Doğan Satmış

Donald Trump niye popüler?

02 Ocak 2016 Cumartesi

ABD’de seçimler bu yılın kasımında yapılacak, yeni başkan ise önümüzdeki yılın ocak ayında koltuğuna oturacak.
Demokrat Obama ikinci dönemini tamamlıyor ve ABD’de seçimleri yıllardır bir dönem Demokratlar, bir dönem Cumhuriyetçiler kazanıyor.
Kısaca Donald Trump, Cumhuriyetçilerin adayı olursa, -ki bunun tersini gösteren bir engel de yok- başkan olması kesin gibi.
Peki Trump niye bu kadar popüler?
Çünkü Trump’ı çok zengin olmayan, çok eğitimli olmayan ve sandığa pek gitmeyen geniş bir Cumhuriyetçi kesim destekliyor. Trumpçıların öteki ortak noktaları ise şöyle: Genelde ileri yaşlar, genelde erkekler, genelde beyazlar.
Araştırmacılara göre, Rusya’da Putin gibi güçlü birinin olması da Trump’ın işini kolaylaştırıyor.
Putin gibi, totaliter bir lider karşısında, “hukukçu”, “demokrasiye inanan”, “insan haklarına inanan”, “azınlık hakları”yla ilgilenip, “gay hakları”nı tanıyan, “Afganistan’dan asker çekeceğim, Irak’tan çekileceğim” diyen, Nobel Barış Ödülü’nü alan Obama benzeri bir adayın şansı olmayacağını kabul etmek gerekiyor.
Putin’i gören sıradan, eğitimsiz Amerikan vatandaşlarının, Trump’a sarılması da bu yüzden.
Onlar da Beyaz Saray’da tuttuğunu koparan, her şeye eğilip bükülmeyen birini istiyorlar.
Paris’in göbeğinde bombalar patlatıp masum insanların canını alan IŞİD, milyonlarca Suriyeli göçmenin sınırlardaki perişan halleri, Putin’in Sovyetik hamleleri ortaya çıkınca, “demokrasi”, “hukuk”, “adalet”, “insan hakları”, “barış” kavramları da bir anda değer kaybediyor.
“Bunların hakkından ancak Trump gibi biri gelir” diyor Amerikalılar.
Eğer toplumların önüne, istikrarsızlığı, bombaları, sınırları zorlayan mültecileri, kesilen kafaları, 2 binli yıllarda kadınların köle gibi satılmasını koyarsanız, Trump gibilerin işleri kolaylaşıyor.
Tüm bunlar, Türkiye gerçeklerine de benziyor mu?
AKP’nin 7 Haziran’da en az oyu alması, 1 Kasım’da ise 10 puan zıplamasının nedeni de aynı atmosfer değil mi?
Dünyada istikrarsızlık oldukça, ABD bir daha Obama gibi, yüksek düzeyde bir hak-hukukadalet- barış gönüllüsünü kolay kolay seçmez.
Aynı formül Türkiye için de geçerli.
Bu kısırdöngüyü kırmanın yolu ise, istikrarsızlığı yok etmekten geçiyor.
Dünya, IŞİD’i yok edip Suriye’yi eski haline döndürürse, İsrail-Filistin sorununu çözerse, Rusya’nın Sovyetik emellerini bastırırsa, Trump gibiler zorlanır.
Yoksa, daha da beterlerinin bile önü açılır.

İnanılmaz şeyler
İnanılmaz olayların ilki, Can Dündar ve Erdem Gül’ün 36 gündür tutuklu olması.
Biri Türkiye’nin en tanınmış gazetecilerinden, diğeri 92 yıllık Cumhuriyet’in Ankara Büro şefi. İkisi de 36 gündür tutuklu.
İkinci inanılmaz şey, gazetecilerin kar kış demeden 30 gündür aralıksız Silivri Cezaevi önünde nöbet tutması. Ve Basın Konseyi’ne “nöbet tutacağım” diye telefon açanların çokluğu.
Son olarak Diyarbakır’ın Sur ilçesindeki sokağa çıkma yasağının 30’uncu gününe ulaşması. O Sur ilçesi ki, Diyarbakır’ın kalbi, alışveriş merkezi ve kültürel merkezi.
Boşuna dememişler: “Bir insanın hayatına sığan olaylar şaşırtıcıdır” diye.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Volkan nasıl patladı? 21 Haziran 2016

Günün Köşe Yazıları