Bağış Erten

Dananın kuyruğu haftaya kaldı

18 Mayıs 2015 Pazartesi

Garip bir sezon, garip bir son... Sezon içinde 3 başkan 2 teknik direktör değiştiren takım şampiyonluğa koşuyor. Bir önceki sezonun şampiyon takımının teknik patronunu kovan ve yerine kendi söylediklerini dinleyecek birini getiren başkan yarışta geri düştüğü için takımını soyunma odasında azarlıyor. Oynayacak bir sahası olmayan ve ‘seferî’ gibi şehir şehir gezen takım ise bin pişman. Bu sene olmayacaksa ne zaman olacaktı, derdinde. İstanbul’un bu 3 aksak efendisine en yakın rakipler ise 10 puan geride. Liderin 32 maçta averajı artı 23. Yani maç başına iki bile değil. Takipçileri ondan beter. İşte biz bu oluşuma lig diyoruz, ‘süper’ diyoruz.
Bu ‘en-bi-süper’ ligimizin beklentiye göre sıraladığımızda belki de en başarısız takımlarından biri Fenerbahçe. Kadro ve kalite farkına rağmen kötü kenar ve kulüp yönetimiyle, neredeyse her maçını zora sokarak buralara geldi Sarı-Lacivertliler. Ama hâlâ var mı şansları? Var. Olabilirler mi? Olabilirler. Fakat şu gerçek zor değişir sanki. Dünkü son dakikada gelen galibiyete rağmen oynadıkları oyunu dünyada kime gösterseler ve ‘biz şampiyon olabiliriz’ deseler, pek ikna edici olmayacaklar.
Öte yandan Mersin İdman Yurdu bu kısır ligin belki de en başarılı takımlarından. Sezon başında düşme adayıyken an itibariyle muadillerinin lideri durumundalar ve bu başarılı sezonun nişanesi olsun diye çıkmışlar sahaya. Stat yeni, hava güzel, bundan şık veda mı olur takıma? Ama stat gene dolu değil, gene dolu değil. Takım sağlı sollu yükleniyor, arkadan gelen bir destek yok. Kendileri çalıyor, kendileri oynuyor.
Maçın yorumlanacak pek bir yanı da yok aslında. Rakibin eksik kaldığı 50. dakikaya dek bir TRT klişesiyle karşılıklı ataklarla bile geçmiyor maç. F.Bahçe bu periyodu gol yemeden atlattığı için mutlu olsa gerek. Aynı makamda oynanan bir 2. yarı başlıyor ta ki kırmızı karta dek. Şu çok açık: Hiçbir iddiası olmamasına rağmen, biri ofsayttan olsa da 3 topu direkten dönen Mersin daha hevesli. Sadece pozisyon açısından değil oyun üstünlüğü de onlardaydı. Şampiyonluk umudu taşıyan takımın koca ilk yarıda tek hamlesi 14’teki, o da defans hatasından gelen Sow pozisyonu. Rakip 50’de 10 kişi kalana dek hiçbir hayat belirtisi yok. Son 40 dakikada eksik rakibe karşı haliyle üstünlüğü ele geçiriyor F.Bahçe. Bol bol duran top var. Ama gol gene yok. Son dakikaya dek. Hafta içinin ve tüm zamanların olaylı oyuncusu Emre yarışta tutuyor Sarı Lacivertlileri. Vuruş da güzel, gol de. Ama 75’te Welliton kaleciyle karşı karşıya atsaydı ne olurdu, o ayrı bir konu. Son anlarda sinirler hepten gergin. Volkan ve Emre için protestolar var. Ama sanırım bu da motive ediyor onları. Son dakika eforu da belki de bu sayede.
İnsanın aklına şu soru geliyor haliyle. Haftaya Beşiktaş, G.Saray’ı yenerse son haftaya lider girecek takım bu mu? Ve son düdük çaldığında herkes bir konuda hemfikir sanırım. Bektaşi fıkrası misali, hangisi iyi diye soranlara ‘hepsi kötü’ demek lazım. Bundan kötü lig zor olur.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Bu sezon o sezon değil 2 Eylül 2018
Herkes biliyor 29 Ağustos 2018

Günün Köşe Yazıları