Özdemir İnce

İzmit Basın Toplantısı’nın önemi1 (2)

02 Aralık 2022 Cuma

16 Ocak’ı 17 Ocak’a bağlayan gece İzmit Basın Toplantısı yapıldı. 

İstanbul gazetecileriyle yapılacak toplantı için 1874 yılında Abdülaziz zamanında inşa edilmiş olan İzmit Kasrı hazırlanmıştı.

Bu tarihten bir gün önce, 15 Ocak 1923 günü Zübeyde Hanım İzmir’de yaşamını yitirmişti. Mustafa Kemal, bu haberi Eskişehir’de almış, gözyaşları içinde “Vatan görevinin yanında hiçbir duygunun, hiçbir düşüncenin hükmü yoktur” diyerek gezi programını sürdürmüştü. İzmir’e bir telgraf çekerek annesinin cenazesinin kaldırılmasını istemiş ve ertesi gün İzmit’e ulaşmıştı.²

16 Ocak 1923 Salı günü saat 21.30’da İzmit Kasrı’nın alt katındaki büyük salonda uzun bir masanın etrafında İstanbul’dan gelen başyazarlarla onlara İzmit’te katılan İleri gazetesinin İzmit muhabiri Kılıçzade Hakkı Bey yer almış, Atatürk’ü beklemekteydiler.

Gazetecilere Atatürk’ün davetini ulaştıran ve onları İstanbul’dan alarak İzmit’e getiren Dr. Adnan (Adıvar) ile eşi, ünlü yazar Halide Edip ayrıca İstanbul’da Kuvayı Milliye’nin, Ankara Hükümeti’nin siyasi temsilciliğini savaş süresi boyunca yapmış olan Kızılay Başkanı Hamit Bey de salonda hazır bulunuyorlardı. Böylece, masada Atatürk’ü dinlemek üzere 10 kişi bulunuyordu.

Başka bir masada Meclis’in dört tutanak memuru oturuyor ve konuşmaları kaçırmadan yazmak üzere bekliyorlardı.

Atatürk’ün konuşmaları için özel kaleminden, yaverlerinden ya da bu iş için özel surette görevlendirilen birisinin not tuttuğu daima olmuştu. Ama bu akşam Meclis’in dört kâtibinin birden hazır bulunması, toplantıya özel bir önem verildiğinin somut göstergesiydi.

Nitekim basın toplantısına Vakit gazetesi adına katılan Ahmet Emin (Yalman), Turkey in My Time adıyla yayımladığı anılarında bu durumu her zaman görülmeyen bir ciddiyet diye tanımlamaktadır. (s.26)

İZMİT BASIN TOPLANTISI’NA KATILANLAR: (S. 27)

1. Halide Edip Adıvar (onbaşı rütbeli yazar)

2. Dr. Adnan Adıvar (İstanbul milletvekili)

3. Ahmet Emin Yalman (Vakit gazetesi başyazarı)

4. Velid Ebüzziya (Tevhid-i Efkâr gazetesi başyazarı)

5. Suphi Nuri İleri (İleri gazetesi başyazarı)

6. Yakup Kadri Karaosmanoğlu (İkdam gazetesi başyazarı)

7. Falih Rıfkı Atay (Akşam gazetesi başyazarı)

8. İsmail Müştak Mayakon (Tanin gazetesi yazarı)

9. Kılıçzade Hakkı Bey (İleri gazetesi muhabiri)

10. Hamit (Hasancan) Bey (Kızılay başkanı)

***

MUSTAFA KEMAL PAŞA’NIN İZMİT BASIN TOPLANTISI (S. 35)

İzmit Kasrı, 16-17 Ocak 1923, saat 9.30’dan sonra.

Saat tam 21.30’da Atatürk salona girdi. Hazır bulunanların ayrı ayrı ellerini sıkıp hatırlarını sorduktan sonra, masadaki yerini aldı ve “Konuşacağımız esaslı konular ne ise evvela onları tespit edelim. Hangi noktaları öğrenmek istiyorsunuz?” diye sordu.

***

HİLAFETİN YARARLARI VE ZARARLARI (S. 68)

Müştak Bey: Türkiye’de var olan hilafet, devletin siyaseti için yararlı mıdır, bir güç müdür? Yoksa ne yarar ne de bir güç müdür?

Gazi (Mustafa Kemal) Paşa: Hatta İslam dünyasını kapsıyor olarak kalması zayıflıktır. Yani bugünkü koşullara göre biz kendi üzerimizdeki kötülüğü artırıyoruz. Böyle simge olarak denecek! Fakat kimse böyle simge tanımıyor ki... Sanıyor musunuz ki Hintliler, Mısırlılar, Afganlar vb. dinsel bir ilgi ile bize bağlıdırlar. Tersine, ulusal ülküleri ile bizi kurban etmeye çalışıyorlar. Hint Hilafet Komitesi vardır. Aynı soruna ilişkin haberleşmelerimiz oldu. Sonra Mısırlılarla vb. ile haberleşmemiz vardır. Bunların bizden rica ettikleri şey, siz çalışın biz kurtulalım ve biz size hilafetten dolayı bağlıyız. Efendim, hilafetten dolayı bana bağlı olma! Yetmiş milyonu kurtarmak için sekiz milyonu da yok olmaya girişme! Mısır on dört milyon nüfusa sahiptir. Bizden daha fazla nüfusludur. Kendilerini kurtarmaya çalışsınlar. Kendinizi kurtarın! Efendiler! Hilafet ulusumuza bir baş belasıdır.

Osmanlı padişahlığı hilafeti almadan önce Osmanlı devrinin en parlak aşamasını yapmıştır. Ancak bu hilafet makamını aldıktan birkaç yıl sonra düşmeye başlamıştır, yarar sağlamamıştır. Osmanlı serdarları, hükümdarları, padişahları, hilafetten soyutlandıkları zaman en büyük görkem ve gücü göstermiştir. Yani hilafet hiçbir şey kazandırmamıştır. Birçok uğursuzluklar getirmiştir.

Müştak Bey: O halde zayıflıktır.

(Devam edecek)


1 Alev Coşkun’un “Sunuş” yazısından alıntı.

2 Atatürk’ün İzmit Basın Toplantısı 100. Yıl, Cumhuriyet Kitapları, s. 25.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları