F.Bahçe, kupada Samsun’u yenmiş, G.Saray, Trabzon elenmiş, Kadıköy ve çevresinde sevinç çığlıkları hâkim. Hemen bir gün sonrası; kaptan Alex’in Radyo Globo’ya yaptığı açıklama: “Kariyerimi ülkemde sonlandırmayı hayal ediyorum, sezon sonu Coritiba, Palmeiras, Cruzeiro’dan birinin formasını giyebilirim.” Sosyal paylaşım sitelerine düşen bu haber bir anda soğuk duş etkisi yaratıyor. Brezilyalının yaşı 35 ama Sarı - Lacivertli taraftarlar onu 40 yaşında da olsa takımda görmek istiyor. Zaman geldi eleştirdiğim günler oldu, tepkiler aldım. Gayet doğaldır. Üzülenleri bir anda ‘çığ’ gibi büyüdü. Aradan çok geçmeden taraftarların içine ‘su serpen’ açıklaması geldi:

“Ben böyle bir şey konuşmadım, 2013 yılına kadar sözleşmem var, buradayım.” Şu sıralarda gerek radyolar, gerekse Brezilya’daki TV’ler bu futbolcuyla ilgili sayısız haber üretiyor. Ben dahi yeri geliyor tereddütte kalıyorum. Alex kafalardaki soru işaretlerini bir an önce kaldırsın. Ama iyi biliyorum ki Alex, Emre gibi futbolcuların teknik direktör Aykut Kocaman’la arası hayli soğuk. Oyuncu değişimlerine dikkatlice bakın, bu apaçık belli oluyor. Emre, Aykut’un yüzüne bakmıyor, Alex kendisine uzatılan eli görmezlikten geliyor. Bazı olumsuzluklar aile içinde kalır, gizlenir. İşte burada yaşanan kavgalar ‘sır’ gibi saklanıyor. Çok öncelere gidecek olursanız bunu daha iyi anlayabilirsiniz.

Saracoğlu’nda egemenlik kadınların

Kadın taraftarlar rekora koşuyor. Nasıl bir destektir bu böyle... Erkekler 53 bini, kadınlar 50’yi zorluyor. Rakipsiz bir gösteri. Ne Beşiktaş, ne Trabzon, ne Galatasaray, ne de başkası... Bu topluluk tartışmasız harika. UEFA, F.Bahçeli kadın taraftarları fair-play’e aday gösterdi ama bakıyorum bazı kalemşorlar hâlâ başka işlerin peşindeler. Güzellikleri görmezden geliyorlar. Yazık, çok yazık...

Neyse, hava güzeldi, Kadıköy güzeldi, Saracoğlu hepsinden güzeldi. Bir de Mert’e, ‘Volkan’ diye bağırmasalardı... Samsun maçında bunu yaşadım. Mert golü kurtardı, tribünlerden “Volkan..Volkan..” sesleri yükseldi. Olur, daha işin başındalar. Henüz acemiler. Ben diyorum ki bütün tribünler aralarında bir ‘lider’ seçsin. O zaman tezahüratlar daha şık olur, etkisi artar. Yine formasız insan yoktu. Fenerium mağazaları ‘kadın’ maçlarında inanılmaz derecede satış patlaması yapıyor. ‘Hep destek, tam destek’ buna denir.

Artık sona geliniyor. Play - Off için uğraş verenler kazanmak istiyor. F.Bahçe-Bursa mücadelesinde ilkyarı çok iyi değildi. Top iki kale arasında gidip gelse de doyurucu bir oyunun ortaya çıktığını söyleyemem. Alex, gecenin yıldızıydı. G.Saray’a attığı golün bir benzerini bu kez Yeşil - Beyazlı takım karşısında yineledi. Brezilyalı kaptan, gerek gol anına kadar, gerek golden sonra olumlu işler yaptı. Doğrusu son haftalarda bu kadar etkili bir Alex görmemiştim. Cristian ile diyalogları mükemmel. Aralarına bazen Mehmet Topuz’u alıyorlar. Stoch da zaman zaman yardımcı oluyor. Böylece pozisyon zenginliği oluşuyor. Gökhan yoktu, neden, sakat mı? Sakat olmadığını söylediler, biraz muamma geldi. Bu sezon zaten eski Gökhan değil. Kocaman, Semih’ten sonra Gökhan’ı da mı silme hazırlığında?

Bursaspor’a gelince; çalıştı, çaba gösterdi. Bazen F.Bahçe’den daha üstün seviyeye çıktı. Atak ürettiler ancak futbol sadece pozisyona girmekle olmuyor. En önemlisi gol atmak. Devre arasında F.Bahçe Universal’in finale çıktığı anonsu yapıldı, Saracoğlu yıkılıyor sandım. ‘Sarı Melekler’ kulübün gurur tablosu. Bugüne kadar olan başarıları küçümsenmeyecek derecede. 1-0’dan durumu 3-1’e getirdiler. Helal olsun. Gerçi çok ilgi görmüyorlar ama aynı filmi bu kez yaşamayız...

Kadıköy’de seyirci rekora yaklaştı, inanılmaz bir destek vardı. Tribünlerde çok az boşluk gördüm. F.Bahçeli kadınlar bu işi bir görev bildi ve en iyi şekilde yapıyor. Stat görevlileri rakamı 43 bin olarak açıkladı. Daha ne olsun, F.Bahçe’nin kadınları çığ gibi büyüyor...

İkinci yarı klasik F.Bahçe kapanması. Biz buna alıştık. Bursaspor için bir şans. Hücum organizasyonları çoğalıyor ancak 2 kez direği geçemediler. Sarı - Lacivertliler için zor anlar. Kapanma hastalığı neyin nesidir, anlamıyorum. Resmen rakibe davetiye çıkartıyorlar. Aykut Hoca, bu takıntından artık vazgeç yoksa play - offlarda başın ağrıyabilir. F.Bahçe yine kazandı ancak futbolları her zamanki gibi tartışma konusu. Dün gece iyi ki Alex vardı, o da olmasaydı?...