Adnan Binyazar

Çanlar kimin için çalıyor

08 Mart 2024 Cuma

John Donne’ın yazdığı, Ferit Burak Aydar’ın çevirdiği “Çanlar kimin için çalıyor” şiirini, Ernest Hemingway de İspanyol iç savaşını anlattığı romanına ad yapmıştır:

“Hiçbir insan bir ada,/ Kendi içinde bir bütün değil ki,/ Herkes kıtanın bir bölümü/ Bütünün parçasıdır./ Bir toprak parçasını deniz alıp götürse,/ Avrupa küçülür./ Aynı hesap, ha bir adacık gitmiş/ Ha senin arazin gitmiş/ Ha bir dostunun arazisi/ Değil mi ki insanlığın bir parçasıyım./ Bu yüzden, iyisi mi sorma/ Çanlar kimin için çalıyor./Çanlar senin için çalıyor!”

TOPLUMSAL BÜTÜNLÜK

1950 yılında Demokrat Parti yönetime geçince, din perdesine gizlenen bir kesime, Mustafa Kemal Atatürk’ün aydınlanma ilkelerini ortadan kaldırma fırsatı doğmuştu.

Ortaçağın insanı insanlığından eden bağnazlığının önünü Reform kesmiş; toplumu sanatta, düşüncede, bilimde, eğitimde de Rönesans geliştirmiştir. Atatürk bu gelişimi, 20. yüzyılda Cumhuriyetle yaşattı topluma.

Osmanlı İmparatorluğu döneminde bizi öz dilimizden eden Farsça, Arapça, insanımızın yaratıcı yeteneğini köreltirken Atatürk, “Türk milletinin karakteri yüksektir, Türk milleti zekidir, çalışkandır, (...) güzel sanatları sever” diyerek o yeteneği cana getirmiştir.

ERDEMİN BAŞI DİL!

Farsça, Arapça saray çevresini etkilese de halk o dillerle yaratılan şiirlere yabancı kalmış, onun yerini şiiri Türkçenin ışığıyla aydınlatan Karacaoğlan gibi coşkun, Pir Sultan Abdal gibi savaşımcı ozanların yazdıkları almıştır.

Fuzuli, Baki, Naima, Nedim gibi Farsça, Arapçanın etkisinde kalan üst düzey şairleri bile ancak belirli kesim kendine yakın bulmuştur.

Bunda Türklerde dilsel bilincin erken uyanmasının da etkisi oldu. 11. yüzyılda Kaşgarlı Mahmut Farsçanın, Arapçanın yaygınlaşıp halka Türkçeyi unutturduğunu anlayınca “Erdemin başı dil” atasözü doğrultusunda köyleri kentleri dolaşarak saptadığı sözcüklerle Divanü Lugat’it Türk adlı dört ciltlik sözlüğü yazdı.

Açılışını Atatürk’ün yaptığı Türk Dil Kurumu da öğretmenleri, öğrencileri, dille ilgili yurttaşları ülkenin dört bir yanında dolaştırarak halkın kullanığı sözcüklerden oluşan “Derleme Sözlükleri” yayımlamıştır.

KÜLTÜR DEVRİMİ

Atatürk, yengiyle sonuçlanan Kurtuluş Savaşı’ndan sonra ilan edilen Cumhuriyetle de Avrupa’nın yüzyıllar önce başlattığı Aydınlanma çağını ülkemizde başlatan öncüdür.

Bu kültür devrimini nasıl gerçekleştirdiğini öğrenmek isteyenler, Cumhuriyet Vakfı Başkanı Alev Coşkun’un, 3 Mart günü gazetemizde yalın bir dille yazdığı “Halifeliğin Kaldırılışı-Din Devletinin Yıkılışı” başlıklı yazısını okumalıdır.

Din devleti hayaline kapılanlar ancak Atatürk’ün attığı her adımda evrensel kültür kaynaklarından beslendiğini anlarsa “çanların kimin için çaldığını” öğrenecektir...



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Kent Enstitüleri 26 Nisan 2024
Benlik arayışları 19 Nisan 2024
Romeo ve Juliet 12 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları