Bağış Erten

Efor değil akıl

07 Mart 2016 Pazartesi

Daha sezon başında anlamıştık aslında. Hem Şener hem Gökhan aynı takımda olursa bu bir lükstür. Dün o lüksün tadına tam istediği zamanda vardı Fenerbahçe. Eksiklerdi, derbi sonrasıydı, önlerinde Avrupa maçı vardı. Üstüne bir de sıradan bir deplasman takımı gibi oynadığı bir maçı ancak böyle bir vuruşla ya da böyle bir asistle kırabilirlerdi. Öyle de oldu. Burada alkışlar Şener kadar, onu sezon başından beri bu kadar diri tutabilen Pereira’ya da. Ama şimdi o soru sorulur mu? Vallahi sorulur: Şener mi, Gökhan mı?
Peki son haftalarda rakibine nefes aldırmadan uyguladığı baskı neden yoktu? Sonuçta eksikler var, deplasman futbolu başka. O her zaman kullanılabilecek bir araç değil. Ama bir takım bu kadar karakter değiştirmeli mi? Rahat kazanmış olsalar bile bu tartışma yapılacaktır. Bugün değilse yarın. Çünkü bu sezon deplasman kipinde hep aynı problemi yaşıyor Sarı- Kanaryalar. Kazandığından şanslı, kaybettiğinde şanssız orta yolcu bir deplasman futbolunu çok zor aşıyorlar. Dün bunu aştıkları ölçüde rahatladılar. Vasata mahkûm olduklarında zorlandılar. Oysa biliyoruz; vasatın başarılı olduğu tek yer siyasettir. Onun dışında sıradanlıkla bir yere gelemezsiniz.

Olacak iş mi?
Yine de maçı kazanmayı fazlasıyla hak ettiler. Çünkü akışa göre dönüşebildiler, sorunlara bir cevap bulabildiler. Akhisar iyi geliyor ama uzaktan şutlarla kendi eforunu heba ediyordu. Fenerbahçe’de ise fazla dripling denemesi yüzünden ataklar rakip defansta eriyordu. Bu sıkışıklıkta Pereira iyi hamle etti. Değişiklikle değil, yeni bir düzenlemeyle. Önce oyunu genleştirdiler, sonra da uzaktan şut atmaya başladılar. Rakibin sızdırmazlığı işte bu şekilde bozuldu. Buna karşın Akhisar uzun süre ceza sahasına dalamadı ve tıkandı.
Neticede beklediğinden daha rahat kazandı Sarı - Lacivertliler. İki nedenle. Biri başlı başına Şener. Diğeri ise yer yer zuhur eden, efora değil akla dayanan bir futbol. Eğer bu oyunu yüksek efor sarf ettikleri maçlarla bütünlerlerse, yani biraz ondan biraz bundan olursa herkes için tehlikeli olurlar. Deplasmanda vasatı ancak böyle aşarlar.
Son bir söz de Akhisar Belediye’ye. Tamam yenildiler ama namuslarıyla oynadılar. Ne kadar irrasyonel bir futbol dünyamız olduğunun kanıtı onlar. Minnacık ilçe takımının ne işi var Süper Lig’de diyorsunuz. Dört senedir canavar gibiler, hadlerini de biliyorlar, bütçelerini de. Üstelik herkese kök söktürüyorlar. İki sene sonra kaybettiler Fenerbahçe’ye. Cihat Arslan’ın tevazu sahibi ama rasyonel oyunu hâlâ tıkır tıkır işliyor. Bu memlekette hiç olacak iş mi?  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Bu sezon o sezon değil 2 Eylül 2018
Herkes biliyor 29 Ağustos 2018

Günün Köşe Yazıları