Şükran Soner
Şükran Soner soner@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

İktidarlarının Yargısı, Valisi...

07 Nisan 2015 Salı

İktidarlarına, “tak-şak” ilişkisi içinde bağımlı, görevlerinin başında olmalarını, var oluşlarını borçlu, başta yargıç ve savcılar.. yargının işleyişinin süreçlerinde görev yapanlar... Halka eşitlikçi, yansız hizmetle yükümlü, devletin valisi olma kimlikleri öne çıktığında ayrımcılık yaptıklarından çok yakınılıp, uzun soluklu İktidarları icraatlarında tümden temizlenip İktidarlarının has yandaşları olarak seçilmiş, ağırlıklı Lidere, izlenen siyasal İslamcı politikalara yakınlıkla, yaranma yarışındaki yandaş valiler... Sadece kamu erkinin geçerli olduğu, özünde bağımsız, halka hizmette ayrımsız görev yapmaları gereken tüm kamu görevlerinde hizmet verenler... Yetmedi kamu yararı gözetilmesi zorunlu özerk kurumlar, kamu işletmelerinde yönetim erkini kullananlar... Halkla yüz yüze hizmette aynı hizmet anlayışı içinde görev yapmaları olmazsa olmaz, seçimle görev başına gelen muhtarlar...
İktidarlarının ilk iktidara geldikleri günlerden bu yana, daha önceki dönemlerin partizanlıklarından yakındığımız iktidarları, siyasi liderlerini, mumla aratan bir hırs ve partizanlıkla yandaş kadrolaşmada rekorlar kırdılar. İktidar erkinin en tepeden aşağıya doğru değişen çıkarları, hesapları içinde, soluksuz, sayılamayacak kadar çok sayılarla görevden alınıp göreve getirilmeleri, “havuç-sopa” yöntemiyle emir kulu olarak eğitilmeleri... Kamu yararı gözetme yerine İktidarlarına “kul-köle” boyutunda biat etmiş, İktidarlarının haklı-haksız, değişen buyruklarına hizmet yarışında, cepheleştirilmiş, partizanlıkla ayrıştırılmış halka hizmette ayrımcılık, haksızlık yapmanın ötesinde, hizmet suçu işleyen yandaşlar, militanlara indirgendiler...
İnsan haklarının çok ağır çiğnendiği İktidarları adına haksız-hukuksuz, suç içeren kamu görevlileri icraatlarında kimi anlamlı toplumsal tepkiler yaşansa da, 13 yıllık İktidarları icraatlarının şaşmaz gaddarlığı, partizanlığında alışkanlık sayılabilecek algılamalar da yerleşti...

***

Cumhurbaşkanının anayasal, yasal sorumluluklarını ayaklar altına alan, bize parasal da çok pahalıya patlayan muhtarları Saray’ında toplayıp başkanlık sistemine geçişin propaganda aracı olarak kullanmasına toplumsal duyarsızlık tipik bir örnek. İktidarlarının sadaka düzeni içinde kamu kaynaklarını partilerinin hizmeti gibi kullandıran dağıtımlarla seçmen arasında kurulan bağda çoğunluk kılınmış yandaş muhtarlıkların, mitinglere katılım görevlendirmelerinden sandıklarda kullanılan oy dağılımı ağına kadar nasıl etkin kullanıldıklarının ayırımında mıyız? Partiye hizmet ile kamu olanaklarından yararlanma arasında kurulan bire bir bağda, yandaş muhtarların başrol almalarının sayısız örneğini görmemek, kör olmak demek...
AKP’nin 12 Eylül referandumu, biçimsel de olsa demokratik düzen içinde yargıyı İktidarlarına en ağır bağımlı kılan ataktı. Batı dünyasının ülkemizdeki demokrasi, insan hakları duyarsızlığına içimizden suç ortaklığı yapanlarla, liboşlarla kısır tartışmaların zamanı değil. İktidarlarının ülkemizdeki insan hakları, hukuk devleti düzeni, demokrasiyi katletme suçlarının ağır, dudak uçurtan boyutlarını, ancak ve ancak İktidarları ortaklığının kirli çıkar, paylaşım savaşlarıyla öğrenebildik... Liderlik cephesi, en ağır insanlık suçlarından, kamuoyu vicdanında hesap vermekten kurtulma çabasında, “Cemaat, paralel devlet bizi kandırdı. İşlenmiş bu ağır suçları biz de yeni öğrendik... Hesap soracağız...” söylemi ile hâlâ ne kadar seçmeni aldatabileceklerini seçim sonuçlarında göreceğiz...
Son aylar, günlerde katlanarak yaşanan toplumsal travmalar, çatışmalar, provokasyonlar, ülkemizi, halkımızı yaşamın her alanında dibe çeken olumsuz gelişmeleri, ortaklık hesaplaşmalarına bağlamak saflık olur... Ortaklık ya da Liderliğin belirleyiciliğinde yaşanan İktidarları icraatlarının, 13 yılık suçlarının birikimi, iç ve dış siyasetlerinin dibe vuruşunun göstergeleri var...  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları