Ortadoğu Dengeleriyle Kürt Sorununa Çözüm...

05 Ocak 2013 Cumartesi

Bir kez daha yaşayarak gördük ki ülkemizdeki Kürt sorunu gelişmelerine, gidişatına, Başbakan Erdoğan, yetkin AKPliler, BDP, KCK, PKK sözcüleri, Apo adına söylenenlere, dahası terörün tırmanış süreçlerine, kan dökülmesine ya da barış havasının yayılmasına bakarak çıkarım yapmak.. yanlış bilgilenme, sonuçlara varma ile eşanlamlı olabiliyor. Tabii ki en kanlı çatışmalar, izlenen düşmanlık dozu tırmandırılmış politikalar, sert fırtınaların üzerine çıkan beklenmedik pırıl pırıl güneş gibi yaratılan olumlu havadan, insanca duyguların yeşertilmesinden rahatsız olmak için insanın kötü niyetli, hasta ruhlu olması gerekir... Ancak ünlü İngiliz atasözünde olduğu üzere daha büyük aldatmacaların ağına düşmemek için hediye atın dişlerine bakabilmekgerek...\n

\n

Kişisel, takılı bozuk plak gibi Türkiyedeki Kürt sorununun çözümlenebilmesinde bize özgü gelişmeleri, dengeleri sağlıklı görebilmek ne kadar önemliyse, Ortadoğu dengeleri, ABD ayağı, emperyal çıkarlar, enerji yatakları üzerindeki çıkar hesaplarının.. bütününü, Kürt politikalarına dönük dengeler değişimlerini görebilmek, doğru değerlendirebilmek de önemli..vurgulamamı yineleyerek, anlamlı, güncel rol oynamış olabilecek kimi gelişmeleri anımsamaya çalışacağım...\n

\n

AKP iktidarları ile PKK cephesi arasındaki ilk uzlaşma projesinin başarısızlıkla sonuçlanmasının vitrininde, yargının sınır kapısına taşınması, PKK adına gelenlerin giyimlerinden söylemlerine barışçı olmayan üslupları, bölgede şov güç gösterisi ağırlıklı karşılanmalarının sıradan TC vatandaşı üzerinde yarattığı olumsuz travmanın payı çok tartışıldı. Ancak iç barışa, çözüme gidebilecek yoldaki asıl dış kaynaklı olumsuz denge değişimlerinin sonuçları üzerinde yeterince durulmadı. ABDnin Irak işgalinin medyatik simgeleri, görselinde Bağdatta Saddamın heykelinin başının indirilmesi yanında, Kuzey Irak, Kerkük bölgelerinde nüfus ve tapu kayıtlarının çuvallarla yakılması da vardı...\n

\n

***\n

\n

Bugün gelinen noktada ise Türkiye, Kuzey Irak Kürdistan yönetimi ile müttefik, sıkı ticari ilişkiler içinde, bu nedenle de bağlantılı, genel Ortadoğu politikalarının bütünü, mezhepler ağırlıklı rolleriyle.. Bağdat yönetimi ile çatışmacı, sert eleştirilere hedef konumda... ABD Iraktan askeri gücünü önemli ölçeklerde çekmiş, kontrolle yetinen konumda iken, kuruluşunda başrolü oynadığı Bağdat yönetimi ile ilişkilerinde soğuk rüzgârlar esmekte... Sokaktaki Iraklının Amerikan askerlerini sevgiyle karşıladığı günler çok uzakta. Saddamın diktatörlük günlerine bile özlem duyulan olumsuz koşullar, yoksullaşma, yoksunlaşma, ağır savaş bedelleri, mezhep çatışmaları kıskacında içten içe Amerikan düşmanlığı beslenmekte...\n

\n

Irak işgali sürecinde siyaseten işgale karşı çıkan Ecevitin koalisyon hükümetinin düşürülmesi, AKPnin Fazilet içinden kopanlarla, tam tersi destek politikalarıyla kuruluş ve yükselişinin iktidara gelişinin üzerine, ABD askerlerinin kuzeyden Iraka girişlerine ilişkin hazırlıkları, Güneydoğu Anadoluda üsler için arazi kiralamalarını, hatta ABD gemilerinden İskenderuna asker indirilmesi günlerini de anımsamalıyız. Erdoğan iktidarlarının sözünü verdiği tezkerenin Meclisten çıkmaması üzerine ABD yönetiminin öfkesini, iktidarlarından çok çuval giydirme ile TSKye yönelişini de...\n

\n

Ortadoğuda, Irak bataklığında hızla değişen dengelerde, ABDnin Saddam diktatörlüğünden kurtardığı için doğal mütefiki kabul edilen Şiiler yol ayrımına girince, Irak işgali İranın petrole de bağlı önlenemez yükselişini getirince, sadece Irakın değil Ortadoğunun tüm enerji kaynakları için askeri işgalin bedelleri ABD ve ortakları ülkelere çok pahalıya mal oldukça siyaset dengeleri sil baştan değişti. ABD sadece Irak değil, Afganistandan da askeri gücünü çekme politikalarına, çıkarlarını ilgili bölgelerde seçilen ülkeler, mezhepler, ırklar, cemaatler eliyle yürütme politikalarını güçlendirmeyi eklemledi...\n

\n

Ne rastlantı ama iktidarlarının yeni Osmanlıcılık, İslam dünyasına ılımlı İslam projeleri ile rol model olma atakları dış destekler alarak aynı tarihlerde gündeme girdi... Arap baharlarının beklenmeyen sonuçları ile de pişmiş aşa su katıldı... Suriye gelişmeleri yeni bir çıbanbaşı. Türkiye üzerinden Esadın devrilmesinde yapılan hesaplar da tutmadı. ABD cephesi Suriye muhalefetinin yapılanmasından ürkünce Rusya ile uzlaşma çabaları sadece bir ayak. Türkiye için beklenmedik gelişme, Kuzey Irak Kürdistanı yönetiminin daha önce Esad cephesinde olan Suriyeli Kürtlere verdiği destekle sınır bölgemiz ağırlıklı ortaya çıkan fiili durum...\n

\n

En çarpıcı gelişme, Erdoğanın 10 yıllık iktidarlarında, dibe inmiş olarak aldıkları PKK teröründe yaşanan büyük tırmanış, çatışmalar, ölüm ve yaralanmalardaki patlama. KCK, BDP ile gelinen çatışmacı siyasi konum... Elbette Türkiyenin de iç savaş, başkaldırı boyutunda çatışmaya sürüklenmek istenmesi ataklarının TSK, jandarma operasyonları ile püskürtülmesi çok önemli bir başka dengeler değişimi. Başbakan Erdoğanın ABDye gidişinde Kürt sorunu, Ortadoğu projelerinin gündemde olması anlamlı...

\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

‘5N1K’ 26 Ekim 2024

Günün Köşe Yazıları