Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Sencil...
Rahmetli Hasan Âli Ediz sık sık yinelerdi:
- İlhan, bildiğini sandığın şeyler için de sözlüğe başvuracaksın!.. Bellek unutur; kitap unutmaz!..
Kimi zaman kitap bile işe yaramıyor; geçenlerde başıma geldi; Erzurumlu İbrahim Hakkı’nın “Marifetname”sinden bir alıntı yapmıştım; kitap masanın üzerinde duruyor, ben yazarın ilk adını yanlış yazıyorum. Bizim okurlar tatlı beladır; ertesi günü telefonlar, fakslar çalışmaya başladı, düzeltme düzeltme üstüne..
*
Hasan Âli’nin bir öğüdü daha vardı:
- Sözcükler üzerinde düşüneceksin!.. İlk elde aklına gelen sözcük yerli yerine oturmayabilir, daha iyisini arayacaksın; bulacaksın, olmazsa yaratmaya bakacaksın...
Ediz, başından geçen tatlı bir olayı anlatırdı. Rusçadan çeviri yaparken bir deyişin karşılığını aramış, Osmanlıca “gayri ihtiyâri”yi bulmuş. Peki, “gayri ihtiyâri”nin Türkçesi ne?.. Bulabilirsen bul!.. Günler geçiyor, sorunun çengeli Hasan Âli’nin aklına takılıyor; yerken, içerken, yürürken, gezerken, aranıyor. Bir gün, tramvayın arka sahanlığında bağıra çağıra konuşan iki bıçkından biri:
- Ulan, demiş, istemeyerek herifi temizleyecektim!..
Hasan Âli’nin kafasında bir kibrit çakmış:
“İstemeyerek!..”
Bir kibrit daha:
“Elimde olmadan...”
*
Önceki gün bir yazıda “sencil” sözcüğünü kullanırken içime kurt düştü, “Sözlüğe bakayım” dedim. O da ne?.. “Bencil” var, “sencil” yok!.. Türkçe Sözlük’te yok, Ali Püsküllüoğlu’nun sözlüklerinde yok!.. Ansiklopedik sözlüklerde yok!.. Oysa ben yıllardan beri “sencil”i kullanıyorum; nasıl oluyor bu?.. Yanlış mı yapıyorum?.. Bencil’in karşılıkları: Hodbin, hodgâm, egoist!.. Bencileyin “benim gibi” demek; “sencileyin” sözlüklerde var; ama, “sencil” sözlüklere girmemiş...
Oysa ne güzel sözcük!..
“Sencil” (diğerkâm) bundan sonra sözlüklere girebilir mi?..
Yaşamdan siliniyor sencillik, köşe dönmecilik ağır basıyor, insanımız “birey” olmadan “bencil” oluyor; bencillik bir yaşam felsefesi gibi günümüzün “post-modernist” dünya görüşüne işleniyor. Bencilliğin bir adım ötesi “bencilik” değil mi!.. “Ben merkezli” bakış açısı, bireycilik sayılıyor...
Ne büyük yanılgı!..
*
Özçıkarlarının ardına düşen insanların yaratacağı körgüdü pazarında, bireysel özgürlüklerin sağlanacağını ileri sürenlerin öngörüleri daha şimdiden fire vermeye başlamadı mı?
Sencillikten yanayım ben..
İnsanı insan yapan eğilimin özünde sencilliğin sımsıcak var oluşu etik güzelliğin de kaynağıdır.
Gelin “sencil” sözcüğünü Türkçe sözlüğe elbirliğiyle yazalım.
(*) Bugün köşemi İlhan Selçuk’un 4 Nisan 1997 tarihli yazısına bırakıyorum... Haftaya Cumhuriyet mutfağından haberlerle buluşmak üzere...
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Aşı karşıtlarına kötü haber!
- İstenilen gramda yapılıyor, gün geçtikçe rağbet artıyor
- Kimi sigara basıyor kimi kolonya döküyor
- Özel'den '1 Mayıs' açıklaması
- Tuncer Bakırhan'dan Saraçhane'de '1 Mayıs' mesajı
- Taksim'de 1 Mayıs ablukası
- Ekrem İmamoğlu'ndan 1 Mayıs mesajı...
- Bir süredir kendinizi kötü mü hissediyorsunuz? Depresyon
- Türkiye'deki sağlık sistemi ne durumda? Mersin Tabip Oda
- Çorlu tren faciası davasında 6 yıl sonra karar çıktı!
En Çok Okunan Haberler
- Memur ve memur emeklileri ne kadar zam alacak?
- Kılıçdaroğlu'ndan Erdoğan'a sert tepki
- Erdoğan'dan 'Özgür Özel' açıklaması
- Özel tarihi görüşme sonrası ilk kez konuştu
- Boş koltuk mesaj içermiyor
- 'Tek sorumlu benmişim gibi...'
- Huzurevinde bıçaklı saldırı!
- ENAG nisan ayı enflasyon verilerini açıkladı
- 'Beklenen olmadı, AK Parti geç kalıyor'
- Ayyüce Türkeş'in hedefi Atatürk dönemi!