Yüzyılların birikimi sonucu büyük bir kültür varlığına sahip ülkemizde, iktidarın yaklaşımlarıyla kısır bir süreç yaşıyoruz.

Mehter Marşı'yla, Osmanlı kültürüyle çerçeveli iktidar politikaları, baskıcı, dayatmacı, zaman zaman da sansürcü boyuta ulaşıyor.

Yüzlerce uygarlığın gelip geçtiği topraklarımızda, dünyanın en eski, en değerli kültür varlıkları bulunuyor oysa.

Bugünkü kültür politikaları, çağdaş dünyayı da dışlıyor.

AKP, devlet opera ve bale, senfoni orkestralarıyla tiyatroyu, RTÜK benzeri kurumlar aracılığıyla baskılama, dönüştürme çabasında.

İktidarın heykel düşmanlığı biliniyor,

Kültür Bakanlığı kadroları, dar bir bakış açısına sahip, iktidar yanlısı bürokratlarla dolduruldu.

Balede gösteri dışında tayt yasağı dayatması, en son Devlet Tiyatroları'nın bir oyununda “tavşan gibi inlet beni” repliğinin sansürlenmesiyle Genel Müdür Mustafa Kurt'un istifasına uzanan süreç, olumsuz örnekleri oluşturuyor...

* * *

Buna karşın yerel yönetimlerin, bağımsız kuruluşların, kültür ve sanat alanında övgüye değer çalışmalarını da anımsatmalıyım bu arada.

Örneğin Bergama'nın UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne girmesi konusunda yerel yönetimin çalışmaları yadsınamaz.

Yine Efes Antik Kenti'nin de bu listeye alınması için Selçuk Belediyesi'nin önceki dönem çabaları örnektir.

Gelelim önemli bir konuya.

Tarih ve kültür dokusuyla eşsiz Foça'da, bu yöndeki çabalara.

İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin önemli desteği, Foça Belediyesi'nin katkıları ve Kazı Başkanı Ömer Özyiğit ve ekibinin büyük bir özveriyle yıllar süren çalışmaları sonucu, önemli aşamalar sağlandı.

Foça Surları, 16 köprülü Kordon Yolu, odeonlar, dinlenme ve bilgilenme alanları ve Athena Tapınağı muhteşem bir görünüme kavuşacak Foça, UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi'ne girmeye hak kazandı.

Üç yıl süren onay sürecinin ardından başlayan çalışmalar, 2 yıl gibi oldukça kısa bir zamanda

tamamlandı.

1. aşama restorasyonu tamamlanan Foça Kent Duvarları'nın açılışı için geçen hafta Foça'da gerçekleştirilen buluşmanın harcını karanların, yerel yönetimlerin, özellikle Prof. Özyiğit'in yıllar süren çaba ve emekleri çok önemlidir.

Surların Beşkapılar bölümünde önceden yapılan başarısız restorasyonun yanında, Özyiğit ve ekibinin ortaya çıkardığı uygulama övgüye değer.

Nitekim açılış töreninde bu hakkı teslim eden Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, şunları söyleyecekti:

“...Var demeden, yok demeden, hikaye anlatmadan, gerekçe sunmadan, Ege'nin, İzmir'in, buranın değerlerinin, insanlık değerlerinin ortaya çıkması için elimizden gelen maddi manevi desteği veriyoruz, vereceğiz. Bu restorasyona bakın, bir de yanı başımızdaki Beşkapılar Kalesi restorasyonuna bakın. Hangisinin gerçek hangisinin argo deyimle 'çakma' olduğunu anlayacaksınız. Restorasyon budur. Çakması kiminse onundur.”

Foça Belediye Başkanı Gökhan Demirağ da 11 yıldır görevde olduğu ilçede çok sayıda eserin turizme kazandırılması için çalıştıklarını vurguladı, Kocaoğlu'na teşekkür etti.

Ben de emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.