Deniz Kavukçuoğlu
Deniz Kavukçuoğlu den_kav43@hotmail.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

Bir Herif-i Na-Şerif

18 Ocak 2014 Cumartesi

Adam, kendi mezheplerinden olmayanları gerçek Müslüman saymayan Hanbeli-Vahhâbi inancından bir Suudi. Saygın bir bilim insanı olan Prof. Dr. Ekmeleddin İhsanoğlu’nun ayrılmasıyla İslam İşbirliği Teşkilatı’nın genel sekreterliğine getirilmiş
Yükseköğrenimini ABD’de, Arizona Devlet Üniversitesi’nde yapmış, fakat “adam” olamamış bir “herif-i na-şerif”. Adı Iyad bin Amin Madani.
Bu herifi “adam” yerine koyup Ankara’da düzenlenen 6. Büyükelçiler Konferansı’na konuşmacı olarak çağırmışlar.
Konuşmasının bir bölümünü buraya aynen aktarıyorum:
“Karakterimle ilgili şüpheleri silmek için söyleyeyim. Ben kahvemi şekersiz içerim. Siz buna ‘sade’ diyorsunuz. Türkiye’de eğer kahvenize şeker atarsanız karakterinizle ilgili şüpheler olduğu düşünülebiliyor.”

***

Şerefsiz herif aklınca kurtuluş savaşımızın önderi, cumhuriyetimizin kurucusu, aydınlanma devrimimizin önderi Mustafa Kemal Atatürk’e laf dokunduruyor, onun karakteriyle ilgili olarak bu ülkede şüpheler bulunduğunu ima ediyor.
İki yüzün üzerinde yüksek diplomatımız, başta Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu olmak üzere çok sayıda bakan, bürokratlar bu utanmaz, arlanmaz Bedevinin konuşmasını hiç tepki vermeden dinliyorlar, alkışlıyorlar.
Evet, Türkiye Cumhuriyeti devletinin iç ve dış temsilcileri Atatürk’e hakaret içeren bu sözleri alkışlıyorlar, alkışlayabiliyorlar
Anında ülkemiz topraklarından kovulması gereken bu sefil yaratık üstelik devlet protokolümüzden özel itibar görüyor.

***

Yolsuzluk, rüşvet, hukuksuzluk… Derken aynı zamanda toplumumuzun en yüce ortak değerlerinin başında gelen Atatürk’e hakareti bile içe sindirebilen utanç verici bir düşkünlükle karşı karşıyayız.
90 yıllık Cumhuriyet tarihimizin hiçbir döneminde hiçbir iktidar bize son 12 yıldır yaşadığımız utançları yaşatmadı, onurumuzu çiğnetmedi.
Gün gelir yolsuzluklar, hukuksuzluklar geride kalır, ekonomimiz düzlüğe çıkar, daha fazla refaha kavuşuruz. Fakat ülkemiz onurunun aldığı derin yaraların kapanması kolay değildir.
Daha fazla yara almadan 12 yıldır taşıdığımız AKP yükünü bir an önce sırtımızdan atmaktan başka kurtuluş yolu yoktur. İlk denemeye iki ay kaldı... Ha gayret!..  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Veda (28.09.2018) 28 Eylül 2018

Günün Köşe Yazıları