Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
RTÜK ve tasarlanmış suikast (1)
RTÜK’ten (TC Radyo
ve Televizyon Üst
Kurulu) TELE 1
televizyonuna bir resmi
yazı geldi. Üst kurul adına
1. Hukuk Müşaviri Şeyma
Günay imzalamış. Yazı,
6112 sayılı Radyo ve
Televizyonların Kuruluş
ve Yayın Hizmetleri
Hakkında Kanun’un
8’inci maddesinin birinci
fıkrasının (f) bendinin ihlali
nedeniyle ve kanunun
32’nci maddesinin birinci
fıkrası uyarınca 135.860.00
TL idari para cezası
verildiğini muştuluyor.
Verilen cezanın gerekçesini
okuyalım:
06.01.2024 tarihinde
saat 10.01’de yayımlanan,
sunuculuğunu Namık
Koçak’ın yaptığı, Özdemir
İnce’nin ise konuk olarak
katıldığı “Forum Hafta
Sonu” adlı programda
konuk Özdemir İnce
tarafından; “Mesela hafız
diye 15, 14, 10 yaşındaki
kızları, çocukları
çıkarıyorlar. Onlar
güldür güldür güldür
aynıları (Arapçadaki
bir harf kastediliyor)
çatlata çatlata ... (hafızlık
esnasındaki Kuran
okumaları alaycı ve
gerçekdışı bir üslupla
taklit edilerek belirsiz
söylenen sözler)
söylüyorlar. O kızlar ne
Arapça biliyor ne Arapça
yazmayı biliyor... O imam
hatip mezunlarına şöyle
bir söyle Arapça: ‘Kapıyı
kapat, rüzgâr geliyor’
Arapça söyle. Anlamaz.
Ama kelimei şehadeti,
kelimei neydi o, kelimei
tevhit ha bir de neyse
oraya da sıra gelecek...”
şeklinde ifadelere yer
verildiği görülmüştür.
AİHM kriterlerine
göre mahkemenin
bir anlatımın ifade
özgürlüğü kapsamında
kalıp kalmadığının
değerlendirilmesinde
ifade özgürlüğüne
yapılan müdahalenin
yasal dayanağının
meşru bir amacının
olması, meşru amacın
başkalarının şöhret ve
haklarının korunması
ile dini barışı ve dini
duyguları koruyarak
kamu düzensizliğini
önlemesi ve sınırlamanın
demokratik toplumda
gerekli ve orantılı olması
şeklinde üç aşamalı
bir ölçüt belirlenmiştir.
Karara konu somut olay
hakkında ise “AİHM’ye
göre, dinsel görüşler
ve inançlar söz konusu
olduğunda, kamusal
bir tartışmaya hiçbir
katkısı olmayan başkaları
için ucuz saldırı olarak
görülebilecek ifadelerden
kaçınmak gereklidir”
değerlendirmelerinde
bulunulmuştur.
27 Temmuz 2005 günü Hürriyet gazetesinde yayımlanan “Hafızlık gerekli mi?” başlıklı yazımda “Bilgisayarların, teyp kasetlerinin, CD’lerin, DVD’lerin zamanında Kuran ezberlemenin ne gereği var. Hafız, hıfz eden, koruyan demektir. Kuran nüshalarının çoğaltılamadığı çağlarda, okuma yazmanın olmadığı dönemlerde kutsal kitabı ezberleyen insanlara gereksinim vardı. Şimdi yok. Hafızlık da çağın gereği yok olacak mesleklerden biri. Her hafızın elinin altında milyonlarca nüsha Kuran, her müminin elinin altında gene milyonlarca elektronik kayıt var. Ezanı hoparlörle okutanlar, ya hoparlörden ya da hafızlık mesleğinden vazgeçmek zorundadır” diye yazıyorum. Böyle bir olanak varken 5-10 yaşlarındaki çocukları hafız yapmak için yapılanlar işkenceden farksızdır.
O yaşlardaki
çocuklar Arapçayı ancak
aile içinde öğrenebilirler;
hafızlık kurslarında
ancak Kuran ayetlerini
ezberleyebilirler ki bu da
işkenceden farksızdır.
En azından 30 yıldır
yazdım ve söyledim,
aileden bilmiyorlarsa imam
hatip mezunları sadece
Kuran Arapçasını değil
hatta günümüz Arapçasını
da bilmezler. Bu gerçeği
teoloji bilgini Prof. Dr.
Yaşar Nuri Öztürk
de yazıp söylemiştir.
Hele Arapça cümleyi
anlayamayan günümüz
Diyanet İşleri başkanının
Irak’ta içine düştüğü zor
durum dikkate alınırsa...
Türkiye Cumhuriyeti gibi
laik bir ülkede hükümetler
belli bir dini koruyup
tavsiye edemezler ve bu
dinin meslek ve ritüellerini
yasaların izin verdiği okullar
dışında öğretemezler. Bu
okullar da imam hatip
okul ve liseleri ile ilahiyat
yüksekokul ve fakülteleridir.
Cezalandırılan görüş ve
sözler Cumhuriyetin öz ve
ruhunu yansıtmakta olup
RTÜK ne yazık ki bu ideale
saygı duymamaktadır.
RTÜK’ün bir başka iddiası
da şöyle:
“AİHM’ye göre dinsel
görüşler ve inançlar
söz konusu olduğunda,
kamusal bir tartışmaya
hiçbir katkısı olmayan
başkaları için ucuz saldırı
olarak görülebilecek
ifadelerden kaçınmak
gereklidir.”
Ben cezalandırılan
konuşmamda
vatandaşlarımızın dini
inançlarını kınayıp
karalamadım; sadece
yönetimin din siyasetini
eleştirdim. Sözlerimi
bu kıskaca sıkıştırmak
benim insan ve düşünür
kimliğime, biyografime,
yüz otuzdan fazla
yayımlanmış kitabıma
yapılmış hakarettir; daha
açık söyleyişle bana karşı
tasarlanmış suikasttır!...
Baylar, ben
Cumhuriyetin ağzıyla
konuşuyorum, kalemiyle
yazıyorum! Ya siz? El
cevap: RTÜK Yasası
15.2.2011 günü AKP
tarafından icat edilmiştir.
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
En Çok Okunan Haberler
- Muazzez İlmiye Çığ’ın ardında bıraktığı ‘karanlık iddia’
- Uzmanlar 'evde kalın' çağrısı yaptı!
- 'Öcalan' çıkışı sonrası AKP-MHP oylarında büyük düşüş!
- Rize'de heyelan meydana geldi
- TFF 1. Lig ekibine transfer yasağı!
- Yasadışı bahis soruşturmasında 2. dalga!
- 'Ne üdüğü belirsiz' paylaşım
- Real Madrid Başkanı'ndan Arda Güler kararı!
- Enes ve Baran arasında 'halı' diyaloğu
- 'Görüş ayrılığı' iddialarına kürsüden yanıt