Özdemir İnce

Armudun sapı üzümün çöpü

27 Şubat 2022 Pazar

Bu türden, gündelik siyaset üzerine yazı yazmaktan hiç hoşlanmam, zorda kalmadıkça da yazmam. Ancak cuma günkü yazıdan sonra bu yazıyı yazmam gerekiyordu. Sorular, bu sorulara verilen cevaplardan çok daha önemlidir, çok daha büyüktür, çok daha üretkendir ve hep böyle olmalıdır. Şimdi bu yazının ana fikrini yazayım: Altı ayaklı masa bir koalisyon kurma masası değildir!

Altı ya da daha fazla partinin, eğer bir koalisyon söz konusu değilse, bir program üzerinde anlaşmaları mümkün olmadığı gibi gereksizdir de... Madde ne kadar az olursa o kadar iyi. Hukuka bağlı ve onunla denetlenen parlamanter demokrasiyi restore etmeyi amaçlayan altı siyasal parti, Millet İttifakı’nın öncülüğünde bir yuvarlak masanın çevresine yer alıp bir ortak açıklama yaptılar. Açıklamada şu görüşler yer alıyor:

“Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Mutabakat Metni’ni hazırlayan partiler olarak bizler, etkin ve katılımcı bir yasama, şeffaf ve hesap verebilir bir yönetim, tarafsız ve bağımsız bir yargı ile kuvvetler ayrılığının tesis edildiği güçlü, özgürlükçü, demokratik, adil bir sistem inşa etme kararlığı içindeyiz.”

“Ülkemiz, Cumhuriyet tarihinin en derin siyasi ve ekonomik krizlerinden birini yaşamaktadır. Toplumsal, siyasal ve ekonomik sorunlar her geçen gün artarak etkisini ağır bir biçimde göstermektedir. Bu krizin en önemli sebebi kuşkusuz, ‘Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ adı altında uygulanan keyfi ve kural tanımaz yönetimdir.”

“Altı siyasi parti olarak hepimizin ortak sorumluluğu, uzlaşarak ve birlik içinde bu krizi aşmak, derin sorunlarımızı demokratik siyasetin alanını genişleterek, çoğulculuk temelinde çözebilmektir.”

“Tam da bu inanç ve kararlılıkla, yasama, yürütme ve yargı organlarının güçlendirilmesinin yanında, demokratik hukuk devletini güçlendirmek amacıyla Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Mutabakat Metni üzerinde yoğun bir çalışma gerçekleştirdik. Kutuplaşmayı değil, istişare ve uzlaşmayı esas aldık.”

“Güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçmek ortak ve öncelikli hedefimizdir. Bu hedefe ulaşabilmemiz için sürecin nasıl işleyeceğinin ve bu süreçte ülkemizin nasıl yönetileceğinin yapıcı bir şekilde planlanması gerekmektedir. Bu nedenle geçiş sürecinin yol haritasının çalışılarak üzerinde mutabık kalınması ve vatandaşlarımızla paylaşılması konularında da uzlaşıya vardık.”

“Türkiye’nin istişare ve uzlaşı ile çözülemeyecek hiçbir sorunu yoktur. Önemli olan, tüm farklılıklarımızla beraber ‘biz’ düşüncesini, Avrupa Konseyi ve Avrupa Birliği normları çerçevesinde temel hak ve özgürlüklerin güvence altına alındığı, herkesin kendini eşit ve özgür vatandaş olarak gördüğü, düşüncelerini özgürce ifade edebildiği, inandığı gibi yaşayabildiği demokratik bir Türkiye’yi inşa etmektir.”

“Bugün burada milletimiz adına ‘Yarının Türkiyesi’ni inşa etmek için önemli bir adım attık. Bundan sonra da işbirliği alanlarını genişleterek sürdürmekte kararlıyız. Hep birlikte inşa edeceğimiz güçlendirilmiş parlamenter sistemi milletimize ve gelecek nesillere adalet, barış, refah ve huzur getirmesi inancıyla hayata geçirmeyi taahhüt ettiğimizi kamuoyunun bilgisine sunarız.”

***

Bu bildirinin altında HDP, TİP, TKP, Sol Parti, Vatan Partisi gibi partilerin imzası yok ama “bildiri”yi desteklemeleri için de bir engel bulunmuyor. İlk hedef Cumhurbaşkanlığı seçimi, amaç R.T.Erdoğan’a “emekli” kimliği vermek. Millet İttifakı’nın ortak adayını beğenirlerse ona oy verirler. Millet İttifakı bu partilerin görüşünü alırlar mı, bu onların bileceği iş. Nasıl olsa milletvekili seçimine kendi listeleriyle girecekler.

Altı imzacı partinin tutumu dışlayıcı değil, son derece açık ve demokratik. Sorumluluk artık seçime girecek öteki partilerin. Alınmanın, küsmenin gereği yok ama sorumluluğu var. “Armudun sapı üzümün çöpü” titizliğine yer yok!



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları