite kapatan parti olarak tarihe geçtiğini söylemiş. Üniversiteyi üniversite yapan bir dönemi suçlayan “profesör”e, Darülfünun’un daha önce de kapatıldığını anımsatmakta yarar var.
1870’te açılan Darülfünun’un hemen o yıl kapatılma gerekçesi tarihe geçmiştir:
Darülfünun müdürü, Fransa’da eğitim görmüş olan Hoca Tahsin Efendi’nin, fizyoloji dersinde, canlıların havasız yaşayamayacağını kanıtlamak için havası alınmış fanusa koyduğu güvercin ölür. Bunun üzerine öğrenciler, “Allah’ın verdiği canı aldığı” gerekçesiyle Hoca Tahsin Efendi’yi dinsizlikle suçlayarak ayaklanırlar.
Darülfünun 30 yıl kapalı kalır, 1900’de dinsel içerikle yeniden ders başı yapar.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları