Kibir ve Hayal: Gerçeklerden Kopuş

14 Ocak 2014 Salı

Politikacıların ruhsal dünyaları farklıdır:
Kendileri için ürettikleri gerçekliklerle örülmüş bir âlemde yaşarlar.

***

Her politikacı biraz benmerkezci, biraz bencil, biraz çıkarcı, biraz narsisist ve bir hayli hayalperesttir.
Aslında bunlar herkeste üç aşağı beş yukarı görülebilen özelliklerdir ve belli miktarlardaki varlıkları insanları yoldan çıkarmaz...
Hatta tam tersine, uygun miktarlardaki uygun bileşimler, gerçeklerden kopmayan insanları başarıya bile götürebilir.

***

Türkiye’de politikacılar iki biçimde seçilir:
Ya halk tarafından...
Ya da lideri tarafından.
Elbette her politikacı kendi seçmenine hizmet eder:
Halk tarafından seçilenler, halka...
Lider tarafından seçilenler, lidere. (Meclis’te havada uçan tekme, halka değil, lidere hizmet davranışının nerelere kadar gidebileceğini göstermesi bakımından ibret vericidir.)

***

Liderler ise iki grup tarafından seçilir...
Hem kendi partisindeki politikacılar tarafından...
Hem de halk tarafından.
Bunlardan birinin desteğini yitiren lider, artık liderlik koltuğunda zor oturur; otursa da “topal ördek” olur.

***

Bir liderin iki büyük düşmanı vardır:
Kibir ve hayal âleminde gerçeklerden kopmak.
Her lider, biraz megaloman olabilir...
Her lider, kendisi ve takipçileri için, hayaller üretir:
Zaten politikacılık biraz kendine güven, biraz da hayal ve umut satışı değil midir?
Ama ne zaman ki çıkarcılık, hizmetin önüne geçer...
Ne zaman ki kibir, kendi meslektaşlarını ve halkı küçümsemeye dönüşür... Ne zaman ki haksızlık, adaletsizlik, yolsuzluk ve rüşvet, ayyuka çıkar...
Ve ne zaman ki lider, bütün bunların yarattığı tahribatı, kendi kibri ve hayal dünyası içinde aşabileceğini umut ederek, daha da sertleşir...
İşte o zaman gerçeklerden bütünüyle kopar...
Sadece kendisinin ve militanlarının oluşturduğu bir hayal âleminin içinde yaşamaya başlar...
Böylece hem kendisini hem de partisini mağlubiyete mahkûm eder  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

1 Mayıs 2024 28 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları