Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Sirkhane
Bazen yazının başlığı içeriğini tam olarak yansıtır, bazen dolaştırır, bazen de Farsça sevdiğim bir söz olan “men çe guyem tamburem çe guyed”, ‘ben ne diyorum tamburum ne çalıyor’ benzeri bir hal olur, yazıyla başlık başka telden çalarlar. \n
\nGirişte bu uzun cümleyi, başlığın bir ‘metafor’ olduğunu düşünmeyin diye yazdım. Çünkü memleketin hali, olup bitenler, olup bitmeyenler ‘sirkhane’ diye adlandırılmayı fazlasıyla hak ediyor. Ediyor da bazen metaforla gerçeğin birbirine karıştığı, aynılaştığı, hatta birbirlerinin yerine geçtiği olmaz mı? Olmaz olur mu? Üstelik öyle olur ki metafor gerçekliğin yerini tümüyle alır. Şaire, yazara, sanatçıya da yeni bir sanat felsefesi, yeni bir sanat dili oluşturmak için uğraşmak kalır.\n
\nAslında bugün düşünmedim bunu. Belki hiç düşünmedim bile demeliyim, çünkü hayatın biraz da okumak ve yazmaktan mürekkep olduğunu bilen herkesin doğal olarak aklına gelmiştir, benim de yıllar önce aklıma geldiydi. Gelince de şöyle bir şey yazdıydım: “mecaz şehirde geçmiyor/şiddetli bir gerçek var/ki hece bile istemiyor:/ Gerçek olan tek şey gerçek/para eden tek şey para/şehirde aruz geçmiyor/başkası kâr etmiyor.” Mecaz, metafor. \n
\nİnsan ‘eşref-i mahlukat’sa, yaratılmışların en şereflisi ise bu ‘şerefli’nin de hayvanlarla, doğayla birlikte bu onuru paylaşması, sürdürmesi gerekmez mi? Türcülüğün tehlikeleri ve hiyerarşinin zararları ortada. Ve insan bir kezliğine geldiği dünyayı, madem ki hayat kısa anlayışıyla, bir ‘sirkhane’ye çevirme çabasında, en azından buna ya ortak oluyor ya da seyirci kalıyor.\n
\nPişmanlık ve özeleştiri vakti. Tel cambazlarının gösterileriyle büyümüş bir çocuk olarak ben de geçen yıl bu ‘eğlence’ye seyirci kaldım! O yıllarda henüz Kemal Burkay’ın “Belki şehre bir film gelir” dizeleri yoktu dilimizde, varsa da henüz okumamıştım. Şehre film de gelirdi, Eskişehir’de mahallemizin açıkhava pazarında cuma akşamları film de gösterilirdi, yılda iki kez de tel cambazları konuk olurdu mahallemize, bize biraz yukardan bakarak! O kadar da yukarıdan baksınlar, biz aşağıda hem nefeslerimizi tutardık hem de büyüklerimizin ellerini. Bursa’dan Rifat Telgezer, Eskişehir’den Karagülle kardeşler bildiğim en ünlü cambazlardı. \n
\nO zamanlar şehre sirk gelmezdi, en azından taşraya gelmezdi diyelim. Sokaklardan ayı oynatanlar geçerdi, bir-iki kez izlemiştim onları da. Geçen yıl, kızım Nar, üç yaşındayken onu sirke götürmek suçunu işledik! Bir anlık aymazlık mı demeli duyarsızlık mı yoksa çocuğumuz sirk eğlencesini görsün diye hiç düşünmeden yaptığımız ‘safdil’ bir eylem mi? Sabah erken bir saatte pek ünlü bir Avrupa sirkine girmek üzereyken birden yakaladım kendimi: Ben ne yapıyorum? Tam o anda da sirkin kapısında bildiri dağıtan, sanırım ‘Hayvan Özgürlüğü İnsiyatifi’ üyelerine de yakalanmış oldum: ‘Siz de mi?’ dedi gözlüklü bir genç. Gözlük ve sakalımdan doğru beni birisine benzetmiş olmalıydı. ‘Ya... Aslında... Arkadaşlar... Bilet... Çocuklar...’ filan diye kekeleyip bin utançla girdik çadırın kapısından. Suçu çocuğuma atmıştım, oysa Nar üç yaşındaydı ve elbette bizim seçimimizdi sirk.\n
\nSonrasını ‘Hayvan Özgürlüğü İnisiyatifi’nin bildirisinden özetleyeyim: “Sirkler hayvanlar için eğlenceli değildir! Sirkler, hayvanlara yapılan zulüm, zorlama ve tutsaklık nedeniyle birer işkence merkezidir. Zorlamayla, işkenceyle, şiddetle eğitilen hayvanlar, zorunlu çalışma sisteminde, cinnetin eşiğinde olan toplumun kargaşasında ufalanan, yaşamayı, gülmeyi unutmuş insanları eğlendirmek için adeta ‘tüketilecek’ mal muamelesi görür. Bu hayvanların doğal ortamlarına hiçbir şekilde uymayan daracık alanlarda ve ortamlarda, çok kısıtlı temel gereksinimleri sağlanarak sadece yaşamalarına izin verilir. İstenildiği gibi eğitilmeleri için aç bırakılır. Eğitimlerde çivili sopa, kırbaç, elektroşok çubuğu, kanca gibi işkence aletleri kullanılır. Kafesler içinde sürekli bir tutsak hayatı yaşarlar. Bu zalim sektöre destek olmayın!” \n
\nBu ‘gösterinin sürmesi’ne seyirci olmayalım, hayvanlara yapılan işkenceye sessiz kalmayalım! \n
\n\n\n
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret ve emekli maaşı hakkında önemli iddia!
- Asgari ücret kaç TL olmalı?
- Yarısı mesleği bırakmayı düşünüyor!
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
En Çok Okunan Haberler
- Kanal D'den flaş 'Annem Ankara' kararı
- Gözaltına alınan Kadir İpek hakkında yeni gelişme
- Nedir bu Emevi Camisi takıntısı?
- 'Senin ne kadar acınacak bir hale geldiğinin...'
- Boykot çağrısı yaptı!
- Suriye’de Aleviler sokağa çıktı
- Müebbet hapse çarptırılan 31 er tahliye edildi
- Davutoğlu'nun 'hazırım' çıkışına yanıt verdi
- Emekli ve memura ne kadar zam yapılacak?
- Fenerbahçe, Cengiz Ünder için kararını verdi!