Duvar Yazıları

Gülben Ergen meydan okudu

04 Aralık 2015 Cuma

Saray köşe yazarı Cem Küçük’ün, Gülben Ergen ve eşi Erhan Çelik’e yazdıklarını dün aktarmıştık. Gülben Ergen cesur kadın. Dün Twitter’da Cem Küçük’e isim vermeden meydan okudu ve şöyle dedi

“Aramızda insan görünümünde dolaşan, varlığı kötü niyetten ibaret, konuşan, yazan, varlığını nefret kusarak belli edenler var. Onlar benden değil.” Saraylardan güç alıp, sanatçılara yüklenmek kolaydır.

Ancak bazen böyle sert kayalar çıkar.

 

 Opus Dei ile Kırkpınar kispetinin casus ilişkisi

Kayyum yönetimindeki Bugün gazetesinde dün Gülen cemaatinin gizli dosyası diye bir haber yer aldı. İddianamaye dayandığı söylenen haberde, “Opus Dei” tarikatından söz ediliyor, masonlar, Moon tarikatı ve bilumum gizli istihbarat örgütleri sıralanıyor.

Bugün gazetesi editörleri ise Opus Dei’nin ve masonların gizli işaretlerini yan yana koymuşlar. İzmir Yamanlar Koleji’nde bulunan Fethullah Gülen’in özel odasında bunlar varmış. Ancak bir de Kırkpınar Başpehlivanı Ahmet Taşçı’nın kispetini oraya yerleştirmişler. Bu kıspet meselesinin, nasıl gizli bir anlam taşıdığını çözmek mümkün olmadı tabii.

Biliyorsunuz, Hıristiyanlığın en karanlık tarikatı olarak gösterilen ve kelime anlamı “Tanrı’nın işi” demek olan Opus Dei’de müritlerin, dikenli telli metal halkayı bacaklarına taktıklarına inanılır. Dan Brown’ın ünlü kitabı Da Vinci Şifresi kitabında da böyle bir mürit vardır. Bizim kispetin herhalde böyle bir işlevi vardı da biz bilmiyoruz.

Acaba 654 yıldır Kırkpınar’da toplanan güreşçiler, orada bu kispetleri giyip, kendilerini sıkıştırarak gizli birtakım faaliyetlerde mi bulunuyorlar. Eğer böyleyse, savcılarımız uyuyor mu?

 

 

Festivalde Jeremy irons’u şalgam meraklısı yaptılar

Antalya’daki Altın Portakal’da, yıldızlara kahve falını bakıldığını anlatmıştık. Dün bir gazeteci dostumuz aradı, “Masalara dikkat ettiniz mi, içki servisi yok” diye uyardı. İnanılır gibi değil ama gerçekten de pek çok yabancı yıldızın katıldığı yemekte içki servisi yapılmadığı ortaya çıktı.

Aralarında Catherine Deneuve, Jeremy Irons, Sinead Cusack, Kathleen Turner ve Mena Suvari’nin bulunduğu ünlülere bir gala yemeği verildi. Gala yemeğinin masasında, sadece su bardakları görülüyor.

Ancak haberde, Jeremy Irons’un “Sizin milli içkiniz nedir” diye sorup, “Rakı” yanıtı alınca da içtiği ama şalgam suyuna bayıldığı yazılmış

Bir de Sabah yazarı Prof. Hasan Bülent Kahraman’ın önünde rakı bardağı dikkat çekiyor. Olayı izleyen muhabirlere sorduk. Şöyle dediler: “Genelde kimse içki içmedi ancak isteyene servis yapıldı. Gala yemeğinde ise sadece belli konuklar vardı. Bilemiyoruz.” Şimdi bu ünlüler gidip Amerika’da, Türkiye’yi şöyle anlatabilirler:

“Valla, bir festival düzenlemişler ama içkisiz. Yemekte de ancak zorla isteyince içki servisi yapıldı, bir iki kişiden fazlası da içmedi. Bol bol şalgam suyu ikram ettiler. Sarhoş olmak için de üzüm yemek serbestmiş. Ayrıca ülkenin en önemli gazetelerinden birinin yayın yönetmeni ile Ankara temsilcisini de biz ordayken tutuklayıp hapse attılar.”

 

Teşbihte hata olmaz ama...

Cumhurbaşkanı Erdoğan dün Rusya ile uçak krizini anlatırken, Sokollu Mehmet Paşa’nın Venedik Elçisi’ne “Biz sizden Kıbrıs’ı alarak kolunuzu kestik, siz İnebahtı’da donanmamızı yakarak sakalımızı kestiniz” dediğini hatırlattı.

Eğer kastedilen, “Biz sizin uçağınızı düşürdük, pilotun ölümüne yol açtık” demekse, bu çok ağır.

Yok başka bir şeyse, o da tutmuyor. Gerçi eskilerin bir sözü vardır, “Teşbihte (benzetmede) hata olmaz” derler ama sözler yine de tartışmalı. Nerden baksan olmadı yani.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Gargaraya getirmek 28 Haziran 2016

Günün Köşe Yazıları