Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
‘Eksikliği’ arzulamanın absürtlüğü ya da 2024’ten 1921’e
Muhalefet bayram ziyaretlerini tamamlayıp dört yıllık hesaplara dalarken siyasal İslamın “yeni anayasa” arzusu gündeme oturmaya başladı. Siyasal İslamın partisi AKP’nin önde gelenlerinden TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, “Şimdi tekrar, aynen 1921 Anayasası’nda olduğu gibi Türkiye’nin katılımcı, güçlü bir anayasa yapma imkânı bu Meclis’te vardır” dedi.
Siyasal İslamın entelijansiyasının malum sorunu yine nüksetti. “Gerçeklikle”, gerçekliğin anlıklarında, ideolojinin, filtresinden geçerek oluşan resmi arasında derin bir uyumsuzluk söz oluştu. Yine düşündükleri şeyin “gerçek” olduğuna inanmaya başlıyorlar. Yine ülke “Bir deli kuyuya bir taş atmış, on akıllı akıllı çıkaramamış” durumuna doğru sürüklenmeye başladı.
ANAYASA VE TARİH
“Anayasa”lar iki anlamda tarihseldirler! “Anayasa” tarihsel olarak kapitalizmle, feodal egemenin (adamın, hanedanın) egemenliğini sınırlama arzusu ile bireysel ve ekonomik özgürlükleri genişletmekle ilgilidir. İkincisi, bir anayasa o toplumun, belli bir tarihsel “durumundaki” sınıflar matrisinin çelişkilerini, kültürel birikimini, sosyoekonomik “bütünlüğündeki” gerginlikleri, kapitalizminin gelişmişlik ve başka üretim tarzlarıyla “eklemlenmişlik” düzeyini, hatta kapitalist/emperyalist sistem içindeki konumunu yansıtır.
Anayasa, kapitalist sınıflarla, kapitalizmin eklemlendiği üretim tarzlarının sınıflıları arasındaki, temel ekonomik siyasi çelişkilerin (egemenlik ve sömürü ilişkilerinin) yeniden üretiminin yasal güvencesini sunar, olan rejimlerin sürekliliğini korumayı amaçlayan, “güçler ayrılığı” sisteminin yasal çerçevesini oluşturur. Kısacası anayasa kapitalizmin ekonomik siyasi kültürel yeniden üretim sürecinin çok önemli bir parçasıdır.
1921’deki daha sonra Türkiye olacak coğrafyanın içindeki, sınıflar matrisinin çelişkilerini, kültürel birikimini, birbirine eklemlenmiş üretim tarzları ve ilişkilerinin türlü sınıf ve kültürlerinin birlikte oluşturduğu sosyoekonomik yapı içindeki gerginlikleri, hatta bu yapının kapitalist/emperyalist sistem içindeki konumunu, 2024 Türkiye’siyle karşılaştırmaya başladığımızda, Numan Kurtulmuş’un önermesinin absürtlüğü hemen ortaya çıkar.
Bu bağlamda, 1921 Anayasası’na, ne gerekçeyle (ki “daha katılımcı” olduğu doğru değildir) olursa olsun geri dönme arzusu, işte bu yüzden tarihsiz (tarih dışı) ve talihsiz bir arzudur.
‘BUNU İSTİYORSUN, ASLINDA NE İSTİYORSUN?’
Psikanalistin, analiz edileni dinlerken aklında hep şu soru vardır: “Bunu diyorsun ama aslında ne diyorsun?” Analiz edilen de bu sorunun cevabını bilemiyorsa, analist o cevabı bulmasına yardımcı olmaya çalışacaktır.
1921 Anayasası’na dönmeyi arzulayan siyasal İslamın entelijansiyasına “Sen bunu arzuluyorsun ama aslında ne arzuluyorsun” sorusuyla yaklaştığımızda, onun, aslında 1921 Anayasası’nı, içerdiklerinden değil, içermediği şeylerden, onu izleyen anayasalarla kıyaslandığında “eksikliklerinden” dolayı arzuladıklarını görüyoruz.
Bu bağlamda, Sinan Meydan arkadaşımız yazısında, 23 maddelik anayasada, 12 “eksiklik” saptıyor (12/04). Ben bu “eksikler” listesindekilerden yalnızca birkaçını aktarmakla yetineceğim:
1921 Anayasası’nda, “vatandaşlık” tanımı, laiklik, cumhuriyet kavramı, güçler ayrılığı, yargı organları, temel hak ve özgürlükler, kadınların siyasal hakları eksiktir. Atatürk ilkeleri olarak anılan “kurucu ilkeler” yoktur. “Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir” ama bunun nasıl kullanılacağı belli değildir. Anayasanın kurduğu rejimin tanımı yoktur, hatta yeni bir rejim kurup kurmadığı da belirsizdir. Devletin başkenti Ankara değildir.
Bu eksikleri, bugünkü koşullarda bir araya koyunca da karşımıza, laikliği, kadın haklarını ve diğer hak ve özgürlükleri, “ruh”, madde ve mekân olarak cumhuriyeti dışlayan bir meşruti-monarşi gibi anakronik bir devlet biçimi, bir dinci “restorasyonu” tamamlamayı amaçlayan son bir “cephe savaşı” hamlesi, “süreç olarak faşizmin” son durağı çıkıyor. TEHLİKE ÇOK BÜYÜK!
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Balbay'dan çarpıcı Saray kulisi!
- Karga videosu sosyal medyada viral olmuştu!
- Öğretmenlik meslek kanunu taslağı...
- Atatürk'ün kullandığı parfümden üretti!
- Minikler Cumhuriyet'in ilanını gazete dağıtarak duyurdu
- Şok İddialar! Oktan Keleş: TUSAŞ Saldırısının Arkasında
- Bu kadarı pes! Çöp evden 10 kamyon çöp çıktı
- Prof. Dr. İlber Ortaylı'dan Antalya'ya turizm eleştirisi
- FETÖ elebaşısı Fethullah Gülen öldü
- Eğitimde sorunlar çığ gibi büyüyor! Öğrenciler aç, okull
En Çok Okunan Haberler
- Kurtulmuş’tan 'Erdoğan ve adaylık' açıklaması
- Ünlü çikolata markası da artık kara listede
- Ünlü oyuncu gözaltında: Marketten 'zeytinyağı' çaldı
- Kayıp 6 yaşındaki Şirin'den acı haber
- Erdoğan'dan Özel ve İmamoğlu'na tazminat davası
- Erdoğan'a ve Yerlikaya'ya çok sert yanıt!
- 'Sanki mağdur olan Esenyurt değilmiş gibi...'
- Tek kalemde milyarlık vergi borçları silinenler nerede?
- Halk TV'den ayrılan Şirin Payzın'ın yeni adresi netleşti
- 19 yaşındaki gence uyuşturucu çetesi mi kıydı?