Serdar Kızık
Serdar Kızık serdarkizik@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Atanmayanların Gerçeği...

22 Ocak 2013 Salı

Başbakan Erdoğan, Gaziantep’te bir tesisin açılışında “Şubatta atama bekliyoruz...” diye bağıran öğretmen eşini yanıtladı.
“Kusura bakmayın. Biz bir şey söylediysek olur. Ne söylediysek o olur. Başkası olmaz” dedi.
Tamam!.. Bakalım Erdoğan,
AKP iktidarı öncesi miting alanlarında ne söylemişti?
“...Ülkede 72 bin öğretmen açığı var, sen sınavla öğretmen seçiyorsun (KPSS). Hangi akla hizmet ediyorsunuz? Bırak da öğretmenlerimiz göreve başlasın, önüne niye engel koyuyorsun... O zaman niye okutuyorsun bu öğrencileri, yazık değil mi?”
Bu da aynı dönemde bir başka konuşmasından:
“...Buradan sözüm tüm genç öğretmen adaylarına; siz merak etmeyin, biz geldiğimizde ‘Üniversiteyi bitirdiğimde ne yapacağım, sınavı ya kazanamazsam’ korkun olmayacak, çünkü sınav olmayacak.”
Neymiş?
“Ne söylediysek olur”muş...

\n

***

\n

Atama bekleyen öğretmen adayının eşi, “O zaman oy yok” diye bağırdı.
Ardından da
“Sağ ol, o oy senin olsun. Biz öyle spekülasyonlara girmeyiz. Al onu kendine sakla. Tamam kendine sakla. Gereken yere ver. Bize kimin oy vereceği belli” azarı...
Geçmişte bir üreticiye yönelik,
“Ananı da al da git” benzeri bir yaklaşım...
Eşinin atamasını isteyen genç öğretmen, polisler tarafından kalabalık arasında gözaltına alıp götürüldü.
“İleri demokraside” hukuksuz bir yargılamaya uğrar mı, terörist suçlamasıyla hakkında dava açılır mı bilmem. Başına gelecekler meçhul.
Oysa dile getirdiği
sorun, çıplak bir gerçek.
200 bin öğretmen açığı varken ataması yapılmayan 350 bin genç kadar gerçek.
Dalında Türkiye 33’üncüsü olup atanmayan, altı yılın ardından öğretmenlik umudunu gözyaşlarına boğan genç kız kadar...
Bunalıma giren 30 adayın
intihar çıkmazında ölmesi kadar gerçek...
Bu nedenle mi Milli Eğitim Bakanı
Ömer Dinçer, bu gençleri Eminönü’nde yem bekleyen güvercinlere benzetiyor?
Bütün bunların üstünde,
küreselleşmenin güdümünde eğitimin giderek gericileştirilmesi, özelleştirilmesi, öğretmen emeğinin değersizleştirilmesi en büyük gerçek.
Bazılarına ilişkili gelmese de Başbakan bu yüzden atamadığı öğretmeni azarladığı açılış töreninde,
ulusal politikaları savunanlara, ulusalcılığa vuruyor...
Çünkü
küreselleşme, pazar ekonomisi ve vahşi kapitalizm, ucuz emek için, sömürü için işsizler ordusu istiyor...

\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Yaşasın Cumhuriyet 1 Ocak 2016
Sesler kısılırken... 25 Aralık 2015

Günün Köşe Yazıları