Mustafa Balbay
Mustafa Balbay mustafabalbay35@gmail.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

Türk devletleriyle alfabeden başlıyoruz!

14 Kasım 2024 Perşembe

Kırgızistan’ın başkenti Bişkek’te 6 Kasım’da toplanan Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) zirvesinde dünyaya duyurulan önemli bir haber vardı. TDT üyesi ülkelerin liderlerinin katıldığı zirvede ortak alfabe konusunda anlaşmaya varıldığı açıklandı.

Ortak Alfabe Komisyonu bir süredir “kesin sonuç almak” hedefiyle yoğun çalışma içindeydi. Bu aşamadan sonra 34 harften oluşan ortak bir alfabenin adım adım yerleşmesi söz konusu.

11 milyon kilometrekare toprak, 250 milyon nüfus, 25 ayrı Türkçeden oluşan “Türk dilli alan”da her şey bir yana kültür zenginliği açısından çok büyük bir adım. Türkiye, Azerbaycan, Kazakistan, Özbekistan ve Kırgızistan ortak alfabenin altına imza atan ülkeler.

İşin alfabesi tamamlanmak üzere!

Bölgesel birliktekilerin küresel güç doğurduğu günümüzde hayli geç atılmış çok ciddi bir adım!

***

Ortak alfabe haberi günlük etki dışında gündem oluşturmadı. Metrekareye dört belirsizlik, beş kriz, altı yanlış anlamanın düştüğü Ankara’da ortak alfabenin daha fazla haber olması beklenmezdi. 

Ortak alfabe bizi 1990’lı yılların başına kadar götürdü. Aralık 1991’de Sovyetler Birliği’nin büyük bir toz yığını halinde çökmesinin ardından dünyanın gözü kulağı Doğu Avrupa’daydı. ABD NATO’ya alarak, AB tam üye yaparak bu coğrafyaya hemen nüfuz etti. 

Orta Asya ise o kadar kolay bir coğrafya değildi. Rusya uzun süre bu ülkelerin sınırlarını koruyacak, havaalanlarını kontrol edecek ağırlıkta kaldı. Özellikle ilk yıllarda tüm Orta Asya ülkelerinde kurucu devlet yurttaşından sonra en fazla nüfus Rustu. 

Nüfuz ve nüfus yoğunluğu bugün de etkisini sürdürüyor. ABD, FETÖ ile bu coğrafyada ağırlığını koydu.

Türkiye Cumhuriyeti devleti ise uzun süre FETÖ gölgesinde bu coğrafya ile bağlarını sürdürdü. Oysa bu ülkelerin özellikle Atatürk’e duydukları saygı ve sevgi pek çok şeyin temeli olacak güçteydi. 

Orta Asya’daki Türk cumhuriyetleriyle ilk aşamada heyecan o kadar yüksekti ki tümünde 01 numaralı diplomatik plaka Türkiye’nindi.

FETÖ süreci fena halde zehirledi ama hükümetler de gerekli adımı atmadı. 1992’deki Karadeniz Ekonomik İşbirliği zirvesi Özal-Demirel küsleşmesine sahne olunca, sınırsız güvene dayalı kardeşlik bağları daha baştan yara aldı. 

Buna karşın “Türkçe konuşan ülkeler devlet başkanları” zirveleri 2000’lere kadar devam etti. İşte şu aşamada alfabe de gündeme geldi. O süreçte sırt çantasıyla yaptığımız Türk devletleri gezisini “Orta-daki Asya Ülkeleri” başlığıyla kitaplaştırdık. Rusya ile Çin arasında dünyaya bakan bu ülkelerin nasıl bir gelecek üreteceği merak konusuydu. Ankara’nın gündemi bunlara girmeyi ne yazık ki engelliyor. 

AKP iktidarı da 2010 yılına dek Orta Asya’yı neredeyse hiç görmedi. 2010 sonrası büyükelçi Halil Akıncı’nın ağır işçiliğini yaptığı yeni süreçte Türk Devletleri Teşkilatı kuruldu. 1992’de gündeme gelen ortak alfabe 2010’da bir kez daha ısındı. Bugün yeni bir hamlenin başladığı görülüyor.

***

Uluslararası ilişkilerde ülkelerin iki temel dayanağı var:

1- Kendi gücü.

2- Müttefik-ittifak gücü.

TDT, Sovyetlerin dağılmasından iki kuşak sonra ortak alfabe ile ciddi bir ortaklaşalık adımı attı. 

Ekonomiden diplomasiye her alanda daha sonuç alıcı ortaklıklar da mümkün. İşin alfabesi karşılıklı güvene ve eşitliğe dayalı bir sürdürülebilir diyalog.

Rusya ve Çin Şanghay İşbirliği Örgütü altında Orta Asya ile ilişkilerini 21. yüzyıla taşıdı. 

FETÖ, “memleketi” ABD’de varlığını sürdürürken Orta Asya’dan elini tam çekmedi.

İsrail, derin ilişkilerle Hazar çevresini boş bırakmıyor. 

Türkiye, yarın kuruluş yıldönümünü kutlayacağımız KKTC’yi Türk cumhuriyetlerine tanıtamadı. 

Bunların her biri ayrı yazı konuları...

Alfabe bağlamında bizi Türkiye Türkçesinin yaşayacağı zenginlik ayrıca heyecanlandırıyor. Kazaklar şimdiden “dikleniyor”:

- Biz helikoptere dikuçar diyoruz!

Özbekler zıp zıp zıplıyor:

- Biz tavşana kavuşkon diyoruz!



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Trumpon! 13 Kasım 2024
Gurbet vatan! 12 Kasım 2024

Günün Köşe Yazıları