Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Kumpasta sihirli anahtar, gerçekmiş gibi yutturabilmektir
Amerika’da, kamuoyu güdüleme sanatının dersini, uzman, deneyimli bir şirketin örnekleriyle dinlemiş bir kişi olarak kimselerin kaçamadığı sıcak tartışma gündemimizi yok sayma lüksüm olabilir mi? Becerebildiğim kadarı ile tartışmaların en ince ayrıntılarıyla satır aralarını okuma çabası içinde, aynı ortalığa saçılmış verilerden, kumpastan, kendi gönüllerine göre sonuç çıkarabilme beklentileri doğrultusunda tepinilen sonuç yorumlara ilişkin olasılığın, altın şaşmaz kuralını, yukarıda yer alan uzunca başlıkta özetlemeye çalıştım.
Günümüz siyasi erkleri en yukarıdaki kendi kamuoylarına dönük güvenilir liderler, kadrolarıyla, medya güdülemesinde rol üslenmiş en güçlü, deneyimli gazetecileriyle, ilgili sosyal bilimler uzmanları, bilim insanlarıyla, kendi beklentilerine göre gerçeklerin açıklanmasında cepheleşmede militanlaşmış öyargılı taban siyasal kadrolarıyla.. ortak tekerlemeler içerikli, ortak şablomla, mantıkla düzenlemiş, bir tür “deli gömleği” giydirilmişçesine sonuçlar çıkarımlarının baskısı, zorlamasında değil miyiz? Laf aramızda bu türden kumpasların sihirli anahtar sözcüğünün dersi de verilirken, gerçekmiş gibi yutturabilme sanatının incelikleri anlatılırken de anahtar sözcük küçücük, tek başına “mi?” soru işareti. Yutturabilme koşullarını yaratabilmişseniz durum vaziyetlere göre bazan kanıt bile göstermek gerekmiyor. Algı yaratma, güdüleme sanatının gücü ile, demeden, “mi?” soru işaretinin tezinizin sonuna eklemleyerek, demiş gibi yapmanız da yetebiliyor..
İster Amerika’da New York’ta gökdelenleri biçen, Amerika’nın 11 Eylül travması olsun, isterse yine Amerika’nın Irak’ı işgali gerekçesinin dünyayı altüst eden iki büyük örneğinden yola çıkalım.. Yüzlerle yakın tarihin yaşanmışlıklarına bakmaya çalışalım.. Dünya dengelerini, ülkelerin geleceklerini sarsanlarından tümünde, kumpaslarda çıkılan yolda gerçeklerin hesabı harbiyesi okunmuyor.
Gerçekler üzerinden gerçekçi kanıtların varlığı bile olmazsa olmaz değil. İstenilen sonuçların alınabilmesi yolunda, sonuç alınması istenen günün eyleminin önünün açılması; kocaman kocaman askeri darbeler, askeri işgallere, sivil darbeler, terör örgütlerin en acımasızlarının cinayetleri ile suç ortaklıklarının.. geçerli kılınabilmesinde işe yaramaları yetiyor.
Sonradan ortaya çıkarılan gerçeklerle Amerikalıları Ortadoğu, İslam dünyasına yönelik, hâlâ nokta konulması söz konusu olmayan doğrudan askeri işgaller, operasyonlara dönük isteriye koşullandıran 11 Eylül travmasının, çoğunluk için geçerli kılınması sonrasındaki yüzleşmeler ne işe yarıyor? Irak işgaline odak yapılan, “kimyasal silah” suçlamasının yalan çıkması, akıtılan kan, bölge halklarına ödetilen o kadar ağır bedeller ortada iken, hangi ölçeklerde insan hakları hesaplaşmasında geri dönüşü sağlayabiliyor?
Kumpaslarda bedel ödetilenlerin, çoğunluğun, haklarının haklarının gasp edilmesi gerçeğini görüp, oyunu bozabilme, haklarını savunabilmede örgütlü, bilinçli karşı duruş sınavını verebilmeleri gerekiyor. Hak, hukuk düzeninin geçerli kılınabilmesi, domokratik hak arayış yollarının işletilebilmesi hallerinde sandık, geç kalınmış olsa da en geçerli, kestirme çözüm aracı olabiliyor.
Amerika’daki Başkanlık rejiminin demokrasinin gerçek işlerliği üzerinden sorgulanması hep söz konusu olsa da, güçler ayrılığı ilkesinin varlığı, demokrasinin gecikmeli de olsa Amerikan vatandaşları için olsun işleyişinde işe yarıyor. Emperyal düzenin dünyanın geleceğini tehdit altına alan, otoriterleşmesi sonuçları karşısında, Amerika’dan dün sabah gelen en son haberler içinde, Demokrat Parti’den eski New York Belediye Başkanı’nın aday çıkacağı, Trump düzeninin çarpıklıklarına ortak toplumsal tepkinin gösterilmesinde iş yarayacağı tezi de vardı.
Ülkemize,Türkiye’nin dünyanın bir benzeri olmayan en garabet, otoriter modeli, icraatlarının yaşandığı Saray rejimi, Meclis’in çalıştırılmaması, ikili kararnamelerle, bağımsız yargı, kamu yönetimlerine hukuksuz el konulması sayesinde.. gelinen noktaya dönersek.. Sistemin kendi kendini çökertmesi, yaşamın her alanına dönük kurulmuş saadet zincirlerinin kırılması noktasında.. Suriye girdabı, ekonomik çöküşün önlenemez girdabında, yerel seçimlerde, Saray cephesinin karşısında, CHP’nin Millet cephesinin başarısında lokomotif işlevi, içeriden parçalama stratejilerinde en başından hedef tahtasına oturtulmasını getirmedi mi?
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Dubai çikolatasına rakip
- Balbay'dan çarpıcı Saray kulisi!
- Karga videosu sosyal medyada viral olmuştu!
- Öğretmenlik meslek kanunu taslağı...
- Atatürk'ün kullandığı parfümden üretti!
- Minikler Cumhuriyet'in ilanını gazete dağıtarak duyurdu
- Şok İddialar! Oktan Keleş: TUSAŞ Saldırısının Arkasında
- Bu kadarı pes! Çöp evden 10 kamyon çöp çıktı
- Prof. Dr. İlber Ortaylı'dan Antalya'ya turizm eleştirisi
- FETÖ elebaşısı Fethullah Gülen öldü
En Çok Okunan Haberler
- Lütfü Savaş kesin ihraç talebiyle disipline sevk edildi
- Apocularla ülkücüleri kucaklaştıran adam!
- Hayatını kaybetti!
- Mansur Yavaş'tan TBMM'ye flaş çağrı!
- TÜİK ekim ayı enflasyon verilerini açıkladı
- 'Şerefsizlere mağlup olduk'
- Mardin, Batman ve Halfeti'ye kayyum atandı!
- İşte Belediye Başkanı'nı öldüren saldırganın ifadesi!
- AKP'den kayyum için ilk açıklama
- 'Bilseydim Fenerbahçe'ye gelmezdim'