Yakup Kepenek
Yakup Kepenek yakupkepenek06@hotmail.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

Ekonomideki Düşüşün 'Harfleri'

20 Ocak 2009 Salı

Yaşanılan ekonomik bunalımın boyutları tam olarak saptanamıyor.

Sabah akşam uğraşanların bile anlamakta ve açıklamakta zorlukla karşılaştığı ekonomik bunalım, artık harflerle açıklanıyor. Ekonomi gibi kendileri de bunalan çok ünlü kuramcılar ve yorumcular, artık harflere sarılıyor.

Kullanılan harfler, W dışında, şunlar: U, V, L.

***

Yorumculara göre, bunalım U biçimindeyse, düşüşten sonra bir durağanlık yaşanacak ve bunu çıkış izleyecektir. Düz gidişin süresine bağlı olarak eski düzeye ulaşılacaktır.

Yok, eğer bunalım V gibiyse, ekonomideki iniş dik değil eğimli olacaktır. Daha da olumlusu, V ile ekonomi en alt noktasına vardıktan sonra da hiç zaman yitirmeden çıkışa geçecek ve inişindeki hızla başladığı noktaya ulaşacaktır.

Harflerin en olumsuzu L, çünkü inişi var, çıkışı yok. Bu noktada bir L açıklaması zorunludur.

Köy Enstitüleri henüz tümüyle yok edilmeden girebildiğim Beşikdüzü Köy Enstitüsünde yatakhane binamız L biçimindeydi. Bunun nedeni, güneşten daha çok yararlanmak olmalıydı. Ancak, o günlerin sağcıları binanın L biçiminde yapılmış olmasının nedenini, Leninin Lsi ile açıklıyor ve böylelikle komünizm propagandası yapıldığını saptamış oluyordu!

Daha sonraki yılların dinci ve ırkçı faşistlerinin ata babası olan sağcı yazarlar, Enstitüleri, yalnızca L biçimi binalarla karalamakla yetinmiyordu. Köy Enstitüleri Yasası 17 Nisan 1940 tarihliydi ve o gün Köy Enstitüleri Bayramı olarak kutlanıyordu. Yakalamışlardı; 17 Nisan, Leninin doğum günüydü!

Ekonomiye dönelim.

Eğer bunalım L biçimindeyse, ekonomi dikey düşecek ve düzleşecektir. Yukarı çıkışı olmayacaktır. Tanrı korusun, bu, kapitalizmin sonu olur; işte o zaman Lenin gündeme gelebilir. En iyisi U ve Vde kalınması! Ama yanıtsız sorular var; ya bunalım bu harflere bile uymazsa; U, iki Jye ayrılır; V de dibinden delinirse?!!

***

Ekonomik düşüşün biçimi değil, sonuna gelinip gelinmediği, yani, en alt noktasına varılıp varılmadığı önemli. Bu konuda ABDye bakılıyor.

Türkiyenin bugünlerde IMF simidine yeniden sarılarak, inişini yavaşlatabileceğive ABDyi izleyerek gelecek yıl çıkışa geçebileceği, sadece öngörülüyor; beklentiden öteye gitmiyor.

Geçen hafta Merkez Bankasının faiz oranlarını yüzde 0.75 ya da yüzde 1, yani 75 ve 100 baz puan indireceğini, konunun en önde gelen uzmanları öne sürüyordu. Banka, bu en güvenilesi öngörüleri tümüyle boşa çıkardı; faizleri bir çırpıda 200 baz puan, yani yüzde 2 indiriverdi.

***

Harfler, düşüşleri anlatıyor. Azalanlara bakılıyor; kapasite kullanımı; üretim miktarı, satışlar ve sermaye gelirleri.

Oysa artan da var; işsizlik; bizdeki yorumcuların gündemine çok az girebiliyor. Oysa, geçen hafta işsizlik verileri yayımlandı; işsizlik artıyor. İş bulma kanallarına açıkça başvuran gençlerin beşte birinden fazlası işsizdir. İş bulmaktan umudu kalmayanlar, yani, devletin kendi deyimiyle, iş aramayıp çalışmaya hazır olanlarla birlikte işsiz olan sayısı 5.5 milyona yaklaşıyor.

Sermayenin yardımına koşuluyor. İşsizlere de, U ya da Vnin sağ tarafının tepesine çıkıldığında sıra gelecektir!

***

Bunalım karşısında gelişmiş ülkelerin hükümetleri aylardır, işsizlerini de düşünerek önlemler alıyor. Bizde ise, hükümet, yalnız I,M,F harflerini tanıyor; bir de sağdan sola yazılan Arap harflerini!

yakupkepenek06@hotmail.com



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Yerelde yeşermeli 25 Mart 2019

Günün Köşe Yazıları