Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Özgürlük anı
Kaç gün geçmiş diye hesaplıyorum: 92.
92 gün önce o sabah 10.00’da girmiştik Çağlayan Adliyesi’ne. 12 saat sonra, gece 22.00’de “Özgür basın susturulamaz” sloganlarını atarak çıkmıştık adliye binasından. Mahkeme Can ve Erdem’in tutuklanmasına karar vermişti. Öfkeliydik. Adliyenin hemen önünde Erdem Gül’ün annesinin konuşmasını anımsıyorum:
“Benim oğlum doğrudan yanadır, hata yapmaz... Ben çocuklarımı babaları hapisteyken fındık ve çay toplayarak yetiştirdim...”
Boğazımız düğümlenmişti onu dinlerken.
Sonra Dilek Dündar’ın sözlerini anımsıyorum. “Direneceğiz ve kazanacağız” diyordu Dilek.
Can ve Erdem’i orada bırakmak öyle ağır gelmişti ki. Şimdi, 92 gün sonra Silivri Cezaevi’nin önündeyiz. Can ve Erdem’i almaya geldik.
***
Saat 21.30 gibi cezaevinin önüne ulaşıyoruz. Bülent Mumay bizden önce gelmiş. 92 gün önce, Twitter’dan “Adliyede bir avuç insanız” diye mesaj atmıştı. Bu sefer, “Hava buz gibi. Ama herkesin yüzünde bir mutluluk” demiş. Gerçekten de üşüyoruz. Nasıl bir soğuk. Beş saattir sürüyor bekleyişimiz. Soğuk iliklerimize işliyor.
Erdem’in oğulları Deniz Gül ve Sarp Güney Gül arabada ısınmaya çalışıyorlar. Az sonra babalarını görecekler, çok heyecanlılar. Fakat onların o üşümüş halini görünce hüzünleniyorum.
Geldiğimiz araçlara nöbetleşe binip biraz olsun ısınmaya çalışıyoruz. Kimse uzun süre arabada kalamıyor tabii. Ya çıkarlarsa? Ya çıkışlarını kaçırırsak?
Orhan Erinç, Hikmet Çetinkaya ile yan yana. Cengiz Mumay, Celal Başlangıç’la sohbete dalmış. Nebil Özgentürk ve Zülfü Livaneli birlikte gelmişler. Telefonlarımız susmak bilmiyor. Facebook, Twitter, Periscope, WhatsApp... Cezaevine gelemeyenler sosyal medyadan gelişmeleri izliyorlar. Mesaj yağmuruna tutuluyoruz.
Biz de dakika dakika gelişmeleri aktarıyoruz.
Herkesin elinde akıllı telefonlar var. İnternet çağında gazetecileri susturamazsınız. İstediğiniz kadar televizyonlar, gazeteler üzerinde baskı uygulayın. Gazeteciler bir yolunu bulur ve işlerini yaparlar.
***
Ne oldu şimdi?
Anayasa Mahkemesi, Can ve Erdem’in MİT TIR’ları haberleri nedeniyle tutuklanmasının “kişi hürriyeti ve güvenliği hakkı” ile “ifade ve basın hürriyetlerinin” ihlali olduğuna karar verdi.
Tutuklamaya delil olarak gösterilen eylemlerin tümü gazetecilik faaliyetidir dedi. Kuvvetli suç şüphesi yok dedi.
Dava çöktü. Ne demişti Dilek Dündar: “Direneceğiz ve kazanacağız!” Direndik ve kazandık.
“Biz boyun eğmeyiz” demiştik. Eğdik mi?
“Gerçekler hapsedilemez! Gerçekler yalanları yenecek” demiştik. Gördünüz.
Türkiye bir ayıptan kurtuldu.
Ama ayıp bir değil ki. Bugünün Türkiye’sinde esaret kolay, özgürlük zor. Basın baskı altında. İnsan hakları sicilimiz korkunç. En çok gazeteciyi hapseden ülkeler listesinde üst sıralardayız. Türkiye bu utanç tablosundan kurtulmak zorunda.
***
Saat 03.15... Önce Can indi araban, ardından Erdem. Sonra kucaklaşmalar, sevinç gözyaşları.
Erdem’in çocuklarının gözlerindeki ışıltıyı görüyorum. Louis Borges’in “Anlar” şiirini anımsıyorum. Yaşamın “anlardan” oluştuğunu söylüyordu Borges. “İşte yaşamımızda iz bırakacak anlardan biri daha” diye geçti aklımdan.
Saat 05.30 gibi evdeyim. Can’ın kameralar karşısındaki sözlerini dinliyorum yeniden:
“İçeri girerken bizi buraya tıkan kin, öfke bizi zehirlemeyecek dedik. Zehirlenmedik. Mücadelemiz sürecek. Biz çıktık, 30’u aşkın meslektaşımız içeride. Takipçisi olacağız. Bu toplama kampı müze olana kadar mücadele etmeye sonuna kadar devam edeceğiz.”
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
En Çok Okunan Haberler
- 'Tarihe not düşmek için geldim'
- Çok konuşulacak 'adaylık' açıklaması
- Fatih Altaylı ve İsmail Saymaz'a soruşturma
- Mahruki yine yandı
- AKP’li belediyeden bir ayda 33 konser
- A Milli Takım'ın Uluslar Ligi'ndeki rakibi belli oldu!
- Protesto eden yurttaşlara polis müdahalesi!
- Aydın Dağları'nda son yılların en verimli hasadı yapıldı
- Tıp fakültelerinde kadavra krizi
- Fakülteyi kâğıt üzerinde kurmuşlar!