Duvar Yazıları

Fehmi Koru’dan Davutoğlu’na ‘onur ve haysiyet’ göndermesi

18 Eylül 2015 Cuma

Gazeteci Fehmi Koru, dün Habertürk’te şöyle yazdı:

“Davutoğlu, akademik hayatta hayranlık uyandıran bir başarıya sahipti. Onur ve haysiyetine düşkün biri.”

“Onuruna ve haysiyetine düşkün biri, Anayasa’da yer alan ‘görev tanımı’ içerisine giren yetkilerine müdahaleyi içine sindiremez. İçine sindirecek makam-mevki düşkünü birileri çıkabilir belki, ama Davutoğlu? Hayır, onun sindireceğine inanamam.”

Koru yazının sonunda, “Saray kongreye burnunu soktu, MKYK’ye adamlarını aldırdı, bari milletvekili listelerine karıştırma” mesajıyla bitiyor. İki soru var?

Abdullah Gül’ün arkadaşı Fehmi Koru, saraya artık savaş mı açtı?

Bir yazıda iki kez “Onur ve haysiyet” göndermesi, ağır olmamış mı?

Tuğçe Kazaz niye hâlâ danışman olmadı

Manken Tuğçe Kazaz, her fırsatta, Erdoğan’ı ve AKP’yi övüyor.

Bu yüzden “Yandaş televizyonlar” da durmadan onu ekrana çıkarıyor.

Bu kez TGRT Haber’e çıkardılar, “Mülteciler”, “Terörle mücadele”, gibi gündemdeki konularla ilgili veciz görüşlerini açıkladı.

Sonunda da konu şehitlere geldi, aynen şunları söyledi:

“Fakat Allah’ın bize sınırlarını çizmiş olduğu toprak parçasını, yani şehitlerin aslında şehit olmasının sebebi, Allah’ın bize vermiş olduğu toprak parçasına sahip çıkmak için öldükleri için onlar şehit oluyorlar.”

Böyle “Bilgi küpü” Tuğçe Hanım’ın hâlâ Saray’a, Yiğit Bulut’un yanına danışman atanmaması haksızlık.

Namazda selam vermeyi unutmuştu, selfie’leri de unuttu

Cumhurbaşkanı Erdoğan’da yorulma belirtileri başladı. Geçen hafta Abdullah Gül’ün eski koruması şehit Fehmi Şahin’in Ankara’da kılınan cenaze namazı sonunda selam vermeyi unutmuştu. Başbakan Davutoğlu ve Gül, “Esselamünaleykümrahmetullah” diyerek namaz sonunda iki yana dönerken, Erdoğan olduğu gibi kaldı.

Namazda selam vermek farz değil “sünnet”miş, bu yüzden Erdoğan’ın bu hatasının günah yazılmayacağını söyledi bilenler.

Ancak Erdoğan önceki gece TRT’de, Nokta dergisinin kendisini şehit cenazesiyle selfie’de gösteren kapağını eleştirip şöyle dedi:

“Hayatımda selfie yapmış değilim. Bazı insanlar bunu yapabilir, ben yapmıyorum. Montajla... Ben bir şehit tabutuna sırt dönecek kadar şerefsiz değilim. Ama o kapağı yapanlar şerefsizdir, bedelini ödeyecekler. Avukatlara gereken talimatı verdim. Şehidin bizim dünyamızdaki anlamı bu değildir. Ama onlar için anlamı böyleyse kendi fotoğraflarını koyarak veya peşinden gittikleri zatın fotoğrafını koyarak yapsınlar.” Erdoğan, “Selfie yapmış değilim” deyince, “Twitter zındıkları” üstteki fotoğrafları yayımladılar.

Delaware değil ‘Dalavere’

Eski bir gazeteci, Yalıkavak Marina’dan aradı ve anlattı: Marina, ağzına kadar milyon dolarlık yatlarla dolu. Ama hepsinin üzerinde, “Dalavere”yi çağrıştıran “Delaware” yazılı ve tepelerinde de Amerikan bayrağı asılı.

Neden mi?

Çünkü tekneleri Delaware’e, yani Amerika’ya kayıtlı tutarsan, şöyle avantajların var:

1- Türkiye’de vergi yok.

2- Gümrük vergisi de yok.

3- Sigorta derdin de yok.

4- Türklere mazot 3.8 iken sana sadece 1.5 TL.

Sadece arada bir Türk Karasuları’nın dışına yarım saat çıkıp, limana bildirince, sonsuza kadar Türkiye’de kalabiliyorsun. İyi dalavereymiş.

Acaba hangi anlı şanlı yat sahipleri “Delaware’ci?”



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Gargaraya getirmek 28 Haziran 2016

Günün Köşe Yazıları