Orhan Erinç
Orhan Erinç oerinc@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Mızrak Çuvala Sığmıyor!

08 Eylül 2012 Cumartesi
\n

Durduk yerde 25 şehidimiz daha oldu. Yüreğimizin dağlanması ve onulmaz ayrılık ateşi düşen ana ocakları artıverdi.

\n

El bombalarının sayım sırasında patlamış olmasının nedenini henüz bilmiyoruz. Pek de uzun olmayan dönemlerde düşürüldüğü iddia edilen uçak, karakol baskınları ve bombalanan kaçakçılar olaylarında olduğu gibi, bu olayda da bilmeme sürecimizin uzayacağı anlaşılıyor.

\n

Askerliklerini karargâhlar dışında yapanların bile bildiği konular var. Bombaların kör tapalı olarak sandıklarda, fünyelerin ise (bizim zamanımızda hermetitli denirdi) özel kutularda saklanması kurallarına ne oldu?

\n

Türkiyenin Avrupa Birliğine girme sevdasıyla 2003 yılında imzaladığı patlayıcı maddelerin saklanması koşulları ile emniyet standartları yok mu sayıldı?

\n

Sorular çok ama henüz yanıtları yok!

\n

***

\n

Söylenenlerle yapılanlar arasında ve söylenenlerle söylenenler arasındaki zıtlıklar her gün biraz daha artıyor. En önemli örneklerden biri, son anayasa değişikliği kapsamına alınan ve yargının bağımsızlığının sağlanmak istenmesidiye savunulan girişimin ulaştığı nokta.

\n

BDPli kimi milletvekillerinin silahları omuzunda asılı teröristlerle yol üstünde sarılıp kucaklaşmalarının yarattığı kızgınlık henüz geçmiş değil. İktidarın ilk gündeme getirdiği konu, bu milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılması oldu.

\n

Ancak kaldırmanın da yolu yordamı var. Fezleke hazırlanıp gönderilmeli ki işlemler başlatılabilsin.

\n

Tam bu aşamada Başbakan Erdoğan açıklama yapıyor. Yargıya gerekeni söyledik. Yargı gereğini yapıyor, biz de parlamentoda gereği neyse onu yapacağız.

\n

Nerede kaldı güçler ayrılığı, nerede kaldı yargı bağımsızlığısorusu da yanıt bekleyenler arasında. Son değişikliğin yargı bağımsızlığı amacıyla yapıldığına inandırılan ama açıklamadan şaşıranlara şaşırmak gerek.

\n

***

\n

Destursuz bağa girmeye kalkışanlarbenzeri bir yaklaşımla Suriye sorununu çözmeye girişmenin siyasal ve ekonomik sonuçlarını yaşamak durumundayız.

\n

Suriye sınırında, sığınmacıların yerleştirilmesi için kurulan kamplara ilişkin değerlendirmeler, sığınmacılarla yapılan söyleşiler, kamplardan yerleşim yerlerine çıkanların yaptıkları ve kimlikleri konusundaki bilgiler neredeyse ciltlere sığmıyor.

\n

Özgür Suriye Ordusunun özellikle Apaydın kampına sığınan subaylar tarafından yönetildiği, hatta askeri eğitim verildiği yolundaki açıklamalar üzerine iki CHP milletvekili kampa girmek istedi. Asker kişiler kimliklerinin açığa çıkmasını istemiyor gerekçesiyle engellendiler.

\n

Yürütmenin yasamaya verdiği izinle TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı ve kimi üyeler kampa girebildi.

\n

Başkan gezi sonrasında kampta kadınlarla çocuklardan başka kimsenin olmadığı anlamına gelen bir açıklamayla yetindi.

\n

CHP milletvekillerine getirilen giriş yasağının gerekçesi de böylece havada kalmış oldu.

\n

Ne yazık ki Apaydın Kampıyla ilgili resmi gerçeği de henüz bilemiyoruz. Böyle giderse bileceğimiz de yok.

\n

***

\n

ÖSYMnin kamuyla ilgili sınavları dahil yaptığı sınavların sayıları yediye yaklaşanlar için ileri sürülen, yolsuzluk, usulsüzlük, belirli gruplara sızdırma iddialarının tartışılması sürüyor.

\n

Bir gün baktık ki hâkim ve savcı adayları için bu yılın 6 Mayısında yapılan sınavlar iptal edilmiş. Biraz da mahcubiyetin yarattığı (yoksa yok mu?) bir grilikle gerekçesi açıklandı. Savcılık soruşturma açtı ama idareden ses çıkmadı.

\n

Oysa yürütmenin ilk iki kademesinin elinde yetkili denetleme kurumları var. YÖKün denetleme ve karar alma yetkisi de cabası. Öğrenilemeyecekler arasına bu sorun da ekleniverdi.

\n

***

\n

Mızrağı çuvala sığdırma çabaları, kimi destekçilerin de geri adım atmasıyla her gün biraz daha boşa çıkıyor...

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları