Ligin zirvesine tutunan Galatasaray, dört gün sonra oynayacağı ve muhtemelen şampiyonu belirleyecek lig mücadelesine kupayla çıkmak istiyor. Ligin en dibinde yer alan Akhisar, veda etmeden önce şık bir kapanış yapmak derdinde. Akhisar, gücünü en iyi şekilde kullanacağı biçimde kurgulamış oyununu. Tahmin edildiği üzere kontratak taktiğiyle oynuyor. Amaç; ilerideki Manu’yu beslemek. G.Saray ise her zamanki gibi kanatlardan hızlı çıkmak, rakibi hem tempo hem de alan daraltarak abluka altına almak istiyor. Ancak kapanan her takım karşısında olduğu gibi bu taktiği verimli işletemiyor. İlk yarıda iki takım da ‘bal yapmayan arı’ misali. İki tarafın da çabası var ama yeterli değil. İkinci yarıda beklendiği üzere bu dinamikler değişiyor. Akhisar, topu daha çok ayağında tutmaya ve daha hızlı çıkmaya çalışıyor. Bunda da başarılı oluyor. Maçın başından beri kovalanan kontratağı, 57. dakikada G.Saray savunmasını 2’ye 1 yakalayan Güray - Manu ikilisi golle tamamlıyor. Güray’ın soldan taşıdığı topu Manu ağlara yolluyor. G.Saray da bir şans buluyor: Linnes’in düşürülmesi sonucu çalınan penaltı. Ancak bu Diagne’nin kişisel istatistiğine kurban gidiyor… Selçuk yerine penaltıyı kullanan Diagne, topu kale yerine kaleciye atmayı tercih ediyor. Devam eden oyunda çalınan 2. penaltı yine G.Saray lehine. Bu, son haftada tüm takımların oluşturduğu kamuoyunun da muhtemel etkisiyle oyunun ciddi şekilde gerilmesine yol açıyor. İtirazlar, Akhisar’ın 10 kişi kalması ve bol sarı kart görmesiyle sonuçlanırken bu kez atışı kullanan ve golü imzalayan, sonradan oyuna dahil olan Sinan oluyor. 88’de Mariano’nun ortasını mükemmel tamamlayan bu maçın çalışkan çocuğu Feghouli, G.Saray’ı kupaya yaklaştırıyor. Sonucu garantileyen de 90+5’te Belhanda’nın asistiyle Diagne oluyor.
G.Saray, Başakşehir maçına son dönemde gittikçe altını çizdiği ‘siz hepiniz ben tek’ vurgusu ve kupasıyla gidiyor.