Öztin Akgüç

Siyasal alalama

17 Ocak 2024 Çarşamba

Gerçek niyet ve amaçların aldatıcı söylemler arkasına gizlenerek propaganda yapılması en hafif tanımlamasıyla siyasal alalamadır.

Son günlerde “Filistin’e Destek İsrail’e Lanet” söylemleri ardına sığınarak şeriat propagandası yapılıyor. “Hilafet” isteniyor, tevhit bayrakları açılıyor, iktidar övülürken muhalefete sövülüyor. Türkiye’de hilafet, şeriat isteklerinin, slogan atmanın, bağırmanın nasıl Filistin’e destek verildiğini ve İsrail’e lanet yağdırıldığını anlamak, aradaki ilişkiyi, bağlantının nasıl sağlandığını anlamak güç. Gerçekten Filistin’e destek olunacaksa her türlü lojistik destek sağlansın, yardım yapılsın. Hatta gönüllü birlikleri oluşturulsun, Gazze’de savaşıma katılınsın. Slogan atıp, pankart açıp, bayrak sallandıkça ve İsrail şiddetle kınandıkça Tel Aviv’in de bombardımanı şiddetleniyor. Filistin’in kayıpları artıyor. 

Kilometrelerce uzakta, yürüyüş yapmakla, pankart açmakla, lanet okumakla ateşkes sağlanamayacağı gibi Filistin kayıplarının artması da ateşkes sağlamaz. Emperyalistlerin “insani facia yaşanıyor” yaklaşımının fiili etkisi olmaz. Emperyal güçler hümanist gözükür, takiye yaparak ödüller verir fakat insanca davranışta bulunmazlar. Barışı ve güvenliği korumak, uluslararasında ekonomik, toplumsal, kültürel işbirliğini sağlamak amacıyla kurulmuş Birleşmiş Milletler’den ateşkes kararının çıkmasını da engellerler. Ateşkes, ancak İsrail’in kayıplarının artmasıyla kamuoyundan gelecek baskılarla, emperyal güçlerin savaşı sürdürmenin çıkar yol olmadığını görmeleriyle sağlanabilir.

Söylem, eylem tutarsızlığı, gerçek kimliklerin, kimin hangi rengi ne zaman boyayacağının, bayrağı açacağının belirsizliği Ziya Paşa tarafından veciz şekilde, “Ümmîd-i vefâ eyleme her şahs-ı dagalde/ Çok hacıların çıktı haçı zir-i bagalde” olarak ifade edilmiştir. Kendilerini miliyetçi olarak yaftalayanların da hangi rengi boyayacakları, gerçek niyetlerini gösteren bayrakları ne zaman açacakları belli olmuyor. Türk bayrağı önünde “tevhit bayrağı” açılması gibi.

Tevhit, Tanrı’nın ululuğuna, tekliğine, eşsizliğine, tüm kudretin Tanrı’ya ait olduğuna, başka güç bulunmadığına inançtır. Günlük politika malzemesi yapılmamalı, kutsallık politikaya karıştırılmamalıdır.

Bu tür davranışları “siyasal alalama” olarak tanımlama hafif kalır. Takiye sözcüğü de tam betimleyemez; çıkar sağlamaya yönelik, gizli niyetleri farklı söylemler ardına saklayarak, dürüst davranmamayı “dalavere” diye tanımlamak yerinde olur.

Türkiye Süper Kupası’nın Riyad’da oynanması kararı federasyon başkanını, TFF’yi aşar. Emir, büyük yerden gelmiştir.

Mısır’da Müslüman Kardeşler olayına ilişkin Erdoğan’ın tutumu, ifadeleri Türkiye-Suudi Arabistan ilişkilerini gerdi. Gerginliği hafifletmek, ilişkiyi düzeltmek için Erdoğan’dan yüce gönüllü bir dizi davranış başladı. Riyad’ı ziyaret, kralın ölümünde ulusal yas ilanı, Kaşıkçı dosyasını uluslararası hukuka aykırı olarak suçlananın ülkesine göndermek gibi Süper Kupa’nın Riyad’da oynanması da jest dizisinin bir halkasıydı. Dursun Özbek’le Ali Koç’a, yalnız GS-FB’nin değil Türkiye’nin de itibarını korudukları için teşekkür borçluyuz.

Şeyh Sait İsyanı’nda da etnik temelli bir direnme alalamasıyla gündeme getirilmesi de bir açıdan yararlı olmuştur. Bağımsızlık savaşı yalnız emperyal güçlere karşı değil dini görüntü vererek emperyal güçlerle işbirliği yapanlara karşı da kazanılmıştır. Bu mücadele hâlâ savunulmaktadır. 

Türkiye’nin Kudüs değil ama Musul sorunu vardır. Misakı Milli sınırlarına dahil olan Musul, I. Dünya Savaşı’nın ateşkes antlaşmasına aykırı olarak 3 Kasım 1918’de İngilizler tarafından işgal edilmiş, Lozan Konferansı’nda sert tartışmalara neden olmuş, bir anlaşmaya varılamamıştır. Şeyh Sait Ayaklanması’nın ardında İngiltere desteği olduğu yadsınamaz.

Toplum, olayların ardındaki gerçek neden ve niyetleri görmeli, aldatıcı gösterilere, siyasal alalamalara, dalaverelere kapılmamalıdır.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

DEM’e gülücükler 6 Kasım 2024

Günün Köşe Yazıları