Hemen söze gireyim... İki hafta önce 1 Kasım Pazartesi günü bu köşeden gazetemizin gerçek sahibi okurlarımıza şöyle seslenmiştim:

... Demirören Grubu’nun bu kadar rahatsız olduğunu bilmiyorduk!.. Hem haberlerimizden hem de sorularımızdan duyulan rahatsızlık mahkemeye düşmüş. Bize “3 kuruşluk” dava açmışlar!.. 

Dava dilekçesinin bir örneğini sahibi oldukları medya organlarının internet sitelerinde hafta sonu boy boy yayımladılar. Yayımlanan metinde genç muhabirimiz Hazal Ocak da hedef alınarak şöylesi cümleler yer alıyor:

“... Teyit alınmadan kaleme alınan sözde haber, kamuoyunu Demirören Şirketler Grubu aleyhinde yönlendirmek ve ticari itibarını yıpratmak amacı taşımaktadır.

... Sözde haberde, bünyesinde binlerce kişiyi istihdam eden Demirören Şirketler Grubu’nun kredi ilişkileri ‘skandal’ nitelemesiyle verilmiştir. 

... ‘Skandal’ nitelemesiyle kredi ilişkilerinde sanki Demirören Grubu’na bir ayrıcalık tanınmış gibi gerçekdışı bir algı yaratılmak istenmektedir.

... Bankacılık Kanunu kapsamında müşteri sırrına giren birtakım hususların meçhul kaynaklara dayandırılarak Hazal Ocak tarafından gerçekmiş gibi kaleme alınarak sözde habere konu edilmesi hukuka açıkça aykırılık teşkil etmektedir. Dolayısıyla Cumhuriyet gazetesi manipülasyonun kaynağını açıklamalıdır.”

Cumhuriyet dün “Demirören belgeleri Sayıştay’dan” manşetiyle çıktı. Manşette genç muhabirimiz Hazal Ocak’ın imzası vardı. Sayıştay Başkanlığı’nın raporunun 98. sayfasında Demirören’e 2018 yılında sağlandığı belirtilen “700 milyon ABD Doları şirket satın alma proje kredisi” ve “250 milyon ABD Doları işletme kredisi”yle ilgili aynen şu başlık yer alıyor: 

“Bulgu... Kullandırılan Kredilerin Geri Dönüşünün Sağlanamaması...” 

Ne diyor Sayıştay? Ziraat Bankası, Demirören Grubu’na verdiği yaklaşık 1 milyar dolarlık krediyi geri almamış!..

Gelelim diğer konuya... Demirören Grubu’nun borcuna karşılık Ziraat Bankası’na devrettiği golf sahalarını beş yıllığına yine aynı grubun kiralamasına... Ve Demirören Grubu’nun ödediği aylık kiraya... Ben değil, Sayıştay Başkanlığı yazıyor:

“Aylık 250 bin TL...”

Sen kamu bankasından yaklaşık 1 milyar dolarlık kredi çek, geri ödeme... İpotek ettirdiğin araziyi bankadan kirala ve ayda 250 bin TL öde!..

 Cumhuriyet’e “3 kuruşluk dava açan”, “kaynağını açıkla” diyen Demirören Şirketler Grubu dava dilekçesinde bir de “itibar”dan bahsetmez mi!..

Ödeyin milyar dolarlık krediyi, alın itibarınızı!.. 

‘MANŞET’E VEDA...

Birkaç ay öncesiydi... Haftalık söyleşileriyle gündem yaratan İpek Özbey, yeni çıkacak kitabı “Manşet” için kapağa birkaç cümlelik yazı yazmamı istedi. İpek’e şu mesajı atmışım: “Neredeyse her sabah Cumhuriyet’in kapısından ilk giren isimdir İpek Özbey... İşte o andan itibaren ‘haber’ ve ‘röportaj’ düşünmeye başlar. Türkiye’nin gündemini değiştiren soruların altında günler öncesinden başlayan bir hazırlık, çalışma ve emek yatar. Evet... Özbey’in son iki yılına gün gün şahidim. Elinizde tuttuğunuz ‘Manşet’te çok değerli bir basın emekçisinin büyük alın teri vardır!..”

İpek Özbey

İki yılın ardından İpek Özbey’i Cumhuriyet’ten TV dünyasına uğurluyoruz. Onu hafta içi her gün 16.00-18.00 saatleri arasında Halk TV ekranlarında izleyeceksiniz. Hafta sonu da programı var, unutmayın. Cumhuriyet’teki başarısını TV ekranlarına taşıyacağına inancım tam. Herkes biliyor ki onu çok özleyeceğim. Hem gazeteciliğini hem dostluğunu!.. Gazetenin yoğunluğundan, toplantılarından fırsat bulduğum anlarda Halk TV’yi açıp “İpek konuklarına neler soruyor?” diye izleyeceğim artık...  

Yolun açık olsun İpek Özbey...