Bağış Erten

Futbol yok!

12 Şubat 2017 Pazar

Yok, hiçbir şey tam olmayacak, dört başı mamur bir tat alamayacağız bu ligde. Oysa maçın başlama düdüğünden önceki iki dakika olmasa yazıya şöyle girecektim: “Pankartsa pankart, ambiyanssa ambiyans, tezahüratsa tezahürat... Dün Timsah Arena’da hepsi vardı.” Ama burada kalmadı ki! Volkan Demirel’in kafasına yabancı madde yağınca maç gecikmeli start aldı! Maç boyunca sürdü bu. Niye? Açıklayabilen yoktur muhtemelen. Oysa Bursasporlular Bundesliga taraftarı gibiydi, yenik de olsalar hiç susmadılar. Ama ille de küfür, ille de kıyamet işte!
Oyun da karmaşık başladı aslında. Niyet olarak mücadele, tempo isteği ve hız vardı ama beceri ona eşlik etmeyince 90 dakika verimsiz ve tatsız aktı. Tokuşan oyuncular, pas hataları, faul düdükleri ve kopuk kopuk bir oyun... Penaltıdan gelen Fenerbahçe golü de durumu değiştirmedi. Hakem de bir türlü pozisyonları süzemeyip sürekli düdük çalarak maçı götürmeye kalkınca eksik-aksak bir dalgalanmayla maçı bağladık. İlk 30 dakikada 15 kez duran oyun, 45 olduğunda üç sarı bir de kırmızı karta, tam 19 faule bağlandı. Bu süreçte kaleyi bulan tehlikeli tek şut penaltıydı!
İkinci devre tersten kopyaydı! Önce kontrolü sağlamaya çalıştı iki taraf. Biri eksik, diğeri galipti, hiç aceleleri yoktu. Bu denge oyunu tarafların yavaştan risk almaya başladığı son bölüme dek sürdü. İlginçtir, dakikalar 70’i aşarken henüz Bursaspor’un kaleyi bulan tek şutu yoktu ve Timsahların ne oynadığını henüz çözememiştik. Ama işte futbol bu. Timsahların kaleyi bulan ilk şutları son dakikada gelen (ve epey tartışma koparacak olan) penaltı oldu. 10 kişiyle direnişlerinin ödülünü böyle almış oldular.
Maç 1-1 bitti ama tablo gerçekten asap bozucuydu. Oyun kötüydü, hakem kötüydü, tribünler kötüydü. Futbol adına güzel olabilecek ne varsa tekzip olundu. Oysa maç öncesi potansiyel vardı, umut vardı, heyecan vardı... Hep böyle olmuyor mu? Hep suya düşüyor umutlar ve son düdükle herkesin cini tepesine çıkıyor. Böyle olursa neden sevelim ki bu oyunu? En azından bu versiyonunu...  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Bu sezon o sezon değil 2 Eylül 2018
Herkes biliyor 29 Ağustos 2018

Günün Köşe Yazıları