Emre Kongar
Emre Kongar ekongar@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Ataol Behramoğlu: Marksizm ve Atatürkçülük

05 Ekim 2014 Pazar

Son zamanlarda sosyal demokrasinin Atatürkçülük ile bağdaşmayacağı konusunda bir fikir dalgası yeniden ortaya çıktı...
Bu görüşün savunucuları kimi zaman, “Atatürkçülüğü” dar kalıplara hapsetmek, küçümsemek ve suçlamak için küçültücü anlamda “Kemalizm” diye niteliyorlar...
Onların özel dilinde “Kemalizm”, tepeden inmeciliğin, jakobenliğin, demokrasi karşıtlığının adı!
Bunu yaparken, ne bir din-tarım imparatorluğunun işgal edilmiş enkazı üzerinde yeni bir toplumun temelinin atıldığını, ne dönemin koşullarını, ne Atatürkçülüğün akıl ve bilim dışında hiçbir dogması olmadığını umursuyorlar...
Böylece darbeci askerlerin, darbe dönemlerinde yaptıkları bütün yanlışları “Atatürkçülük” adı altında kamufle etmesinin yarattığı kargaşayı ve kafa karışıklığını da pekiştiriyorlar.
Her neyse, konumuz, ne darbeci askerlerin saptırdıkları “Atatürkçülük” anlayışı, ne Atatürk karşıtlarının tarihsel gerçeklerden kopuk yorumları.
                                                                 *** 
Atatürkçülükle veya (bazılarının küçültücü anlamda kullandıkları) “Kemalizmle” sosyal demokrasinin bağdaşmayacağı tezi, elbette öncelikle, Marksizmle Atatürkçülüğün uzlaşmayacağı anlayışından kaynaklanır...
Oysa Marksizmin tarihsel materyalizm metodunu iyi özümlemiş biri, Atatürk devrimlerinin Türkiye’nin tarihsel gelişmesi içinde önemli (ve elbette Marksist açıdan uyumlu) bir aşama olduğunu görür.
Bunun en önemli nedeni, hem Marksizmin hem de Atatürkçülüğün, çağdaş bilimlerin ışığında ortaya konmuş olan akıl ve bilim yolunu metot olarak kullanmış olmalarıdır.
Meraklısı için belirtelim: Şimdi ikiye bölünmüş olan Türkiye Komünist Partisi’nin eski programında bu nokta çok açık ve ayrıntılı olarak vurgulanmıştır.
                                                                 ***
Büyük şair Ataol Behramoğlu’nun sanatı dışında sahip olduğu entelektüel önem tam bu noktada ortaya çıkmaktadır:
Hem Marksizmi hem Atatürkçülüğü, beyninin ve yüreğinin bütün hücreleriyle özümlemiş olan A. Behramoğlu, Atatürkçülük ile Marksizmin bağdaşmayacağı tezinin canlı bir reddiyesidir!
Gerek şiirlerinde, gerekse deneme yazılarında, sapına kadar Atatürkçü ve tam anlamıyla Marksist bir sanatçının, düşünürün, Türkiye’de büyük bedeller ödemiş yaşamından izler görürsünüz...
Elimde şu anda, yeni çıkmış iki deneme kitabı bulunuyor:
Biri Tekin Yayınevi tarafından basılmış olan (üçüncü basım) “Kimliğim: İnsan”; 1995-2000 arasında yazdığı yazılardan oluşuyor...
Öteki Kırmızı Kedi Yayınları tarafından basılmış olan “Yalancının Ampulü”; 2004-2014 arasındaki denemeleri.
Bir büyük yazarın, bir büyük şairin, Türkiye hakkındaki görüşleri, insanın ufkunu açıyor...
Ve “Her şeyi önceden görmüş, yazmış...” dedirtiyor!



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Trump hoş mu geldi? 7 Kasım 2024

Günün Köşe Yazıları