Türkiye’nin Libya tercihi ne olacak?

12 Ağustos 2022 Cuma

Kamuoyuna pek yansımadı, Libya Temsilciler Meclisi Başkanı Akile Salih, Cumhurbaşkanı Edoğan’ın Soçi ziyareti öncesi Ankara’ya geldi. Soçi’de konuşulan konu başlıklarından birisi de Libya’ydı. Sisi yönetimindeki Mısır ile ilişkilerini hatalı bir şekilde önce sonuna kadar bozan, ardından düzeltmeye çalışan AKP iktidarı, hatasını deniz yetki anlaşması yaptığı Libya ile düzeltmeye çalışmıştı. Libya’nın batısında ve başkenti Trablus’ta bulunan meşru hükümeti, ülkenin doğusundaki silahlı Hafter devirmek üzereydi ki Türkiye yetişmişti. Hafter’in Trablus’u ele geçirme girişimi başarısız oldu, ardından Mart 2021’de Cenevre’deki Libya Siyasi Diyalog Forumu’ndan sonra Abdulhamid Dibeybe, 24 Aralık 2021’de parlamento ve başkanlık seçimlerini yapmak üzere hükümet kurmuş, hükümet yine mart ayı içinde Sirte’de yapılan Temsilciler Meclisi’nden onay almıştı. Belirlenen tarihte seçim yapılamadı. Libya iç siyaseti altüst oldu. Hafter’e karşı bir dönem Türkiye’nin yanında yer alan Fethi Başağa, Tobruk’taki Temsilciler Meclisi Başkanı Salih ve Hafter ile yakınlaştı. Trablus’taki üyelerin katılmadığı bir toplantıda Başağa, başbakan ilan edildi. Ancak Dibeybe de halen görevde ve ülkede karmaşa egemen.

Yine Libya’da tek tarafla görüşme hatasını yapan iktidar, ilerleyen süreçte Tobruk’taki gruplarla görüşme arayışına girmişti. Bu süreç Türkiye’nin Mısır’la ilişkilerinin onarım süreciyle de örtüşüyordu. Tobruk’la iletişim arayışları sonuç verdi, üst düzeyde görüşme gerçekleşti.

Libya’da sahada yer alarak taraflarla temas içinde olan iki ülke var: Türkiye ve Rusya. Tobruk bölgesinde Rus Wagner unsurları bulunuyor, Trablus bölgesinde ise Türk askeri birimleri eğitim ve taktik destek amacıyla bulunuyor. Ve Türkiye bir karar aşamasında. Dibeybe’yi mi destekleyecek, Başağa’yı mı?

Dibeybe, Türkiye’ye yakın, Türkiye’yle ilişkileri ihmal etmeyen bir lider. Ancak taban açısından etkili değil. “Seçim yapılmadan görevini bırakmayacağını” söylüyor. Ancak “Seçimi de yapamamış bir başbakan.”

Başağa, Akdeniz kıyısında, ülkenin ortasındaki ticaret merkezi olan Mısratalı. Tabandan etkili bir desteğe ve askeri anlamda ihmal edilemeyecek bir milis desteğine sahip. Libya’nın bütün olarak kalabilmesi için geçiş bölgesinde olan Mısrata’ya önem atfediliyor. Temsilciler Meclisi başkanı ve doğudaki kabilelerin temsilcisi Salih ile iletişim kurması, iki tarafta da belli bir güce eriştiğini gösteriyor.

Geçtiğimiz günlerde bir gelişme daha yaşandı. Türkiye’nin muhatap almak istemediği doğudaki silahlı unsurların lideri Hafter, “Savaş suçu işlediği” gerekçesiyle vatandaşı olduğu ABD’de mahkûm oldu. Virginia’da 8 milyon dolarlık bir varlığı olduğu söylenen Hafter de yaptırımlardan kurtulmanın yolu olarak Libya’da başkan olmayı görüyor. ABD’nin Hafter’i gözden çıkarması, Türkiye’nin de elini rahatlatmış durumda. Ancak Libya’da bir ilerleme sağlanabilmesi için Türkiye’nin diğer bileşenleri ve kendi çıkarlarını gözeterek Dibeybe veya Başağa arasında seçim yapması gerekebilir veya yeni bir yaklaşım geliştirmesi gerekebilir. Başağa’nın anlaşmaya vardığı Akile Salih, Cumhurbaşkanı Erdoğan’la bir görüşme gerçekleştirdi ve mesajlarında Türkiye’yi ihmal etmedi.

Şimdi sıra uzun erimli, kapsayıcı ve Türkiye’nin çıkarlarını gözeten bir yaklaşım üretmekte.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Yaşamı ıskalamak 22 Kasım 2024
AKP’yi yansılamak 15 Kasım 2024
Zihinlere operasyon 8 Kasım 2024

Günün Köşe Yazıları