Özdemir İnce

Seçmen gardaşlar

21 Temmuz 2023 Cuma

Okur bacılar, okur gardaşlar “Seçmen Gardaşlar” adlı yazım 5.9.2002 tarihli Hürriyet’in Avrupa baskısında yayımlanmış. “Kutsal seçmen”i teşrih (otopsi) masasına yatıran sert ama yansız bir yazı.

***

[Pazartesi günkü yazımı “Ama bizim Kasımpaşalı Recep Tayyip Erdoğan, ödeyip ödemeyeceği belli olmayan borçları içine sindirip ‘Birkaç gün daha konuşulur, sonra gerçek gündem başlar’ diyor.” cümlesiyle bitirmiştim.

Böyle bitirdim. Çünkü bu cümleyi “Eski politikacılar çok kirlendi, çok çürüdü. Yiyenler yedirenler, hortumlayanlar hortumlatanlar çoğaldıkça çoğaldı” cümlesiyle “Seçmen çürümeye, kirlenmeye, yemeye yedirmeye isyan ettiği için siyasette yeni yüzler arıyor” cümlesiyle tokuşturmaya karar vermiştim.

[Tayyip Erdoğan’la ilgili “Nereden buldun davaları devam ettiği için” kendisi hakkında söylenenleri, söylenti ve dedikoduları, iddiaları ciddiye almayabiliriz.

Ama 100 bin dolarlık eğitim bursu ya da sponsorluğu ortada, 100 bin doları verenler ad ve sanlarıyla güya belli... Alan “Aldım”, veren de “Verdim” diyor.

Üstelik alan Tayyip Erdoğan göğsünü gere gere sanki “Alan memnun, veren memnun, size ne!” dercesine kasılıyor.

Pes doğrusu!

[Ey siyasette yeni yüzler arayan seçmen! Ey yiyene ve yedirene karşı olan seçmen! Ey hortumlayana ve hortumlatana lanet okuyan seçmen! Ey siyasal çürümeye karşı olan seçmen! Ey siyasal kirlenmeden bıkmış olan seçmen! Ey dürüst ve yeni politikacı arayan seçmen!

Sence Recep Tayyip Erdoğan senin istediğin yeni, dürüst, sağlam ve temiz adam mı? Bu yüzden mi senin yüzde bilmem kaçın bu insanı ve partisini iktidara getirmeye hazırlanıyor? Bu soruma harbi bir cevap veremeyeceğini biliyorum.

Nereden mi biliyorum? Biliyorum, çünkü ben senin ciğerini biliyorum.

Sen aslında yiyene yedirene, çürümeye, kirlenmeye karşı değilsin, siyasetçinin pisliği ve temizliği de senin umurunda değil!

Sen komşuda pişenden sana da düşmesini istiyorsun! Sen de bal tutup parmağını yalamak istiyorsun! Sen de kaçak elektirik kullanıyorsun, senin hırsızlığının bedelini bizler ödüyoruz! Sen de vergi vermeyen yüzsüzlerdensin ama devletten, belediyeden hizmet bekliyorsun!

Verecek durumdaysan rüşvet veriyorsun! Alacak durumdaysan rüşvet alıyorsun! Üstüne üstlük, kendini akıllı sanıp bir de yeni ve genç siyasetçiler arıyorsun. Siyasetçiyi turfanda biber ve domatesle karıştırıyorsun.

Siyasetçiyi sinema yıldızıyla ya da mankenle karıştırma. Siyasetçi ne turfanda biber ne sinema yıldızı ne de mankendir. Siyasetçi, siyaset meydanında ve en azından 15-20 yılda yetişir. 15-20 yıl izlersin onu. Siyasetçinin en yenisi en azından 10 yıldır siyaset piyasasındadır. Ve siyaset vitrinini değiştirmek de senin elindedir. Vitrin değişikliğini başkasından bekleme! Harekete geç! Ve en önemlisi Recep Tayyip Erdoğan’ının çocuklarını el parasıyla okutmasının aradığın politikacıya yakışıp yakışmadığını çok iyi düşün.]

***

R.T. Erdoğan’ı “demokrasi kahramanı” ve “ebedi mağdur” unvanlarıyla ödüllendiren “şiir okuma davası”nı bir yana bırakalım. Okuduğunuz yazıda değinilen 100 bin dolar işini birlikte anımsayalım. Şimdi bir zamanlar “gazete” olan 28.8.2002 tarihli Milliyet’in “Erdoğan Family’nin bursları Ramsey’den” başlıklı haberinden aktarıyorum:

“AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ABD’de okuyan üç çocuğunun eğitim masraflarını, aralarında Ramsey’in sahibi Remzi Gür’ün de bulunduğu bazı işadamları karşılıyor... Erdoğan’ın Indiana Üniversitesi’nde öğrenim gören kızı Esra ve bu yıl onunla aynı okulda eğitime başlayacak olan diğer kızı Sümeyye ile Erdoğan’ın küçük oğlu Bilal’in ABD’de sürdürdükleri eğitimleri için yılda yaklaşık 100 bin dolara yakın eğitim masrafı olduğu iddia edilmişti.”

Bir de “AKBİL Skandalı veya AKBİL yolsuzluğu” olarak ünlenen dava da var. R.T. Erdoğan başkanlığındaki İBB’de ortaya çıkan bir skandaldır. Sanıkların çoğunun nedense beraat ettiği davada Tayyip Erdoğan ve üç milletvekilinin dokunulmazlıkları bulunduğu gerekçesiyle dosyaları ayrılmıştı.

5.9.2002 günü, AKP’yi iktidara getiren seçimden 58 gün önce yayımlanan yazı, bu partinin 21 yıllık anayasaya aykırı, sömürgeci yağma düzenini haber vermiyor mu?



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları