Makam; hicaz...
Hicaz’a gitmeyeniniz kalmadı birader, yaranmak uğruna...
İhale, orman, kredi, imar değişikliği isteyenlerin normalde özel idare müdürlüğüne gitmesi gerekmez mi?..
Bunlar doğru Hicaz’a...
Böylece makamı tutturup güzel çaldılar...

*

Makam; kürdili...
Kürt açılımı ile “bölgeyi kurtardık” derken...
İstanbul’un ormanları gitmiş...
Yandaş işadamı telefonda Beykoz ormanlarını kapatmaya olanak tanıyacak kanunun ne zaman çıkacağını soruyor son kasette...
Makamına göre çalıyorsun tabii...

*

Makam; araban...
Arap makamıdır...
El Kadı...
Rıza Sarraf...
Usame Kutub...
Vokal grubunu görüyor musunuz?..
Birlikte çalıp, birlikte söylediler...

*

Makam; rast...
Rast geldi de...
Birbirlerine girdiler...
Baş... solist “Davul kimdeyse tokmak ondadır” derken... “Bir tek sen çalma, ben de taksim yapayım” diyen udi hoca efendi arasında kavgadır zaten...
Rast geldi...
Dinleyin...

*

Makam; uşşak...
Tam bir Türk makamıdır...
Kurtulamazsın canım uşak’lıktan...
Bu kasetleri dinlerken Allah bilir ne eğleniyorsun, hatta bekliyorsun ki daha çok kaset çıksın...
Oysa her kaset senden çalınanların belgesi...
Bir anlamda yoksulluğunun kanıtı...
Aynı zamanda aptallığın ispatı...
Çalsınlar, otur dinle...

*

Her gün yeni bir kaset çıkıyor...
Güzel çalmışlar...

*

Bir makam daha isterseniz...
Buselik...
Bu son buse’den sonra hâlâ uyanmazsan, gelecek olan zaten...
Tamburun sapıdır...