Ebru Kılıçoğlu

Evdeki hesap

21 Eylül 2023 Perşembe

Galatasaray için teorisi kolay ama pratiği en zor maç. Zira zor bir Şampiyonlar Ligi grubunun ‘zayıf halkası’ olduğunu iliklerine kadar hisseden iki takımın ölüm kalım mücadelesi bu. Özetle uzun bir maratonun ilk maçı değil zorlu bir final aslında. Nitekim Okan Hoca da bu mantıkta kurgulamış oyunu. Taktik dizilişte bir fark yok ama ilk düdük çalar çalmaz başlayan agresif pres yeni. Bu baskı bol bol net pozisyon getiriyor. 4-3-3 taktik dizilişiyle oynayan Kopenhag ancak 10. dakika rakip bir kale olduğunu hatırlayabiliyor. Öte yandan bir kaplumbağa-tavşan hikâyesi yaşanıyor. La Fontaine’in masalındaki dalgacı tavşan değil Galatasaray. Sahada A’dan Z’ye her futbolcu yüksek performans sergiliyor. Ama hızlı olan çabuk yorulup hata yaparken, teoride oyuna ‘maruz’ kalan Kopenhag, yakaladığı pozisyonları tamamlayan taraf oluyor: 35’te Elyounoussi ve 58’de Gonçalves ile… Bu gollerle alınan bir ders var. Hayır, savunmada verilen açıklar değil. Stada çöken depresif moral bozukluğu! Hem seyirci hem saha Galatasaray’ın 86’da Boey ile attığı gole kadar da susmasa, ardından 88’de Tete ile skoru eşitleyen goldeki gibi sahada tempoyu tribünde coşkuyu korusa, daha geniş zamanlarda daha rahat işler yapacak Galatasaray. Olmuyor. Evdeki hesap tam tutmasa da en azından yangın kısmen söndürülüyor. Kıssadan hisse: İsteyince oluyor. Ne kadar zor olursa olsun!



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Eksik Galatasaray 24 Kasım 2024
Prens ve kral 20 Kasım 2024
Kimyasal bağ 11 Kasım 2024

Günün Köşe Yazıları