Soğuk havanın etkisi bu işte. Ne kadar koşarsan koş, ya da ısınırsan ısın, sakarlık oranı yükseliyor. Üç penaltı vardı dün. Üçü de çok basit hatalardan geldi. Maçın ikinci yarısı ise sakarlıklar komedyası gibiydi. Koş, kalk, tırmala bu maçı kazan! Yapacak bir şey yok, mevsim kış ve bu da oyunun bir parçası.
Sanki bir Bundesliga maçı gibi bir atmosferde başladı karşılaşma. Kış, kar, soğuk, ama gündüz maçı ve fena olmayan bir zemin. Tam koşmalık, ama gitmelik değil. Bizim ülkede o yok. Boşa ümitlenmeyelim. Yine geniş boşluklar vardı tribünde. Haksızlık da etmeyelim. Ligin bu konuda en parlak karnesi Fenerbahçe’de. Bu soğukta buna da şükür deyip geçmek lazım. Beş maçta bu kadar taraftar göremeyen de var.

Yaratıcı isimler yoktu
Van Persie yedek, Nani grip. Yani sezon başının en fiyakalı iki transferi yok. Üstüne Diego ve Gökhan gibi büyük kozlar da yok. Kadronun belki de en yaratıcı oyuncuları eksik yani. Peki, bunun oyuna yansımaları oldu mu? İlk yarıdan bahsediyorsak neredeyse hiç! Gerçi penaltılar ve rakibin eksik olan kadrosu işi kolaylaştırmadı değil. Fakat, yine de performansı azımsayamayız. Önde bastı, hep istedi, pozisyon buldu Sarı - Lacivertliler. Sanki adı geçen yıldızlara hiç ihtiyaç yokmuş gibi randıman verdiler. “Geniş kadro bu günler için işte” dedirttiler. Sonra ikinci yarı bir başladı. Nerede bu Nani, nerede bu Diego, Gökhan’sız olmuyor, “Van Persie girsin artık” psikolojisi kabardı. “Yıldızsız olmuyor”a döndü herkes. Türkiye gerçeği bu. Skorbord çok şeyi belirliyor.

Psikolojik üstünlük!
Havanın soğuğundan mıdır, nedir? Çok pozisyon üretmese de maçın temposu önce yükseldi, sonra ikinci yarıda bir düştü, yerlerde süründü. Başta Fenerbahçe hevesli olan taraftı, ama hakkını yemeyelim Çaykur Rizespor da oyunu hiç soğutmadı. Ama bir yere kadar. Ne zamanki oyun 2-1’e geldi, bir anda futbol bitti, ‘kör dövüşü’ başladı. Aslında ikinci yarının başında skor 2-1 olunca ortalık biraz şenlendi. Lakin, çok sürmedi. Skorun kritikliği iki takımın da oyununu iğdiş etti. Mücadele futbolu ağırlık kazandı. Sonuna dek böyle gitti maç. Ama gene bir şekilde önde bitirmeyi başaran taraf Fenerbahçe oldu.

10’uncu tek farklı galibiyet
Sezon başından beri onuncu tek farklı galibiyet bu. Şampiyonluk hevesindeki bir takım için pek parlak bir tablo değil. Fakat şunu da es geçemeyiz. Kar yüzünden bir türlü ikinci yarıda lig maçı oynayamayan Beşiktaş’ın maç fazlasıyla beş puan önüne geçti Sarı - Lacivertliler. Psikolojik olarak önemli bir üstünlük. Şimdi önlerinde dört kritik maç var. Antalya (d), Kasımpaşa, Bursaspor (d), Beşiktaş. Şampiyonluk mücadelesi bu virajda belirginleşecektir.