Zülal Kalkandelen
Zülal Kalkandelen zulal.kalkandelen@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Öldüresiye sömürü!

17 Mayıs 2020 Pazar

COVID-19 salgını başladığından beri sermaye sınıfı, işçi sömürüsünü artırma çabası içinde. Bunun son örneğini MÜSİAD (Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği) verdi.

İktidara yakınlığıyla bilinen derneğin yöneticileri, çok parlak olduğunu sandıkları bir proje atmış ortaya... Bakmışlar ki salgın hastalık olunca çarklar durma riski ile karşı karşıya, ne yapıp edip işçileri fabrikalarda tutmak için kendilerince “dâhiyane” (!) bir fikir bulmuşlar!

Projenin adı “İzole Üretim Üsleri”!

Buna göre bin işçi ve aileleri, her koşulda üretimin sağlanması için hayattan izole edilip çalıştırılacakmış.

Bu üslerde hayat dünyadan kopuk yaşanacakmış.

Ne olursa olsun üretim devam edecekmiş.

Giriş ve çıkışlar izne tabi olacakmış.

Olası bir salgın durumunda kapılar tamamen kapatılacakmış. Ne kimse dışarı çıkabilecek ne de kimse içeri girebilecekmiş. Mesela sendika temsilcileri de giremeyecek ama üretim sürecekmiş!

Üs içinde toplam 4 bin 500 kişi yaşayabilecekmiş.

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Çevre Bakanlığı ve Tarım Bakanlığı, projeye onay vermiş.

İnşası tamamlanan ilk üs, 15 Haziran’da Tekirdağ’da açılıyormuş! Onun ardından İstanbul Hadımköy’de, güneyde Hassa’da ve bir tane de Karadeniz’de açılacakmış.

MÜSİAD’ın internet sayfasında projenin görseli de paylaşılmış. Yan yana üretim tesislerinden oluşan bir yatırım üssü... İçinde sosyal aktiviteler de olacak diyerek insanları kandıracaklarını sanıyorlar.

Oysa amaç belli: İşçiyi daha fazla sömürmek!

Elektronik pranga, korona bulaşana ceza

Çok açık ki sermaye sınıfı, koronavirüs salgınından kendisine fırsat çıkardı.

Sokağa çıkma yasağı olduğunda bile üretimin sürdürüldüğü Gaziantep Merinos’ta koronavirüs bulaşan işçiye ceza kesileceği açıklandı.

Metal Sanayicileri Sendikası (MESS), fabrikalarda işçilerin sosyal mesafe kurallarına uyup uymadıklarının tespiti bahanesiyle elektronik pranga geliştirdi!

İşçilerin cep telefonları ile entegreli çalışacak MESS-SAFE adlı cihaz, mesafe kurallarına uyulmadığında uyaracakmış. Aslında bu sayede işçiler üzerindeki denetim artırılmak isteniyor.

Şimdi de kriz ve salgın bahanesiyle, izole üretim üslerinde işçiler tecrit ediliyor. Sermaye böylece virüs riski altında aralıksız işçi çalıştırma hayalinin projesini hayata geçiriyor.

İşçi ve işçiyi metalaştıran proje

İktidara yakın işveren sendikaları, belli ki AKP’nin takıyye ustalığını taklit ediyor.

Geçen ay işten çıkarmaları 3 ay süreyle yasaklayan kanun, topluma “müjde” olarak duyurulmuştu. Ancak işin aslı öyle değildi. Gerçekte ücretsiz izin meşrulaştırıldı, ücretsiz izne çıkarılacak işçilere günde sadece 39 lira ödenmesi öngörüldü.

Şimdi de MÜSİAD, toplama kampına benzer bir projeyi sanki işçi sağlığını düşünüyormuş gibi tanıtıyor. Yerseniz!

Ne acıdır ki sarı sendikalar da bu sömürü düzenine alkış tutmaktan utanmıyor.

Üstelik bu proje, dünyada 650 üniversiteden araştırmacıların, koronavirüs salgınının ardından demokratik toplum ve sürdürebilir bir ekonomi yaratılması için yazdığı bildiriye de aykırı.

3 bini aşkın araştırmacı, üç temel ilkeyi rehber alıyor: İşyerlerini demokratikleştirmek, işi bir meta olmaktan çıkarmak ve çevresel sürdürülebilirliği sağlamak.

Felaket anında giriş çıkışların kapatılıp işçilerin çalıştırılmasını öngören bir proje demokratik değildir. İzole üretim üssü, tam aksine işi metalaştırıyor. Ama onunla da kalmıyor, işçiyi de metalaştırıyor!



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları