Victor Hugo, 80’li yaşlarında yazdığı “Boaz Uykuda” başlıklı uzunca şiirinde “Genç olsam neyse, çünkü insan genç oldu mu/ Geceden sıyrılan gün zaferle doludur” der. Kitap okuma bilincine eren gençlerin düşünce dünyaları zaferle doludur. Hugo, bu gerçeği dile getirmek için yazmış olabilir bu şiirini. Gençler her an içlerinde zaferler yarattığından düşünmekten huylanan yönetimlerin hedefi olmuştur. 

Gezi olaylarında kadını erkeğiyle gençler, düşünce düşmanlarınca canlarından edilmiştir. 

Giderek niteliksiz hale getirilen eğitim, gericileşme had safhada yaşandığı için artık öğrencilerin sosyalleşme ve bireyleşme ihtiyaçlarına cevap veremeyen devlet okullarına güven daha da azalmıştır. 

NEDENLER

Özellikle üniversite gençleri ne zaman zaferlere koşmuşsa yıllarca hapislerde yatmış, aralarından idam edilenler olmuştur. Bu olayları yaşayan gençlerin eğitime inancı sarsıldı. Ekonomik darlıklar çocuklarını özel okullara gönderecek gelirlerini tıkadı. Devlet okullarının gerici düşünceyle yaptıkları programları uygulamaya sokmaları gençleri eğitimden soğuttu. Çıkış kapısı aralayan eğitim derneklerin yaptığı araştırmaların sonuçları bu gerçeği doğruluyor. Eğitim İş Sendikası Genel Başkanı Kadem Özbay, 2023 yılında yapılan soruşturmada eğitimin giderek yozlaştırıldığını verilerle ortaya koymuştu. 

GİRİŞİMLER

Araştırmaların sonuçları, devlet okullarında verilen eğitimin, öğrencilerin çağdaşlık yolunda eğitilebileceği inancını sarstığını gösteriyor. Buna da devlet okullarında dinsel konulara yer verilmesinin, propaganda içerikli derslerin artırılıp bilimsel derslerin azaltılmış olmasının neden olduğu ileri sürülüyor. 

Sosyal Demokrasi Vakfı’nın yaptığı araştırmaya göre de Türkiye’de gençlerin yüzde 62’sinin, onlara özgürce davranılmadığından dolayı yurtdışına gitmek istediği sonucuna varılıyor.

“Bu ülkeyi yönetiyor olsanız öncelikle çözeceğiniz sorun ne olurdu” sorusuna gençlerin 46.7’si gibi büyük bir oran işsizlik/istihdam sorunu cevabını verirken yüzde 8.8 hayat pahalılığı, yüzde 7.6’sı ise adaletin iyi uygulanmadığı yanıtını veriyor.

GİDENLER-GELENLER

Gençler, geleceğini yurtdışında ararken ülkemize her gün komşu ülke insanları akıyor. Bu durumu eleştiren toplumbilimcilerin, geleceği aydınlatanların bırakacağı boşluğu, dışarıdan gelen çoğunluğu niteliksiz kalabalığın doldurmasını, ülkemizin geleceğinde büyük sorunlara yol açacağını ileri sürüyor. 

Bir kesim de bu çelişkili durumun ileride özellikle seçimleri bile etkileyip ülkede iç kavgalara yol açacağı kanısında. 

Toplumun geleceğini bugünden karartacağı açık olan söylemlerin giderek yayıldığı ortamda ülkenin birliğini saracak olayların olacağı kaçınılmazdır. 

O nedenle, yönetimlerin bu durumu önleyecek çözümler aramaları yurdumuzun esenliği yönünden yararlı olacaktır.