Bağış Erten

Yoksa bu takım...

28 Kasım 2016 Pazartesi

Şunu kabul edelim. Giderek demlenen, oturan bir oyun kimliğine ulaşıyor Fenerbahçe. Direksiyonda da form düzeyleri yükseldikçe yeni vasıflarla da donanmaya başlayan Josef ve özellikle de Topal var. Onlar hem bu kadar koşar, hem de bu kadar yaratırsa işler çok kolaylaşıyor. Topal belki kariyer zirvesinde. Ama tabii ki maçın adamı kim sorusuna herkes Sow diyecek. Yanılmıyorlar. Ritim kazanınca Senegalli akrobatik estetikle atıyor golleri. Adeta jeneriğe oynuyor. Oysa zora girecek bir maç olabilirdi bu. Çünkü kâbus gibi başlamıştı. Cevap erken gelmeseydi, işler de bu kadar kolay olmazdı. Ama rakibin umutlarını çok net bir oyunla tekzip etti Sarı-Lacivertliler. Daha ilk yarıda işi bitirdiler ve psikolojik olarak dönüş yolculuğuna başladılar.

Yeniden aday mı?
Artık bir hafta boyunca şunu tartışacağız ve cumartesi akşamı cevabı alacağız: Yoksa bu takım yeniden şampiyonluğun adaylarından biri haline mi geldi? Son bir değini de ev sahibi takım ve şehre dair. Geçen sezon ilk haftalarındaydı Çaykur Rizespor - Galatasaray maçı. Son şampiyon takım olarak gelmişti Sarı- Kırmızılılar. Stat yepyeniydi.
Ev sahibi heyecan verici bir takıma sahipti. O hafta sonu şehirde yapacak daha iyi bir şey de yoktu. Üstelik Passolig’le ideolojik bir derdi olacak yer de değildi Rize. Unutmayalım, burası AKP’nin en fazla oy aldığı birkaç ilden biri. Ama tribünde 5 bin kişi yoktu. Aradan bir yıldan fazla zaman geçmiş. Gene benzer bir maç. Bu sefer rakip üç büyüklerin şehirdeki en sevileni. Tribünler sadece ufak bir tık daha kalabalık. (5 bin 857) Seyirci ortalaması bu maça kadar 2 bini zor geçmiş zaten. Her şeye olumlu bir anlam atfeden yandaş kalemler bunu nasıl yorumluyor acaba?  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Bu sezon o sezon değil 2 Eylül 2018
Herkes biliyor 29 Ağustos 2018

Günün Köşe Yazıları